ÇEDBİK Başkanı Haluk Sur: Yeşil binalar, 700 milyar dolarlık pazar yaratacak!
Şirketler, bina maliyetini yüzde 3-7 oranında artıran ancak satışta büyük avantaj elde ettikleri yeşil bina kavramı, LEED ya da BREEAM gibi sertifikaları almak için yeni projeler üretmeye başladı
ABD'de mevcut binaların yüzde 1'ini yeşil bina haline getirme çalışmaları 50 milyar dolarlık bir pazar yarattı. Şirketler, bina maliyetini yüzde 3-7 oranında artıran ancak satışta büyük avantaj elde ettikleri yeşil bina kavramı, LEED ya da BREEAM gibi sertifikaları almak için yeni projeler üretmeye başladı. Türkiye'de 110 şirket Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği'nin (ÇEDBİK) üyesi oldu. 70'e yakın proje yeşil bina sertifikası almak için başvuru yapdı. ÇEDBİK Başkanı Haluk Sur, yeşil binanın avantajlarını ve Türkiye'deki son durumu hakkında sorularımızı yanıtladı.
1-Kaç üyeniz var Kaç yeşil bina projesi var Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği’nin bugün 110 üyesi vardır. Bunların 90’dan fazlası kurumsal üyeliktir. Bugün sertifika aldığını bildiğimiz 27 sertifikalı proje var. Buna ek olarak yeşil bina sertifikası almak için kayıt yaptırdığını bildiğimiz 70’e yakın proje var. Geçen yıl bu zamanlar Türkiye’de sadece 7 sertifikalı yeşil bina olduğunu göz önüne alınca yeşil bina hareketinin Türkiye’deki benimsenme ivmesi hakkında olumlu bir fikrimiz oluyor. 2- Şu an yeşil bina işine tüm şirketler girmiyor ama diğerlerinden de böyle mesajlar geliyor mu Sektörde konuya büyük ilgi var. Yapı sektörünün çeşitli kollarında ürün ve hizmet sunan şirketlerin önde gelenleri, en yeni bilgilere yakın duranları, birbiri ardına derneğimize üye oluyorlar. Onlar; yapı sektörünün değişmekte olduğunu fark edenler; yeşil bina dediğimiz çevresel performansı yüksek binaların, geleceğin değil, bugünün konusu olduğunu görüp harekete geçenler. Gün geçtikçe irili ufaklı pek çok vizyon sahibi şirket de bu harekete katılıyor. Gayrimenkul geliştiricilerden yatırımcılara, malzeme üreticilerinden, danışmanlık firmalarına ve sektörün tüm diğer paydaşlarına uzanan bir dönüşüm ve istihdam yaratılması süreci söz konusu. 3- Yeşil teknoloji Türkiye’de ne kadarlık sektör yaratacak ABD 130 milyonluk yapı stoğunun sadece %1’inin yeşil binaya dönüşümünü gerçekleştirerek 50 milyar dolarlık bir pazar yaratmış. Biz bu oranı ülkemizin değerlerine uyguladığımızda 700 milyar dolarlık bir pazar yaratma potansiyelinden söz edebiliriz. Buna kimi yeni binaların da yeşil bina kriterlerine göre yapılacağını , yeşil dönüşümü gerçekleşecek yapı stoğunun %1’le sınırlı kalmayacağı öngörülerini de eklerseniz, oluşması muhtemel sektör büyüklüğü hakkında bir fikir edinebilirsiniz. 4- Bundan sonra göreceğimiz yeni trend yeşil bina mı olacak Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği olarak yapı sektörünün büyük bir değişimin eşiğinde olduğuna inanıyoruz ve bunu duyuruyoruz. Bu süreç içinde iş yapış biçimlerini değiştirmekte gecikenler geride kalacak, kendisini hızlı adapte eden şirketler ise yeni fırsatlar yakalayacaktır. 5- Leed ve Breeam sertifikaları konut satıcısını ne derece teşvik ediyor Bunlar maliyeti artırıyor mu Artırıyorsa ne kadarlık bir maliyet artışı söz konusu oluyor Konut satıcıları arasında LEED, BREEAM, DGNB gibi yeşil bina değerlendirme sistemleri hakkındaki bilgi seviyesi yükseldikçe, yeşil binalar daha çok tercih ediliyor. Yeşil binalar kullanacağınız kimi teknolojiler (örneğin tasarruflu armatürler standart armatürlere göre daha maliyetli olabilir) nedeniyle, standart binalara göre biraz daha maliyetli olabilmektedir. Ancak yapılan araştırmalar, yapılan ilave yatırımla elde edilecek tasarruf sayesinde, ilave maliyetin binanın kullanım süresi içinde 10 katına varan seviyelerde geri döndüğünü göstermektedir. Dünyada “0” ilave maliyetli, sertifikalı yeşil bina örnekleri vardır. Biz henüz Türkiye için “0” ilave maliyetlerden söz etmek için erken olduğunu düşünüyoruz. O aşamaya gelmemiz için sektörün ilgili kollarında rekabetin artması, ürün ve hizmet bedellerinin daha aşağıya çekilmesini beklememiz gerecektir. Bizim gerçekliğimizde binanın yeşil bina kriterlerine uygun yapılması maliyeti %1’ila %8 oranlarında etkiliyor. Tabii ki, burada ulaşılması hedeflenen çevresel performans düzeyi ya da sertifika derecesi de önemli bir kriter. En düşük seviyedeki sertifika derecesi ile en yüksek seviyedeki sertifika derecesinin gerektireceği çevresel performans kriterlerini tutturmak için yapacağınız harcama miktarları elbette farklı olacaktır. Bununla beraber yeşil binalar sadece çevresel performansları nedeniyle kullanıcılar tarafından tercih edilmezler. Bu binalarda kullanıcıların enerji ve su tüketimleri dolayısıyla masrafları daha az olur. Bu sayede yeşil binalar standart binalara göre daha hızlı ve yüksek fiyattan satılırlar, daha yüksek fiyattan kiralanabilirler. Yeşil binalarda doluluk oranları da standart binalara göre daha yüksektir. Tüm bunlar bir yana, ülkemizin ve dünyanın geleceği için var olan binalarımızın yeşil dönüşümünü başlatmak ve yeni binalarımızı yeşil bina kriterlerine uygun olarak tasarlamak ve inşa etmek zorundayız. Kimi bilim insanlarına göre iklim krizi ile mücadelede geri dönüşü olmayan noktayı geçtik bile. Bu şartlar içinde yeşil bina hareketi, dünyanın kötü çevresel gidişatına sıkı bir fren yaptırma olanağı sunuyor. STAR