Dikran Masis'in aldığı Tavuk Adası turizme açılıyor!
Ayvalık'ta Cunda Adası'nın karşısında bulunan, 2005'te 14 dönümlük tapulu alanı iş adamı Dikran Masis tarafından satın alınan adanın turizme açılması için çalışma başlatıldı
Ayvalık'ta Cunda Adası'nın karşısında bulunan, 2005'te 14 dönümlük tapulu alanı iş adamı Dikran Masis tarafından satın alınan Tavuk Adası'nın turizme açılması için çalışma başlatıldı.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, toplam 17 dönümlük Tavuk Adası'nın 14 dönümlük tapulu alanını satın alan Dikran Masis'e daha sonra talep üzerine Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca harap kilisenin bulunduğu yaklaşık 3 dönüm arazi restore edilmek üzere tahsis edildi.
Çeşitli hukuki ve bürokratik çalışmalar sonrasında adaya, eski ihtişamlı günlerine döndürülmesi için ilk kazma vuruldu. Balıkesir Müze Müdürlüğü başkanlığında, Masis'in sahibi olduğu şirket, temel izi kazı çalışmalarına başladı.
40 kişilik ekiple gerçekleştirilen çalışmaları yakından takip eden Dikran Masis, söylentilerin aksine burada kendine özel bir ev yapmayı düşünmediğini ifade etti.
Kısa süre önce başlayan kazı çalışmalarında çok enteresan yerlerin ortala çıkarıldığını belirten Masis, ''Takriben 150 odalı bir manastırdan bahsediliyor. Şu anda 150 odayı görmek mümkün değil ama çok güzel, çok sempatik odalar çıkıyor. 15-20 metrekarelik odalar. U harfi şeklinde bildiğim kadarıyla. Tamamen poyraza kapalı. Arkadaşlar çok yoğun çalışıyorlar. Çok güzel çalışıyorlar'' dedi.
Adadaki kilisenin yaklaşık 450 yıllık tarihe sahip olduğunu ifade eden Masis, ''Şu an gördüğümüz yapı ise 1800'lü yılların sonlarına doğru yapılmış ve 1948'de dinamitlenmiş. Gördüğüm kadarıyla dinamitten daha fazla hasarı insanlar vermiş. Bütün taşları taşımışlar karşı tarafa, Cunda'ya. Ya evlerde temel altı taşı diye kullanmışlar ya da evlerin bahçelerini yapmışlar. Üzücü ama kurtarabildiğimiz kadarını kurtaracağız'' diye konuştu.
Kilisenin kazı çalışmalarından sonra restore edileceğini ve müze olarak düzenleneceğini belirten Masis, şunları kaydetti:
''Bence inşaat biraz uzun sürecek çünkü taş dokusuna bakıyorum sarımsak taşı var. Eski kara bir taş. Arada tuğlalar var. Yani zor bir inşaat. Zor bir taş dokusu. Ustaları getirmemiz, eğitmemiz lazım. Pek alışık olmadıkları bir doku. İki senede bitiririz gibi geliyor. Adanın geri kalan kısmını günübirlik turizme açmak istiyorum. Restoranlar, kafeler, plajlar olsun. Ayvalık'ta denize girilebilecek bir yer yok. Denize girmek isteyenler biliyorsunuz ki motorlara binip yakın koylara gidiyor. Bunun dışında bir amacımız şu anda yok. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na geçti bu adalar, sahiller. Onlar onaylarsa çevre düzenlemesini Yıldız Üniversitesi'ne vermek üzereyim. Yıldız Üniversitesi'nin başkanlığında dünya çapında bir yarışma açmak istiyorum. Türkiye'deki mimarlara saygım var. Hanımım da oğlum da mimar ama olsun. Çok çok güzel yapmak lazım. O yüzden UNESCO'nun organize ettiği bir mimari yarışma açacağız. Bütün dünya mimarlarına açacağım. Bütün dünya çevre düzenleyicilerine açacağız.''
Projeleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na sunacağını, onaylananı hayata geçireceğini söyleyen Masis, ''Manastırı restore ettikten sonra bu otları böyle bırakamazsınız. Buraya anormal yapılar yapıp manastırı boğamazsınız. Çok dengeli gitmesi lazım. Var gücümüzle çalışacağız. İnşallah güzel bir şey çıkacak, Ayvalık'a çok değer katacağına inanıyorum'' dedi.
Masis, turistik bir tesis gibi düzenleyecekleri adada kesinlikle konaklamaya yönelik ya da kendine özel bir yapı olmayacağını belirterek, adanın günübirlik turizme açılacağını ifade etti.
Ayvalık Kaymakamı Nihat Nalbant da adanın bir bölümünün Masis'e ait şirketin olduğunu, bir kısmının ise hazine arazisi olarak geçtiğini belirterek, ''Hazine arazisi talep üzerine tahsis edildi. Orada izinle temel açma çalışmaları yapılıyor. Kazı çalışmalarına Balıkesir Müze Müdürlüğü başkanlık ediyor'' diye konuştu.
AA