Cengizhan Gököz: Belediyeler emlak ofisine döndü!

Eski Baro Başkanı ve MHP Muratpaşa Belediye Başkan Adayı Cengizhan Gököz ile Antalya'da faaliyete geçecek projeler ve belediye meclislerinde yapılan imar değişiklikleri hakkında konuştuk. 

İmar planında dengeye dikkat

İmar planlan oluşturulurken plan dengesinin çok önemli olduğunu dile getiren eski MHP Muratpaşa Belediye Başkan Adayı Cengizhan Gököz, plan dengesine dikkat edilmediği takdirde imar hukukuna aykırı davranıldığını kaydetti. İmar planlan oluşturulurken dikkat edilmesi gereken kurallara dikkat çeken Gököz, "İmar hukuku ve imar hukukuna dayalı imar planı bir plan düzeni içerisinde yapılır. Bunlar kendi arasında hiyerarşik bir yapıya sahiptir. 

Bu planlar yapılırken plan dengesi çok önemlidir. Siz 25 binlik planda spor alanını, beş binlikte ticarete çevirdiğiniz anda, imar hukukuna aykın davranmış bulunuyorsunuz. Tek kurtuluşu, emsal eşdeğer yaratmış olmanız gerekiyor" diye konuştu. 

''Antalya'nın denetim mekanizması yok" Kişilerin ya da kurumlann planlan 5 binlik plandan itibaren kurallara uymadan diledikleri gibi değiştirdiklerini belirten Avukat Cengizhan Gököz, Konyaalü Caddesi'nde yer alan Atatürk Parkı'nın park alam olmaktan çıkıp kafe yeri haline geldiğini kaydetti. Gököz, "Büyükşehir ve üçe belediyeleri arsa emlak ofisine döndü. Gerek insanlar, gerek kuruluşlar, gerek cemaatler istedikleri gibi planlan 5 binlikten itibaren değiştiriyorlar. O da mecliste sayısı olan iktidar partisinin elinde. Bunlann hukuka aykırılığını nasü önleyeceksiniz; kentli olarak dava açabüirsiniz ya da belediyede meclis üyeleri dava açabüir. Kentin bir denetim mekanizması yok, bireysel insafa kalmış. Örneğin Atatürk Parla denüen alan, orası park falan değü her yer bistro dolu. Birisinin gidip park tabelasını indirmesi gerekir" dedi. 

"Hukuk tanınmıyor"

İmar plan kurallarının her mecliste delindiğine dikkat çeken Avukat Cengizhan Gököz, belediye meclis üyelerinin planlan oluştururken hukuku tanımadığım dile getirdi. Gököz, "Meclislerde gördüğünüz plan tadüaüanmn tamamına yalanı kişisel veya bir mahalleye yönelik oy kaygısıyla yapılmış plan dengelerini bozan ve şehre zarar veren tadilatlardır. Örneğin 9 metrenin altında olan yollarda, yol kenanmn altındaki binalara ticaret yeri verilmez ama her meclis toplantısında bu kural deliniyor. O ticarethaneye gelen müşteri arabasını ticaret yerinin önüne koyacak, zaten yol 9 metre, böylelikle trafik yok ediliyor. Seçimle gelen her şeyi yapar anlayışı var ya en tepede, kararlar siyasi iktidarın eline kalıyor" dedi. 

Boğaçayı, Antalya'yı bitirir Boğaçayı projesinin de siyasi iktidarın projesi olduğu için yargının tersine bir karar veremeyeceğini dile getiren Avukat Cengizhan Gököz, Boğaçayı projesinin uygulamaya geçtiği takdirde Antalya'yı bitireceğim kaydetti. Gököz, "Örneğin Boğaçayı projesinde yargı aksine karar veremiyor halbuki projeyi incelediğimizde orası yeraltı sularının bulunduğu alan, denizi tuzlandınyor. Taşkın oranı çok yüksek, orada yapılacak proje Antalya'nın sahilim bitirir" dedi. 

Çevreyolu, Türel ve Böcek'in sorumluluğu altında Çevreyolu projesinin de yanlış bir proje olduğuna dikkat çeken Gököz, Çevreyolu'nun Büyükşehir Belediye Başkam Menderes Türel ve Konyaalü Belediye Başkanı Cengizhan Gököz'ün sorumluluğu altında olduğunu kaydetti. Gököz, "Batı Çevreyolu'nda ne kadar portakal ağacının kesildiğinin farkında mısınız, Çevre yolu denen yer imar yolu olursa amaca uygun olur mu? Batı Çevreyolu'nda yapılan hata Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Menderes Türel üe Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek'in ortak sorumluluğundadır. Orada insanlar eğer selden ölürse bunun manevi ve hukuki sorumluluğu onlann üzerinde olacaktır" diye konuştu. 

Antalya Gündem/Begüm AKSOY