Dardanel devrettiği gayrimenkulleri geri alacak!
Ton Balığı, balık konservesi, atıştırmalık ve yeme-içme sektörlerinde faaliyet gösteren Dardanel, borçlarının kapatılması ve bu kapsamda protokolle devrettiği bina ve arazilerin geri alınmasıyla ilgili çalışmalara başladı.
Ton Balığı, balık konservesi, atıştırmalık ve yeme-içme sektörlerinde faaliyette bulunan Dardanel’in, bir dönem yaşadığı borç sıkıntıları hakkında yeni bir gelişme meydana geldi. Dardanel, bankalara olan borçlarının kapatılması ve bu kapsamda protokolle devrettiği bina ve arazilerin geri alınmasıyla ilgili müzakerelere başlanacak.
Şirketin KAP’a açıklama yayınladı. Açıklamada, “İlgili protokol ile mülkiyeti Vakıflar Bankası, İş Bankası, Birleşim Varlık ve Türkiye Kalkınma Bankası’na geri alım hakkı ile devrettiğimiz Çanakkale ve Edirne-Enez’deki fabrika bina ve arazilerimizin geri alımı ve ilgili protokol kapsamında tüm borçlarımızın kapatılması müzakerelerine ilgili kurumlar ile başlanmasına karar verilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
3 bankaya borçlarının kaldığını ifade eden Dardanel Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen, Hürriyet’e konuştu. Borçlarını sıfırlamak istediklerini ifade eden Önen, “Borçlarımızın 3 yıla yakın vadesi olmasına rağmen öncesinde borçlarımızı ödeyeceğiz. Bu sebeple bankalara vefa hakkıyla devrettiğimiz gayrimenkul ve arazilerimizi geri almayı talep ettik” diye konuştu.
GÜMRÜK VERGİSİ ETKİLEMİŞTİ
198'da konserve ton balığı üreten Dardanel için 1200 kişi çalışıyor. Mr. NO ve Dardenia gibi farklı markların sahibi olan Dardanel’in Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen, 2018 başında yaptığı açıklamada yaklaşık 168 milyon dolar olan borçlarını 18 milyon dolara kadar azaltırken, bu borcun da 4.5 yıl vadesi olduğunu, cirolarının da 100 milyon dolara ulaştığını kaydetti. Firmanın artan borçlarının nedeni olarak ise şu gerekçeler gösterildi:
“Dardanel’in sıkıntıya girmesinin en önemli sebebi Avrupa Birliği’nin 1998-99 yıllarında aldığı sıfır gümrükle yapılan ihracatı durdurması kararı. Bu karar alındığında Türkiye’nin toplam ihracatı 3 milyar dolar civarındaydı. Bizim ihracatımız ise 100 milyon dolar seviyesindeydi. Türkiye’deki balık konservesi pazarı da o kadar gelişmemişti. Alınan kararın ardından yüzde 24 gümrük vergilerini devlete depozito olarak ödemeye başladık. Bunu AB’deki pazar payımız kaybetmemek için yaptık. Kriz döneminde bankalar kredilerini geri çağırmaya başladı. Yüzde 400 faiz uyguladılar. Devletle birlikte AB’ye karşı mücadele ettik. Alınan sıfır gümrüğün iptal edilmesi kararı 2003’e kadar sürdü. Ancak AB’deki pazar payımızı artık kaybetmiştik. 40 milyon dolarlık borç önce 66 milyon dolara, sonra 130 milyon dolara, en son ise 168 milyon dolara kadar çıktı. Şirketi satmak dahil her yolu aklımızdan geçirdik. “Şirketleri satmadık. Ek borç yapmadan, şirkete nakit yaratarak borçlarımızı ödemeye başladık. Borçları artık bitirmek üzereyiz.''