Aziz Torun: Gayrimenkul sektörünü Türkiye'nin lokomotifi olarak görmek lazım!
GYODER Başkanı Torun: "Gayrimenkul sektörünü aslında bir rant ekonomisi ya da durağan rant getiren bir sektör olarak değil Türkiye'nin lokomotif sektörü, hatta stratejik sektör olarak görmek lazım" dedi...
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Kentleşme sadece nüfus hareketi değildir. Ekonomiyle, idareyle alakalı bu değişimin iyi yönetilmesi lazım" dedi.
Yıldız, Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) ile Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından bir otelin konferans salonunda düzenlenen "6. Gelişen Kentler Zirvesi"nde yaptığı konuşmada, bir şehrin oluşmasına, kentleşmesine katkı koyabilecek bütün kesimlerin toplantıda bulunduğunu ifade etti.
Kentleşmeyle, değişimin en önemli ögelerinden birisinin yaşandığını ifade eden Yıldız, şunları kaydetti:
"Bundan 60 yıl önce kentlerde yaşayan nüfus yüzde 15'lerde, beldelerde, ilçelerde, köylerde yaşayan nüfus ise yüzde 85'ler civarındaydı. Bugün ise nüfusun yüzde 75'inin kentlerde yüzde 25'inin ise ilçe, belde ve köylerde olduğunu görüyoruz. Bu son derece önemli ve ciddi bir sosyolojik değişimdir. Bu değişimin doğru yönetilmesi, kültür, ahlak, ekonomi, idari, siyasi, sosyal açıdan son derece önemlidir. Kentleşme sadece nüfus hareketi değildir. Ekonomiyle, idareyle alakalı bu değişimin iyi yönetilmesi lazım."
Sanayileşme ve kentleşme süreçlerinin ekonomik, sosyal ve siyasi yönlerinin olduğunu dile getiren Yıldız, toplumun da yaşam kalitesini etkileyen önemli bir olgu olduğunu vurguladı.
Bir ülkede yalnızca yönetim değil, tüketim toplumları üzerine gayrimenkul değerleri artmasının orada bir problem olduğunun göstergesi olduğunu vurgulayan Yıldız, şöyle devam etti:
"Bu kadar gayrimenkul hareketinin fonlanmasında, kaynağında üretimin temel bir öge olması gerekiyor. Yalnızca tüketimin tahrik edildiği, üretimin olmadığı ülkelerin sürdürülebilir bir yapısının bulunmadığını bütün dünya biliyor. İskandinav ülkelerinde oluşan petrol ve doğalgaz bütçeleri kamu bütçelerinden ayrı kullanılıyor. Neredeyse yüzde 3'ü kamu bütçesine dahil ediliyor. Yüzde 97'si de bütçe dışı tutularak fon oluşturuluyor. O nedenle Körfez ülkelerinden daha büyük fon oluşturan Norveç ülkelerini görüyoruz. O yüzden bu değişimin yönetilebilmesinin en önemli yanı üretime dönük fonlar aracılığıyla gayrimenkul hareketlerini, sermaye hareketlerini karşılamak lazım."
- 7 ayda 10 bin yabancıya gayrimenkul satıldı
GYODER Başkanı Aziz Torun da Türkiye ekonomisine paralel olarak gayrimenkul sektörünün de hızla büyüyüp geliştiğini söyledi.
2000'li yıllarda ekonomik krizler ve yüksek enflasyon oranlarının gayrimenkul sektörünün büyümesinde çok büyük bir engel oluşturduğuna dikkati çeken Torun, günümüzde faiz oranlarının tekli hanelere düşmesinin, istikrarlı bir büyüme ortamının sağlanmasının gayrimenkul sektörünü de önemli oranda motive ettiğini vurguladı.
Lokomotif haline gelen gayrimenkul sektörünün Türkiye ortalamasının üzerinde büyüme gösterdiğine dikkati çeken Torun, "Gayrimenkul sektörünü aslında bir rant ekonomisi ya da durağan rant getiren bir sektör olarak değil Türkiye'nin lokomotif sektörü, hatta stratejik sektör olarak görmek lazım" dedi.
Bu yılın 7 aylık döneminde 10 binin üzerinde yabancıya gayrimenkul satıldığını ifade eden Torun, "Bu da 1,2 milyarlık bir döviz demektir. Biz kendi yatırımlarımızda yabancılara son iki yıl içinde 315 daire ve 10 ofis sattık, 215 milyon liralık gelir elde ettik. 35 farklı ülkeye gayrimenkul sattık. Bu da Türkiye'nin ne kadar büyük bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor" şeklinde konuştu.
AA