Dolapdere İstanbul’da güncel sanatın yeni merkezi!
Koç Çağdaş Sanat Müzesi inşaatının sürdüğü Dolapdere, İstanbul’da güncel sanatın yeni merkezi olacak. Dolapdere’yi mesken tutan ilk galeri Dirimart oldu. Başka galeriler de sırada.
Vehbi Koç Vakfı tarafından yaptırılan devasa Koç Çağdaş Sanat Müzesi inşaatının sürdüğü Dolapdere, birkaç yıl içinde İstanbul’da güncel sanatın en hareketli bölgelerinden biri olacak gibi görünüyor. Zira müzenin yanı sıra birçok galeri ve sanat kurumunun da Dolapdere çevresinde mekan aldığı/alacağı bir süredir sanat dünyasının gündeminde.
Sanat dünyasının etkili isimlerinden İstanbul Art News dergisinin sahibi Murat Pilevneli’nin Dolapdere’de yeni galeri açacağı konuşuluyor. Mimari tasarımı ünlü mimar Emre Arolat tarafından üstlenildiği belirtilen Pilevneli Galeri’nin eylül ekim gibi açılması planlanıyor. Ayrıca Gaia Gallery ve müzayede dünyasının duayen ismi Raffi Portakal’ın da Dolapdere’den mekan aldığı kulağımıza gelen bilgiler arasında.
DİRİMART DOLAPDERE
Güncel sanatın yeni adresi Dolapdere’de açılan ilk galeri ise Dirimart oldu. Uzun süredir Nişantaşı’nda faaliyet gösteren Türkiye sanat piyasasının etkili galerilerinden Dirimart, ikinci sergi mekanını Dolapdere’de açtı. Franz Ackermann’dan Ayşe Erkmen’e, Sarah Morris’ten Shirin Neshat’a dünyanın önde gelen sanatçılarından bir seçkiyi bir araya getiren açılış sergisi ‘Yüzey ve Ötesi’, resim, heykel ve video alanında üretilmiş yapıtlarla izleyicileri yüzeyin ötesinde bir görsel yolculuğa davet ediyor. Heinz Peter Schwerfel küratörlüğündeki sergi 30 Haziran’a kadar açık olacak.
1000 metrekare
New Yorklu mimarlık ofisi Studio MDA tarafından tasarlanan Dirimart Dolapdere, heykel bahçesi ve ofis alanıyla birlikte 1000 metrekarelik bir alana yayılıyor. Dirimart Dolapdere’nin sergilerin yanı sıra çeşitli söyleşi ve atölyelerle aktif bir sanat mekanı olması hedefleniyor.“Alanın büyüklüğüne önem veriyoruz, çünkü sanatın sergilenmesinde küratöryal açıdan büyük önem teşkil ediyor” diyen Dirimart’ın kurucusu Hazer Özil, Dolapdere’yi seçme nedenini ise şu sözlerle açıklıyor: “Uzun süredir Dirimart, sanat eserlerini sergilemek için ikinci, farklı bir alan arayışındaydı. Pera-Beyoğlu aksının uzantısı olan Dolapdere, bu amaca çok uygun olduğu için seçildi. Kültür sanat için yeni bir merkez. Ayrıca yeni yapılmış olan binanın iyi ışık alan, transparan bir galeri alanına ev sahipliği yapmaya elverişli olması da tercih sebebiydi.”
Erkan AKTUĞ/Hürriyet
Haber Habertürk Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı ;
Bizim gazetenin arkasında hummalı çalışmalar var, bizzat şahit oluyorum.Dolapdere köhneliğinden yavaş yavaş sıyrılıp eli yüzü açılıyor. Bunda en büyük etken Vehbi Koç Vakfı’nın açacağı Koç Contempörary’nin (Koç Çağdaş Sanat Müzesi) sessiz sedasız başlayan inşaatıydı. Birkaç ay geçmeden Dolapdere Caddesi’nin sağında solunda kocaman iş makineleri hemen önlerinde de “Çevreye verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz” yazısı... Neler olduğunu anlamak başta kolay olmadı. Üst kattan yükselen binaları izlerken türlü türlü dedikodular kulağıma geliyordu; İngiliz bir şef de gelecekmiş, AVM de olacakmış, kafeler sıraya girdi bile... Daha ne olacağını tam olarak sezmeden Koç’un tam yarında kocaman bir bina bitti: Dirimart Dolapdere.
Nişantaşı’ndaki apartman galerisinden sonra bu 1000 metrekarelik müze tipi galeri hem gösterişli hem de kocaman! Geçen gün de kapılarım yeni bir karma sergiyle açtı; Yüzey ve Ötesi. Dolaştık, dışarıdan göründüğünden daha büyük ve bir de heykel bahçesi var. Bunlar da yeni sanatçıları bünyesine katacaklarının habercisi... Turumuzdan sonra da galerinin kurucusu ve başkanı Hazer Özdil’in yanına uğradık. Yeni sanatçılarla görüştüğünü itiraf etti ama isim alamadık. Özdil, Dolapdere’dense çok ümitli, “Uzun zamandır mekân arıyorduk, özellikle Dolapdere olsun demedik ama bu bina bizim için tatmin ediciydi. Ama yine de burayı Beyoğlu’nun kültürel bir uzantısı olarak gibi... Birkaç galeri daha açıcak bazı arkadaşlarımız yer arıyor. Kültürel olarak hızlı bir gelişim süreci. Gelecekte de sanatın merkezi olacak diye düşünüyorum. Arayışlar var, lokantalar ve oteller gelecek” diyor. Henüz inşaat gürültüsünden başka ses gelmeyen Koç Contemporary 2017’de kaplarnı açtığında bizim komşularımız da epey değişecek. Simgesel bir yapıya dönüşmesi de istenen müzenin hedefi uluslararası bir kültür merkezi olmak. İstanbul’daki dönüşümün sosyal manada en iyi yansıması bu yapılar olacak belki de ama Dolapdereliler kapılarmı aşındıran fiyakalı takım elbiseli adamlardan biraz yaka silkmiş. Fakat istedikleri para verildiğinde gitmeye razılar sadece ‘ucuza gitmek’ istemiyorlar.
İSTANBUL SANATLA HAREKETLENECEK
Contemporary İstanbul Yönetim Kurulu Başkam Ali Güreli bir sohbetimizde ‘Hayalim, koleksiyonerlerimizin aldıkları eserleri kamuya açabilecekleri bir müze açılması” demişti. Sevgili Güreli, Dolapdere’de hayaliniz gerçekleşebilir, takipte kalın... Dünyaya kıyasla küçük de olsa bir çağdaş sanat piyasası oluşan İstanbul adına bu yeni müzeler, daha pek çok sanatsal oluşumun mayası olabilir. Uluslararası fuarlarımıza ve İstanbul Bienaü’ne gelen sanatçıların daha uzun soluklu projelerde yer almasını sağlayabilir, kültür turizmini hareketlendirebilir. Malum yumuşak güç! Ülkeler artık sanatla ön plana çıkmak özellikle de çağdaş sanat dünyasının lideri olmak istiyor. İstanbul da bu masada yerini ayırdı...
Ece ULUSUM/Habertürk