Ataköylüler'e Hollanda'dan ‘çevreci destek' geldi

Yeşil alanların betonlaşmaması için mücadele eden Ataköylülere Hollanda'dan destek geldi. Bond Heemschut adlı sivil toplum örgütü, TOKİ'nin kiraya vermek istediği sahildeki  arsaların tarihi değeri olduğunu söyleyip çevre sakinlerinin direnişine katılacağını duyurdu.

Ataköylülerin uzunca bir süredir yeşil alan mücadelesi verdiğini bilmeyen yoktur herhalde... Hatırlayın, geçtiğimiz yıl TOKİ'nin sahildeki 94 bin metrekarelik araziyi satmak için ihale açması ortalığı karıştırmış, çevre sakinleri ayaklanmıştı. Yeşil alanların betonlaşmasına şiddetle karşı çıkan semt sakinleri sokaklara dökülmüş, günler boyunca protesto gösterileri yapmıştı.
Bu arada yasal yollara da başvurulmuş, sonuçta da söz konusu arazinin satışı için yürütmeyi durdurma kararı alınmıştı. Ancak TOKİ'nin mahkeme kararıyla satışı durdurulan arsa için tekrar ihale açması, kavganın fitilini ateşlemişti.
Ataköylüler, gösterilere kaldıkları yerden devam etmişti. Bu direniş sürerken bu kez de sahildeki yeşil alanların  TOKİ  tarafından kiraya verileceği duyurulmuştu. İçinde tarihi Baruthane binasının da bulunduğu arsanın 28 Nisan'da ihaleye çıkacağını öğrenen bölge halkı da isyan bayrağını çekmişti. Bir yandan hukuki olarak haklarını aramaya çalışan, diğer yandan da eylemler yaparak seslerini duyurmak için çırpman Ataköylülerin, beklediği destek, binlerce kilometre uzaktan geldi.
Hollanda'nın yeşil alanlarını ve tarihi mirasların korumak için uzun yıllardır çaba sarf eden Bond Heemschut adlı sivil toplum örgütü, Ataköy'ün betonlaşmaması için verilen mücadeleye katılacağını açıkladı.
Ataköy 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Prof. Dr. Ayfer Kaynar ile irtibat kuran Bond Heemschut yöneticisi Karel Loeff, Ataköy'deki doğal yapının bozulmaması için ellerinden gelen yardımı yapma sözü verdi ve Prof. Dr. Ayfer Kaynar'a gönderdiği mektupta, şu ifadelere yer verdi:

'BU KÜLTÜR MİRASI KORUNMALI'
"Heemschut Hollanda'nın kültür mirasını, tarihi alanlarının korunmasını hedefleyen bir kuruluştur. Ataköy kıyısı konusunda da duyarlıyız. Çünkü, bu kıyı doğal kalmış bir kültür mirası olarak son derece değerlidir. Bu nedenle de bölgeyi yapılaşmaya açacak bina, alışveriş merkezi gibi girişimlerden uzak tutulması, satılarak elden çıkartılmaması ve doğal yapısının bozulmaması gerektiği düşüncesindeyiz. Ataköy kıyısı Osmanlı dönemine uzanan binaları ile değerlidir. Bölgedeki Konstantin dönemine ait muhtemel arkeolojik kalıntıların araştırılması gerekmektedir. Ataköy, 1960'ların mimarisini ve yerleşim özelliklerini yansıtan ilk konut projesidir. Avrupa'daki benzeleri ile de eşdeğerdeki bu proje, binaları çevreleyen yeşil alanları, ağaçları, planlaması ve kurulduğu kıyı ile bir bütündür. 7 bin üyesi bulunan kuruluşumuz, Ataköy kıyısının korunmasını destekliyor. Bakanların ve parlamenterlerin dikkatlerini kazanacağımızı umuyoruz. İhalenin yapılacağı 28 Nisan sonrasın da konunun takipçisi olacağız."
Elbette bu destek mektubu Ataköylüleri çok sevindirdi ve umutlandırdı. Onlar, ülkemizdeki sivil toplum örgütlerinin de bu konuya özenle eğilmesini bekliyor.

'DAHA ÇOK DESTEK BEKLİYOR
Ataköy'deki direnişin mimarlarından olan Prof. Dr. Ayfer Kaynar, güç birliğiyle sahilin imara açılmasının önlenebileceğini söylüyor ve bir kez d Acil Şikayet Hattı aracılığıyla yetkililere sesleniyor: "Ataköy'ün proje bütünlüğü içinde korunması ve doğal kıyısının yeniden herkesin kullanabileceği bir ] haline dönüşmesi için yaptığımız çalışmalar, hukuksal zeminde olduğu kadar idari, sosyal ve bilimsel alanlarda da yoğun bir şekilde devam ediyor. Ataköy 2. Kısım Çevre Dayanışma Derneği üyeleri ve Başkanı Hayati Karakullukçu ile birlikte yürüttüğümüz özverili çalışmalar, kısa sürede Ataköy geneline yayıldı. Bazı sivil toplum örgütleri de bizden ilgisini esirgemedi. Fakat bu direnişin daha kapsamlı bir şekilde devam etmesi gerekiyor. Uluslararası kuruluşlar bile Ataköy'deki yeşil alanların koruma altına alınmasına dikkat çekerken ulusal örgütlerimizde daha çok destek bekliyoruz."
Habertürk