Sektörel

Beton kalitesinin yüksek olması yapı güvenliğini artırıyor!

Sektör temsilcilerinin oluşturduğu Yapı Ürünleri Üreticileri Federasyonu (YÜF) ve Giresun Üniversitesi iş birliğinde, Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin desteği ile “Beton ve Beton Bileşenleri Semineri” gerçekleştirildi...

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin desteği ile Yapı Ürünleri Üreticileri Federasyonu ve Giresun Üniversitesi iş birliğinde gerçekleştirilen “Beton ve Beton Bileşenleri Semineri”, sektörün öncü isimlerini gençlerle buluşturdu. Etkinlik bu yıl koronavirüs tedbirleri kapsamında online olarak düzenlendi. 

Sektör temsilcilerinin oluşturduğu Yapı Ürünleri Üreticileri Federasyonu (YÜF), sanayi faaliyetlerinin yanı sıra sosyal sorumluluk misyonuyla farklı projelere de imza atıyor. Bu kapsamda YÜF her yıl farklı üniversitelerle iş birliği yaparak düzenlediği “Beton ve Beton Bileşenleri Semineri” ile gençlerle sektör uzmanlarını bir araya getirerek deneyimlerini paylaşmaları için fırsat sunuyor. 

Bu sene Giresun Üniversitesi iş birliği ile 30 Mayıs Cumartesi günü gerçekleştirilen etkinlik koronavirüs tedbirleri kapsamında webinar olarak düzenlendi. Etkinlikte gençler sektördeki en son teknolojileri, sektör analizlerini, rakamsal verileri, üretim süreçlerini, dünyadaki ve ülkemizdeki uygulamaları sektör temsilcileriden dinledi. 

Giresun Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Atila Güngör Çelik’in ev sahibi olarak açılışını gerçekleştirdiği etkinliğin moderatörlüğünü ODTÜ İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Yaman yaptı. 

Webinarda misafir konuşmacı olarak bulunan İstanbul Arel Üniversitesi Mimarlık Bölüm Başkanı Didem Baş ise, “İlham Veren Beton Mimarlığı” sunumu ile mimarlığın malzemeye kendi biçimlendirme dili ile yaklaşımına ilişkin konuştu. Baş, beton yapı ürünleri ile betonarme taşıyıcı sisteminin mimarlıkta devrim yaratan etkisine değindi ve beton mimarlığının farklı coğrafyalardan üç öncü mimarın ve ülkemizden Behruz Çinici'nin eserlerinden örneklerle anlattı.

Etkinlik sırasında öğrenciler soruları ile merak ettikleri konulara ilişkin bilgi edindi.

ETKİNLİKTEN NOTLAR:

ODTÜ İnşaat Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. İsmail Özgür Yaman moderatörlüğünde düzenlenen webinarda YÜF üyeleri AGÜB, KÜB, KİSAD, TÇMB, THBB ve TPB adına konuşmacılar bulundu. Yapılarda kullanılan beton ve beton bileşenleri ile harçlarda ve zemin iyileştirmede kullanılan kireç malzemesi teknik yönleriyle incelenirken, çimento ve betonun binalar dışında da geniş bir kullanıma sahip olduğu na dikkat çekti. Aynı zamanda TÇMB teknik danışmanı olan Prof. Dr. Özgür Yaman, “Çimento, Beton ve Beton Yollar Teknolojisindeki Gelişmeler” başlıklı sunum gerçekleştirdi. Yaman, sunumunda “İnorganik yapısıyla beton uzun ömürlü bir yapı malzemesi olup güvenirliği tarihsel olarak kanıtlanmıştır. Bu nedenle uzun ömür istenen yol üstyapılarında gelişmiş ülkelerce tercih edilmektedir” diye konuştu.

“Hazır Beton Üretimi- Beton Uygulamaları” başlıklı seminerin ikinci sunumunda Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) adına Yüksek İnşaat Mühendisi Cenk Kılınç, ülkemizin büyük kısmının deprem kuşağında bulunmasıyla, sıkça karşılaşılan afetlerde büyük can ve mal kaybı yaşandığını, bu sebeple yapı güvenliği açısından betonun kalitesinin vazgeçilmez bir unsur olarak ön plana çıktığına vurgu yaptı. 

Kılınç, “Türkiye beton üretimi açısından Avrupa’da 1.ci sırada Dünya’da ise 3.cü sırada yer almaktadır.Türkiye Hazır Beton Birliği ülke genelinde hazır beton kullanımının yaygınlaşmasının yanında uzun ömürlü yapıların inşasını sağlamaktadır. Son yıllarda C30/37 ve C35/45 beton sınıfları ülkemizde yaygın olarak kullanılmaktadır. Beton kalitesinin yükselmesi halkımızın güvenli yapılarda yaşama imkanı bulması bizleri memnun etmektedir” şeklinde konuştu. 

