Başbakan Erdoğan'ın Yeni Şehir projeleri gerçek oluyor!
Sabah Gazete Yazarı Nüsa uğur, Osmanlı'dan günümüze gelişen İstanbul projelerini anlatıyor ayrıca okurunun kiracısı ile ilgili sorduğu soruyu yanıtlıyor. İşte o yazı!
Kentsel dönüşüm ve yenileme ile ilgili Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun hepimizin bildiği üzere yürürlüğe girdi. Çalışmaların başlayacağı ilk 5 il belli oldu; İstanbul, İzmir, Sakarya, Kocaeli ve Bursa.
Bu iller 1. derece deprem bölgesinde. Türkiye’nin ekonomisinin, sanayisinin ve ihracatının büyük bir kısmı İstanbul’dan gerçekleşiyor. Kentsel tarihi 3000 yılöncesine kadar uzanan bir dünya mirası İstanbul. Çağlar boyunca farklı kültürlere ve uygarlıklara ev sahipliği yapmış bir kent. Bize düşen de doğal güzellikleri ile bize miras kalan tarihi şehri korumak, kollamak ve sahip çıkmak olmalı.
Osmanlı imparatorluğu dönemindeki haritalara baktığımızda İstanbul’un şimdiki durumu ile kıyaslandığında küçük bir şehir olduğunu görebilirsiniz. Avrupa kıtasında Sur içi, Beyoğlu, Haliç’in iki yanındaki yerleşimler, Asya kıtasında da Üsküdar ve Boğaz’da karşılıklı ince bir hat. İstanbul’un tamamı bundan ibaretti. Yani, bize miras kalan yerleşim alanı, esasında küçük bir bölge.
Tarihi binaların korunması ve geçmişin gelecek nesillere aktarılması kültürel zenginliğin göstergesi. Birçok Avrupa şehrinde eski ve yeni şehirleri bir arada görmekteyiz. Amaç hep aynı; eski şehri olabildiğince korumak, restore etmek, bunun hemen yanında artan nüfus ve ihtiyaçlara göre yeni, çağın estetiğine uygun yerleşim alanları inşa etmek.
İstanbul için de şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına uygun çalışmaların hayata geçirilmesi, yapılacak değişikliklerde de yukarıda saydığımız tarihsel ve doğal nedenlere dayalı olarak kamu yararı ve hukuka uygunluk esas alınmalı.
Bu yüzden Başbakan Tayyip Erdoğan’ın daha önce seçim vaatleri arasında yer alan Yeni Şehir projelerinin ne kadar ciddi olduğunu 6 aylık çalışma sonunda geçtiğimiz günlerde projeleri ortaya konduğunda anlayabilme imkanı bulduk.
Bu projeler sayesinde tarihi merkezlerdeki yerleşik nüfus yoğunluğunun stabil tutulması korumada önemli bir adım sayılabilir. Tabii oluşturulacak ulaşım ağı da yeni şehrin yerleşim için tercih edilmesinde önemli bir rol oynayacaktır.
İzmir’de kirada olan evimizin kiracısı 7 aydır ödeme yapmıyor. Elimizde tahliye taahhütnamesi var. Konutu bir türlü tahliye etmedi. Dava açsak ne kadar sürer? Masrafı ne olur?
6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun’unun 7. maddesinde kira şartlarına ve Borçlar Kanununun bu kanuna aykırı olmayan hükümlerine riayet edilse bile kiralayanın hangi koşullarda tahliye davası açabileceği belirtilmiştir. Bu koşullardan sizin sorununuzla ilgili olara;
Kiracı tarafından gayrimenkulün tahliye edileceği yazı ile bildirilmiş olmasına rağmen tahliye edilmezse icra dairesine müracaatla tahliye isteyebililirsiniz.
Kira bedelini ödemeyenler için ise prosedür belli. Kiralarını ödemeyen ya da vaktinde ödemeyenlere bir yıl içinde iki defa yazılı ihtar(noter aracılığıyla) yapılmak durumunda kalınması halinde, ayrıca yeni bir ihtarname göndermeye gerek kalmaksızın kira sözleşmesinin sona erdiği andan itibaren tahliye davası açabilir ya da icra dairesine müracaatla tahliyesini talep edebilirsiniz.
Kısaca, kiracı ile yapmış olduğunuz kira sözleşmesi, tahliye taahhüdü tarihleri ve şartlarına göre icra dairesine müracaatla tahliye talebi ya da tahliye davası yolu ile konutunuzu boşalttırmanız mümkündür. Dava süreci ve masraflar mahkemenin takdiridir.
Nüsa Uğur/Sabah