Çimsa, yenilikçi ürünlerini tüm dünyaya ulaştırıyor!

ÇİMENTO ve yapı malzemeleri sektörünün global oyuncusu Çimsa, Türkiye’nin bir numaralı çimento ihracatçısı olarak ürünlerini dünyanın dört bir yanına ulaştırıyor. 50 yıla yakın bir tecrübesi bulunan Çimsa, yurt içinde Mersin, Eskişehir, Kayseri, Niğde ve Afyonkarahisar’da bulunan beş entegre fabrikası, Ankara’da bulunan öğütme tesisi ve hazır beton tesisleriyle varlık gösterirken Almanya’da Hamburg, İtalya’da Trieste, İspanya’da Sevilla ve Alicante, KKTC’de Gazimagusa, Romanya’da Köstence ve Rusya’da Novorossiysk’de bulunan terminalleriyle uluslararası bir çimento şirketi olarak da konumlanıyor.

Çimentonun dâhil olduğu her formülü geliştiriyor

Forbes’te yer alan habere göre; Çimsa’nın Genel Müdürü Ülkü Özcan’ın yorumuna göre firmanın elde ettiği bu başarının perde arkasında sağlam bir inovasyon kültürü var. Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan Ülkü Özcan “Çimsa bugün, sürdürülebilir başarı elde etme yolunda en belirgin faktörün inovasyona yatırım yapmak olduğunu biliyor ve bu alandaki yetkinliğini tüm iş süreçlerine dâhil ediyor.” değerlendirmesinde bulundu. Pazarın beklenti ve taleplerini öngörerek ino-vatif çalışmalar yürütürken, uluslararası alanda sektörü ilgilendiren her türlü gelişmeyi de yakından takip ettiklerini ifade eden Özcan, bu noktada özellikle Ar-Ge konusuna eğildiklerini söyleyerek şu bilgileri paylaştı: “Kuruluşu 2001 yılına uzanan Ar-Ge merkezimiz Formülhane, çimento kullanıcılarının ihtiyaçları için global bir çözüm merkezi olarak Mersin fabrikası içerisinde faaliyetlerine devam ediyor. Formülhane, 2017 yılının Mart ayında T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından tescillenerek Türkiye çimento sektöründe bakanlık onaylı ilk Ar-Ge Merkezi olarak fark yarattı. Çimento teknolojisi başta olmak üzere çimentonun dâhil olduğu her formülü geliştiren merkezimiz, son dönemde Avrupa Birliği fonlarından da yararlanıyor ve merkezde iki adet Horizon 2020 projesi yürütülüyor. Kamu, akademi ve özel sektör kuruluşlarıyla ulusal ve uluslararası ölçekte farklı iş birlikleri gerçekleştirmekteyiz. Değişik projelerde ve konsorsiyumlarda yer alarak global bir Ar-Ge oyuncusuna dönüşüyoruz. Merkezde gerçekleştirilen düzenli eğitim ve bilgi paylaşım toplantıları ile de elde edilen know-how’ın kuruma aktarılması amaçlanıyor.”

Ar-Ge harcamaları büyümeye paralel artıyor

“Endüstri 4.0 yolunda dijitalleşme projeleri de Ar-Ge ve inovasyon kapsamında yer almakta.” vurgusunda bulunan Ülkü Özcan, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü: "Çimento sektörünün çevresel etkilerini ve karbon ayak izini en az seviyeye indirgemek adına alternatif hammadde ve alternatif yakıt çalışmaları, üniversite-sanayi iş birlikleri çerçevesinde projelendiriliyor. Ar-Ge ve inovasyon kapasitesini arttırmayı hedeflerken Ar-Ge harcamaları da bu büyümeye paralel olarak artıyor. Yıllar bazında yüzde 35-40 büyüme trendi ile ülke ekonomisi için katma değerli çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”

“Çimento süreçleri ve çimento kullanımı alanlarında uzmanlaşmış 30’dan fazla çalışana sahip Formülhane’de 2019 yılında 9 adet Ar-Ge projesi başlatıldı. Önceki yıllarda tamamlanmış olan 13 projeden bugüne kadar üçü ticarileşerek ürün portföyüne eklendi. Projeler neticesinde oluşan know-how, fikri ve sınai mülkiyetleri hakları çerçevesinde korunuyor, aynı şekilde şu anda 8 patent başvurusu bulunuyor. Çimsa’nın Ar-Ge ve inovasyon yüzü olan Formülhane’deki ekip de akademik çalışmalarıyla uluslararası platformdaki kongrelere katılım sağlayarak sektöre bilgi aktarmaya ve yetkinliklerini geliştirmeye devam ediyor."

Formülhane’nin en yenisi: Duro

“Merkezimizde en son geliştirdiğimiz ürünümüz Duro oldu. Bu ürünümüz bizim için çok değerli, çünkü Türkiye’de üretimi sadece Çimsa tarafından gerçekleştirilecek. Duro’yu demir çelik endüstrisinde üretim verimliliğini arttırmak için özel olarak geliştirdik. Duro, 1375°C’de çelik erimelerini temizlemeye yardımcı ve düşük erime noktası sayesinde akı maddesi olarak davranan bir ürün. Alternatiflerine göre yapısında flor içermemesi sayesinde hem çevre hem de sıcak dostu bir malzeme. Duro’yu Çolakoğlu Metalürji ve İsdemir’in hem laboratuvar hem de işletme testlerinden onay alarak kullanıma sunduk. Önümüzdeki üç aylık süreçte Duro anlaşmalarımızı tamamlamış olup ithal edilen bir ürün yerine yüksek performans ve katma değerli olan bu yerli ürünün üretimini gerçekleştirebilmenin gururunu taşıyacağız. Önümüzdeki süreçte de Endüstri 4.0 projelerine önem vererek inovasyon, Ar-Ge ve dijitalleşme alanındaki projelerimiz ile sektörümüze öncülük edecek çalışmalar yürütmeye ve böylece ülke ekonomimize katkı sağlamaya devam edeceğiz.”