Agrega Üreticileri Birliği Genel Sekreteri Çağlar Tanın ise “Yaşanabilir Kentlerin Ana Hammaddesi: Agregalar” başlıklı sunumunda agreganın kum, çakıl ve kırmataş gibi malzemelerin genel adı olduğun dile getirerek, “Beton içinde hacimsel olarak yüzde 60-75, asfalt içinde ise yüzde 95 civarında yer alan agrega, inşaat sektörü için vazgeçilmez bir yapı hammaddesidir. 2018 yılında ülke genelinde yapılan yaklaşık 940 milyon ton toplam maden üretimi içerisinde agrega madenciliği yaklaşık 400 milyon ton ile en fazla üretimin yapıldığı sektör olmuştur. Diğer taraftan agrega sektörü yaklaşık 25.000 kişi ile madencilik sektörü içinde istihdamın en fazla desteklendiği sektör konumundadır” ifadelerini kullandı. 

Türkiye Prefabrik Birliği’nden İnşaat Mühendisi Alper Uçar “Beton Prefabrikasyon” başlıklı sunumunda, “Prefabrikasyon yapıyı oluşturan elemanların önceden fabrika ortamında üretilmesi, şantiyeye nakledilmesi ve birleştirilmesidir. Genel hatlarıyla 4 aşamalı bir sistem olarak düşünebiliriz. Sırasıyla proje, üretim, nakliye ve montaj. Çeşitli yapı türünde kullanılmaktadır. Prefabrikasyonun hız, kalite, iklim, teknoloji, işçilik, ekonomi, mimari, dayanıklılık, geri dönüşüm gibi birçok avantajı bulunmaktadır” değerlendirmelerinde bulundu.

Kireç Sanayicileri Derneği (KİSAD) Genel Sekreteri Coşkun Gönültaş ise, “Kireç, insanlık tarihinde inşaat malzemesi olarak uzun zamandır bilinmesine karşın, endüstrideki kullanımının çeşitliliği ve önemi çoğu kişi tarafından halen bilinmiyor. Oysa kirecin üretimi ve kullanım alanları zamanla genişledi ve modern endüstrinin de temel yapı taşlarından biri oldu. 20. yüzyılın başında hızla gelişen kimya ve demir çelik endüstrisi çok büyük miktarlarda kireç kullanılmaya başlandı. Kirecin endüstri, tarım ve çevre sektörlerindeki gittikçe artan kullanımı; kireç üretim yerlerinin yaygınlığı, kullanım yerlerine yakınlığı, üretim teknolojisinin geliştirilmesi ve bu sayede fiyatının aynı işi yapabilecek diğer kimyasallara oranla oldukça ucuz olmasının bir sonucu olarak gerçekleşti” diye konuştu. Gönültaş, açıklamasının devamında “Bu konudaki en iyi örnek zemin stabilizasyonudur: İnşaat faaliyetlerinde taban zeminindeki zayıflık hem binalar için hem de yol çalışmaları için birçok problem yaratmaktadır. Bu tür zeminlerde ve uygulamalarda zemin kireç ile iyileştirilerek sağlam ekonomik bir taban zemini oluşturulabilmektedir. Zemin genellikle kuru ağırlığının yüzde 3-5 aralığında kireç ile iyileştirilerek klasik yönteme göre birçok işlem yapmaktan kurtulmuş olunur” şeklinde konuştu.

Katkı Üreticileri Birliği (KÜB) adına Osman Tezel ve Serhat Sarıkaya  sunum yaptı. Tezel, “Beton katkıları tarih boyunca insanlığın yaptığı birçok yapının içerisinde yapının performansını arttırmak adına kullanılmıştır. Günümüzde de beton katkıları yaygın bir şekilde her türlü bina yapısında beton performansını geliştirmek için kullanılmaktadır. Özellikle ikonik yapılardan, beton yollara kadar birçok yapının betonunun uzun ömürlü ve güçlü olmasına yardımcı olmaktadır. Ülkemizde TS EN 934-2 standardına uygun üretilen kimyasal katkılar ile deprem dayanıklı, uzun ömürlü ve sürdürülebilir yapıların elde edilmesi ve kullanılması yaygınlaşacaktır” diye konuştu.

Serhat Sarıkaya, “KÜB olarak beton ve harç katkıları üretiminin evrensel kalite ölçülerine, ulusal ve uluslararası standartlara uygun olarak yapılmasına katkıda bulunmak, kaliteden ve etik değerlerden ödün vermeksizin, sektörün dinamik ve verimli bir şekilde gelişmesi için faaliyet göstermeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi'nde çimento ve hazır beton sektörü de olmalı!