DASK'ta poliçe sayısı 3 milyon 400 bini aştı

DASK Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar, "Poliçe sayımız 3 milyon 400 bini aştı" dedi

Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar, "Poliçe sayımız 3 milyon 400 bini aştı, yıl sonuna kadar 5 milyona ulaşmayı hedefliyoruz" dedi. Adapazarı'na "Hürriyet Hakkımızdır Treni" etkinlikleri kapsamında gelen Serdar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kamu ve özel sektör iş birliğiyle
faaliyet gösteren kurumun asıl amacının, depremde oluşabilecek hasarlar nedeniyle devlet bütçesine gelecek yükü azaltmak olduğunu söyledi.

Kurumun Marmara Depremi sonrasında faaliyete geçtiğini hatırlatan Serdar, Türkiye'deki konutları zorunlu deprem sigortası şemsiyesi altına almak için il il gezdiklerini bildirdi. İdris Serdar, şöyle konuştu:
"Poliçe adetlerini yükseltmeye çalışıyoruz. Bu aşamada ülkemizde yüzde 26 sigortalanma oranı var. Bunu henüz yeterli görmüyoruz, ancak bu oran da azımsanmayacak nitelikte. Daha da yükseklere çıkmasını umuyoruz ve bunun için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Poliçe sayımız 3 milyon 400 bini aştı, yıl sonuna kadar 5 milyona ulaşmayı hedefliyoruz. Başvurular bu şekilde giderse bu sayıya ulaşacağımıza inanıyorum. 3 milyon 400 bin poliçe de azımsanacak bir rakam değil. Zorunlu deprem sigortası olmadan önce poliçe adedi 500 bindi. Şimdi neredeyse 7 katına ulaştı. Ancak İstanbul'da poliçe adedi yüzde 34'ler seviyesinde. Bu sayı yetersiz."

"ZORUNLU DEPREM SİGORTASI PAHALI DEĞİL"
Zorunlu deprem sigortasının pahalı olmadığını, vatandaşların bütçesinin zorlanmayacağını belirten Serdar, şöyle devam etti: "Örneğin Sakarya için 100 metrekarelik betonarme binanın yıllık primi 131 liradır. Günlüğü 0.36 TL'ye gelmektedir. Yenileme indirimi ve toplu indirimden yararlanılması durumunda ödenecek prim günlük 0.25 TL'ye kadar düşmektedir. Aylık prim bedeli, indirimlerden yararlanılmaması durumunda dahi 11 liraya gelmektedir. Oldukça ucuz bir sigortadır. Bütün insanlarımızın konutlarını bu şekilde sigorta ettirmesi gerekiyor."
Zorunlu deprem sigortasına "sosyal proje" olarak yaklaşmak gerektiğini vurgulayan Serdar, "Toplumun bütün kesimlerinin bu projeye sahip çıkması gerekir. Çünkü olası bir depremde bütün yükü toplum olarak biz çekiyoruz. Bunu Marmara Depremi'nde hep beraber yaşadık. Halen de depremin vergilerini ödüyoruz" dedi.

Bu sigortanın yaptırılmasıyla büyük bir depremde meydana gelecek hasarın yüzde 80'e yakın bölümünün yurt dışındaki sigorta şirketleri aracılığıyla karşılanabileceğine dikkati çeken Serdar, şunları kaydetti: "Bütün dünyayı kaderimize ortak ediyoruz, aslında bu sistem toplum ve ülkemiz açısından büyük ve yararlı bir sistem. Hepimizin bu sisteme dahil olması yararımızadır. Büyük deprem olduğunda insanlarımızın elinde zorunlu deprem sigortası varsa rahatlıkla başvurabilecekleri bir kapı olacaktır." Deprem riskinin yüksek olduğu bölgelerde zorunlu deprem sigortası sistemine mutlaka adapte olunması gerektiğini belirten Serdar, sigorta işleminin en yakın acentelerden ya da banka şubelerinden yaptırılabileceğini söyledi.
AA