EBRD, Türkiye'nin mega projeleriyle ilgileniyor!
Halen 38 ülkede faaliyet gösteren EBRD Türkiye Yönetici Direktörü Arvid Tuerkner, Türkiye’deki portföyden çok memnun oldukları dile getirerek Türkiye'nin mega projeleriyle ilgilendiklerini söyledi...
Avrupa Birliği, Avrupa Yatırım Bankası ile 66 ülkenin ortaklığı ile kurulmus bir kalkınma bankası olan Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) halen, 38 ülkede faaliyet gösteriyor.
Gelişmekte olan ülkelerde sağlıklı büyüme desteği vermeyi amaçlayan banka 2009 yılının ikinci yarısından bu yana Türkiye’de de faaliyet gösteriyor. Bugüne kadar ülkeye yaptığı yatırım toplam 10 milyar euroyu bulmuş. Halen 7.5 milyar euroluk aktif bir portföyü bulunuyor.
Akşam Gazetesi'nden Şenay Büyükköşdere'nin haberine göre, EBRD Türkiye Yönetici Direktörü Arvid Tuerkner, bankanın son 4 yılda tüm ülkeleri içinde yıllık bazda en büyük yatırımı Türkiye’ye yaptığını ifade ederek “Türkiye’deki portföyümüzden çok memnunuz. Sadece geçen yıl 1.6 milyar euro civarında yatırımımız oldu. Bu yıl da benzer bir rakama ulaşmayı öngörüyoruz” diyor.
GÖSTERGELER HER ZAMAN İYİYDİ
- Türkiye zor bir dönemden geçti. 2016’daki darbe girişiminden sonra Türkiye ekonomisiyle ilgili yabancı kurumlar tarafından negatif yorumlar yapıldı. Ancak siz EBRD olarak bu süreçte Türkiye’ye güvendiğinizi söylediniz ve yatırımlarınızı artrırarak devam ettirdiniz. Sizi Türkiye’ye güvenmeye iten sesepler nelerdi?
Biz Türkiye’deki zorlukları görüyorduk. Ülkelerimizden biri eğer zor bir döneme girerse, biz o pazardan çıkmak yerine ona daha fazla destek olmamız gerektiğini biliriz. Türkiye özelinde bakacak olursak, Türkiye’nin göstergeleri her zaman çok iyiydi. Büyüyen bir ülke ve oldukça genç bir nüfus söz konusu. Ayrıca son 15 yılda pek çok reform yapıldı. Mesela bankacılık sektörü çok güçlü. Avrupa’daki bankalara baktığımız zaman Türk bankalarının pek çok açıdan daha iyi göstergelere sahip olduğunu görüyoruz.
- Ne kadar yatırımınız oldu geçen yıl Türkiye’de?
Geçen yıl rekor sayıda proje yaptık. 51 yeni projeyi hayata geçirdik. Bunların arasından 50 tanesi özel sektör projesiydi. Bir de kamu projesi vardı: İstanbul Metrosu yatırımı. Bu projelere yaptığımız yatırım tutarı ise 1.6 milyar euro oldu. Burada rakamlardan, proje sayısından daha önemlisi, yaptığımız her projenin bir kalkınma ve geçiş etkisinin olması, insanların hayatlarına pozitif katkı sağlaması.
YATIRIMLAR YEŞİL EKONOMİYE
- Ne tarz projeleri destekliyorsunuz?
Bizim EBRD olarak her zaman spesifik konularımız oluyor, herhangi bir projeyi desteklemiyoruz. Yatırım yapacağımız ülkede ekonomiyi geliştirmek için neye ihtiyaç var ona bakıyoruz. Türkiye’de de bu anlamda seçtiğimiz birkaç konu var. Bunların birincisi enerji. Geçen yılki yatırımlarımızın yüzde 50’si yeşil ekonomiye yönelikti. Seçtiğimiz bir diğer alan da altyapı yatırımları. Üçüncü konumuz da kadınlar, mülteciler gibi katılımcı politikalar ile toplumun dezavantajlı kısmına yönelik yapılan yatırım ve projeler. Ayrıca, verimlilik ve rekabetçiliği artıran projelerle para ve sermaye piyasalarının derinleşmesine destek veren yatırım ve projeler de önceliklerimiz arasında yer alıyor.
TARIM TİCARETİNDE POTANSİYEL YÜKSEK
- Yakın zamanda Peyman kuruyemiş üreticisi Peyman’la bir ortaklığınız oldu. Bundan sonra yeni tarım projeleriniz de olacak mı?
Aslında biz tarım ticareti sektöründe çok aktifiz. Oldukça ciddi bir portföyümüz var. Bölgesel olarak da faaliyetlerimiz oldu. Doğuş Çay ortaklarımızdan biri. Bu sektörün Türkiye için çok önem taşıdığına inanıyoruz. İstihdamın yüzde 20’si tarım sektöründen geliyor. Ve biz bu alanda çok fazla gelişme imkanı olduğunu düşünüyoruz. Peyman’a da 32 milyon euro tutarında bir kredi verdik. Bu fon Eskişehir’de yeni bir tesisin kurulması için kullanılacak. Ve bu sayede Avrupa’ya daha fazla ticaret yapabilecekler. Türk çifçilerden yaptıkları hammadde alımını artırabilecekler.
