Bakırköy’deki riskli binaya kafes tipi güçlendirme!
1999 depreminin ardundan ‘yüksek riskli, orta hasarlı’ tespiti yapılan Bakırköy’deki bu binayı sahipleri terk etmek yerine, dış cephesini demir kafese alarak ‘güçlendirme’ yaptı. Uzmanlar ise bina daha da riskli oluşturuyor.
İstanbul’un en eski ilçeleri arasında bulunan Bakırköy, deprem haritalarında birinci derece deprem riskine sahip bölgenin içinde yer alıyor. 17 Ağustos depreminden sonra İstanbul Üniversitesi ile Yıldız Teknik Üniversitesi’nin hazırladığı ortak rapor sonucunda Bakırköy’de incelemelerde bulunan 10 bin 162 binanın yüzde 78’i orta ve yüksek ölçekli risk seviyesine yerleşiyor. Osmaniye’de Veli Efendi Hipodromu’nun karşısında yer alan 6 katlı bir apartman da riskli yapılardan biri oluyor.
DEMİR KAFESE ALDILAR
1999 depreminin ardından binaya ‘yüksek riskli, orta hasarlı’ tespiti yapıldı. Ancak bina sahipleri yapıyı terk etmek yerine dış cephesini demir kafes içine alıp ‘güçlendirme’ çalışmalarında bulundu. Demirler binayı çepeçevre sarıyor. Kolonların etrafında yer alan demirler binanın dış cephesinde yere sabitlendi. Uzmanlar binanın bu durumunun daha büyük risk taşıdığını, betonların esneme yapmadan kırılarak olduğu yere çökeceğini iddia ediyor. 8 konut 2 dükkanın bulunduğu bina bu durumuyla ölüm apartmanını andırıyor.
‘RUHSATA RASTLANMADI’
Bakırköy Belediyesi, binayla ilgili hazırladığı raporda, “İmar işlem dosyasında yapılan tetkikte Yapı Ruhsatı ve Yapı Kullanma izin belgesine rastlanılmamıştır” şeklinde konuştu.
‘OLDUĞU YERE ÇÖKER’
Mimar, Sinan Genim de demir kafesle binada yer alan riskin katlandığını sözlerine ekledi. Genim, şunları söyledi: “Tek kelimeyle rezalet bir uygulama. İnsanlar içinde oturuyor ve binalarını güçlendirdiklerini ve güvende olduklarını düşünüyorlar. Bir sallantıda o demirlerin hepsini beton atar ve olduğu yere çöker. Üstelik oranın zemini de kötü. Çırpıcı Deresi yatağında. Derhal boşaltılması gerekir. Şehrin göbeğinde yetkililer nasıl görmez? Adam apartmanı demir kafes içine izinsiz nasıl almış? Kimse görmemiş mi? Yazık harcanan paraya.”