24 / 12 / 2024

Antalya Kaş'a yapılacak havalimanı sit alanlarını etkilecek mi?

Antalya Kaş'a yapılacak havalimanı sit alanlarını etkilecek mi?

Antalya’nın Kaş ilçesine yapılacak olan havalimanına karşı oluşturulan Kaş Kolektifinden Okan Nalçacı, Kaş’a havalimanı Kaş’ı yok eder’ dedi ve nedenini açıkladı...



Türkiye’deki kültür turizmin, doğa sporlarının dünyadaki sayılı merkezlerinden biri olan Antalya’nın Kaş ilçesine yapılması planlanan havalimanına karşı oluşturulan Kaş Kolektifinden Okan Nalçacı havalimanına neden karşı olduklarını anlattı: “Havalimanı yapılırsa ekolojik denge bozulur, küçük esnafa hayat tanımayan kitle turizmi gelir, sit alanları tahrip olur.”


Antalya’nın Kaş ilçesinin Çomucak-Pınarbaşı-Çukurbağ-Ağullu mevkileri arasındaki bölgeye 3. havalimanı yapılmak isteniyor. Bir süredir gündemde olan ve 6 bin 400 dönümlük bir alanı kapsaması düşünülen havaalanı demokratik kitle kuruluşu ve çevre halkı tarafından tepkiyle karşılanıyor. Havalimanı projesine karşı yaşam alanlarını savunmak üzere, Kaş Turizm ve Tanıtma Derneği, Kaş Kalkan Patara Otelciler Birliği, Kaş Su Altı Derneği (KASAD), ÇEKÜL Vakfı Kaş Temsilciliği, Kaş Çevre Platformu ve Kaş Koruma Platformunun içinde yer aldığı Kaş Kolektifi oluşturuldu. 


‘4 KÖY HARİTADAN SİLİNECEK’


Kaş Kolektifinden Okan Nalçacı, yapılması planlanan havaalanı ve duble yollarla Kaş ilçesine bağlı dört köyün ve dört sit alanı bölgesinin haritadan sileceğini belirterek, “Havaalanı projesi, geçimini sadece turizm ile sağlayan Kaş ve çevresini butik tipi turizmden koparıp küçük esnafa hiçbir hayat hakkı tanımayan kitle turizmine evriltecektir” dedi.


EKOLOJİK DENGE TEHLİKEDE 


Havaalanı bölgesinde ihtiyaca yönelik tarım yapan köylülerin tarım alanlarını, arıcılık yapan beş yüz kadar arıcının kovan bırakma alanlarını ve hayvancılıkla geçinen pek çok köylünün hayvan yayma alanlarını tahrip edileceğini söyleyen Nalçacı, “Aynı bölge içinde bulunan doğal çiçek çeşitliliği her bahar pek çok arıcıyı buraya çekmektedir. Türkiye’nin pek çok bölgesinden buraya kovan bırakmaya gelen arıcılar açısından da havaalanı hezeyanı tam bir felakettir.Yüzlerce ağaç kesilecek, yok edilecektir. Bu ağaçlar arasında anıt ağaç olarak tespit edilmiş ağaçlar da bulunmaktadır. Bölge habitat çeşitliliği açısından pek çok endemik bitki türüne ev sahipliği yapmaktadır. Bunların en önemlisi koruma altındaki Likya orkidesidir. Ve yaşam alanları havaalanı için kamulaştırma yapılması düşünülen bölgededir. Yine havaalanı çevresinde bağlantılı duble yolların yarattığı tahribat pek çok hayvanın üreme alanlarını da yok edecektir” dedi.


‘LİKYA YOLU DA ETKİLENECEK’


Yüksek gerilimli trafolar ve kullanılan cihazlar nedeniyle radyasyon miktarı artacağını bunun da ileriki dönemlerde kanser gibi çeşitli hastalıkların ortaya çıkmasına neden olacağını ifade eden Nalçacı, “Uçakların özellikle kalkış esnasında serpinti şeklinde bıraktığı karbon, nitrik asit gibi zararlı gazlar çok geçmeden tüm bölgeyi olumsuz etkileyerek doğal dengeyi bozacaktır. Kaş’ın sunduğu en önemli turizm aktiviteleri arasında yer alan Likya Yolu yürüyüşlerinin, havaalanı projesinin yaratacağı tahribattan etkileneceği, bu parkurun yürüyüşçüler tarafından tercih edilmeyeceği açık”  şeklinde konuştu.


HAVALİMANININ ZARARLARI RAPORLAŞTIRILDI


Kaş’a yapılması planlanan havaalanı projesi Kaş Turizm ve Tanıtma Derneği, Kaş Kalkan Patara Otelciler Birliği, Kaş Su Altı Derneği (KASAD), ÇEKÜL Vakfı Kaş Temsilciliği, Kaş Çevre Platformu ve Kaş Koruma Platformu, hazırladığı raporla bölgeye yapılması planlanan 3. havaalanının yaratacağı olumsuz etkileri değerlendirdi. Havaalanının yapılmasının bölgeye vereceği zararları anlatan raporda üzerinde durulan konular özetle şöyle: 


1- Bölgede ciddi boyutta doğa katliamı yaşanacaktır.      

2- Ekolojik denge değişecektir.      

3- Arkeolojik ve tarihi değerlerde tahribat oluşacaktır.      

4- Bölge halkının geçim kaynağı hayvancılık ve özellikle ülke çapında arıcılık ciddi darbe alacaktır.      

5- Kaş ve çevresi doğa ve kültür turizminin sürdürülebilirliği perspektifinden uzaklaşıp kitle turizminin baskısı altında kalacak ve turizm gelirlerinde ciddi bir düşme yaşanacaktır. 




Eylem NAZLIER/Evrensel


Geri Dön