BİZİM AÇIMIZDAN ENERJİ KİLİT KELİME
- Yatırımlarınızın yarısını oluşturan ‘Yeşil Ekonomi’de hengi projeler var?
Enerji bizim için kilit bir kelime. Biz buna yeşil ekonomiye geçiş adını veriyoruz. Enerji ve kaynak verimliliğiyle ilgili her şey bunun içinde. Planladığımız projeler içinde 3 tane kamu özel sektör ortaklığı yapısı içinde gerçekleşen 3 hastane var. Bursa, Gaziantep ve Ankara’da enerji ve kanyak verimliliği olan hastanelere yatırım yapıyoruz. Önümüzdeki yıl Şanlıurfa şehir hastanesi projesine de katkı sağlayacağız. Toplamda 15 bin yataklık yatırıma destek vermiş olacağız. Enerji ve kaynak verimliliği olan öğrenci yurtları ve konutlar da yatırımlarımız arasında. Burada Nef’le ortaklık yaptık. Umuyorum ki ilk projemiz bu yıl içinde hayata geçecek.
- Yenilenebilir enerjide nasıl planlarınız var?
Güneş enerjisiyle, rüzgar enerjisiyle ve biogaz’la ilgili projeler var elimizde. İki tane hidoelektrik santral özelleştirilmesi var. Ortağımız Entek’le birlikte bu projelere de bakacağız.
Ülkelerdeki karlılıklarımız o pazarın risk durumuna göre değişiyor. Biz Türkiye’deki portföyümüzden mutluyuz.
Türk bankacılık sektörü çok sağlam, sermaye yeterliliği yüksek. Bunlar Türkiye ekonomisinin güçlü yanları.
1.6 MİLYAR EURO YATIRIMA ULAŞIRIZ
- Bu sene EBRD’nin Türkiye’de yatırım planı ne kadar belli mi?
2017 bizim beklentilerimizin ötesinde başarılı bir yıldı. 1.6 milyar euro civarında yatırım yaptık. Bu yıl da aynı seviyelerde kalarak, benzer bir performans sergilemeyi planlıyoruz. Türkiye bizim en büyük operasyonlarımızın gerçekleştiği ülke. Biz aralarında Polonya, Ukrayna, Mısır gibi büyük ülkelerin de olduğu 38 ülkede operasyonlarımızı sürdürüyoruz. Ama 2014’ten bu yana Türkiye bizim en fazla yatırım yaptığımız ülke.
Bankalar vasıtasıyla bugüne kadar 80 bin KOBİ’ye ulaştık. Aynı zamanda doğrudan finansman da yapıyoruz.
KADIN GİRİŞİMCİLERE 300 MİLYON EURO
- Kadınların iş hayatına katılması da önemli gündem maddelerinizden bir tanesi. Neler yapıyorsunuz bu alanda?
Geçen yıl kadın girişimci projesi kapsamında 300 milyon euroluk yatırım yaptık. Türk bankalarına finansman sağladık. Bankalar da bu fonları kadın girişimciler ve işletmelerine aktardılar. Toplamda 16 binden fazla kadın girişimciye ulaştık. Bu bazen finansman şeklinde bazen de danışmanlık ve tavsiye şeklinde oldu. Çünkü bu tarz yeni şirketlerin profesyonel tavsiyeye, iletişim ağlarına ihtiyaçları, yetkinlik eksikleri olabiliyor. Bu anlamda da şirketlere fayda sağladığımızı söyleyebilirim.
Alt yapı yatırımlarıyla her zaman ilgileniyoruz. Avrusya Tüneli ve İstanbul metrosu buna en iyi örnekler.
DONÖR FON BİZİM İÇİN GURUR KAYNAĞI
- Bu arada yakın zamanda Türkiye ile bir ‘Donör Fonu’ anlaşması imzaladınız. Ne ifade ediyor bu fon sizin için?
Çok gururluyuz. Çünkü bu bir ilk. Türkiye’nin bir uluslararası finans Kuruluşu nezdinde kurduğu ilk teknik işbirliği ‘dönor fonu’ olması açısından çok önemli ve EBRD ile Türkiye arasında güvene dayanan ilişkinin önemini gösteriyor. Bu bizim için çok anlamlı. 5 yıllık 25 milyon euro tutarında EBRD projelerine teknik destek olarak kullanılacak bir fondan bahsediyoruz. Bu para Türkiye, Azerbaycan, Kırgızistan ve Romanya’da kullanılacak. Girişimciliğe ve KOBİ’lere destek öncelikli konular olacak.
Şimdi daha fazlasını yapmamız gerekiyor. Bunun için mega projelere, Kanal İstanbul’a da bakabiliriz .