Ekrem İmamoğlu: Kentimiz için deprem ve Kanal İstanbul önemli tehdit!
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçim zaferinin 1’nci yılında toplantı düzenledi. İmamoğlu, İstanbul için en önemli 3 tehditi; “deprem”, “mülteci meselesi” ve “Kanal İstanbul” dedi ve, "İzin veremeyiz, vermeyeceğiz” dedi...
Ekrem İmamoğlu, geçtiğimiz 2019 yılı içeresinde 2 kez İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı seçilerek hem ülke hem de dünya tarihine ismini yazdırdı. İBB'nin resmi sitesinde yer alan habere göre; 31 Mart seçimleri, YSK tarafından hukuksuz biçimde iptal edilince, İstanbul, 23 Haziran 2019’da bir kez daha sandık başına gitti.
İmamoğlu, dünya siyaset tarihinde kendisine yer bulan seçim zaferinin 1’nci yılında, kameraların karşısına geçti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in mesajlarının okunduğu toplantıya; TBMM Grup Başkanvekili Engin Altay, CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İYİ Parti İl Başkanı Buğra Kavuncu, CHP ve İYİ Parti İstanbul milletvekilleri, ilçe belediye başkanları ile İBB üst yönetimi tam kadro katılım gösterdi.
Koronavirüs salgını başlangıcından bugüne kadar aldıkları tedbirleri detaylarıyla açıklayan İmamoğlu, süreç boyunca hizmetlerini aksatmadıklarını vurguladı. Şehrin uzun yıllara yayılan altyapı sorununu çözmek için krizi fırsata çevirdiklerini, birçok noktada çalışamalara başladıklarını belirten İmamoğlu, yeşil alanlara ilişkin şunları kaydetti:
“İstanbullulara ayrıca; Haramidere Vadisi, Nakkaşdere Vadisi, Tavukçudere Vadisi, Çırpıcı Vadisi, Ayvalıdere Vadisi, Kavaklıdere Vadisi, İdealtepe Vadisi, Çamaşırcıdere Vadisi, Tugay Vadisi ve Tuzla Vadisi de dahil olmak üzere yeni yaşam vadileri için de çalışmalara başladığımızı müjdelemek isterim. Bütün bu tamamlanmış, devam eden ve başlayacak olan vadi, park ve kent içi orman projelerimiz, İstanbul’daki aktif yeşil alan oranını artırmakla kalmayacak, vatandaşlarımızın nefes almalarına, ailecek yeşile doymalarına da yardım edecek. Bu projeleri tamamlayarak, peyderpey halkımızın hizmetine ve kullanımına açacağız. Benim hayatımın en mutlu günü, tüm bu vadilerin tamamlandığı ve çimlerinde çocukların özgürce oynadığı, gençlerin, annelerin ve büyüklerimizin yeşile olan hasretini giderdiğimiz o günler olacak. İnanın ki, o günler öyle çok da uzakta değil”
Kentin sembolü olan meydanlara özel önem verdiklerini vurgulayan İmamoğlu, “Yeni kurduğumuz İstanbul Planlama Ajansı; 20 ilçede, 25 kentsel tasarımı tamamladı. Bunlardan Mecidiyeköy Meydanı, Kartal Meydan, Bağcılar Meydan, Bayrampaşa Yenidoğan ve Küçükçekmece Cennet Mahallesi meydanları uygulama projesi aşamasına geldi. Taksim Meydanı, Haliç kıyıları, Bakırköy Cumhuriyet Meydanı, Salacak Burnu ve kent mobilyaları alanında ise ulusal ve uluslararası tasarım yarışmaları düzenlendi. Tüm bu yarışmalar Ağustos ayında sonuçlanmış olacak. Böylelikle şehrimizin kimliğine değer katan kentsel alanları yeniden inşa edecek ve halkımızın kullanımına açmış olacağız” diye konuştu.
İmamoğlu, kente kazandırdıkları eğitim kurumlarını ve spor salonlarına ilişkin de şöyle konuştu:
“İstanbul Küresel Kent Akademisi. 2 adet Dünya Dilleri Merkezi. Enstitü İstanbul. 300 bin İstanbulluya online eğitim. Gaziosmanpaşa, Maltepe, Kartal, Üsküdar, Kadıköy, Pendik, Bahçeşehir, Eyüp ve Büyükçekmece’de 10 okulun spor salonunun yanısıra, yıl sonuna kadar 23 okulun spor salonunu daha tamamlayacak ve hizmete açacağız. Sultanbeyli 75. Yıl Spor Kompleksi ve Yenikapı’da tamamlamakta olduğumuz iki futbol sahası başta olmak üzere 11 spor tesisini daha yıl bitmeden İstanbul’a kazandırmış olacağız.”
İSTANBUL İÇİN 3 ÖNEMLİ TEHDİT: “DEPREM”, “MÜLTECİ MESELESİ” VE “KANAL İSTANBUL”
İstanbul için en önemli 3 tehditi; “deprem”, “mülteci meselesi” ve “Kanal İstanbul” şeklinde sıralayan İmamoğlu, “Birileri ve onların yakın çevresi para kazanacak diye bu kadim şehrin doğal çevresinin, yaşam alanlarının ve su havzalarının yok edilmesine izin veremeyiz, vermeyeceğiz” diye konuştu. Bu konulardaki sıkıntıları ve çözüm yollarına da konuşmasında detaylı olarak yer verdi. İstanbul’da halkın yönetime demokratik katılımını esas prensip olarak kabul ettiklerine dikkat çeken İmamoğlu, şunları kaydetti:
“İstanbul’da yaşayanlar, İstanbul'u ilgilendiren tüm önemli kararlarda söz sahibi olsunlar istiyoruz. O yüzden işbaşı yaptığımız ilk günden başlayarak yerel demokratik mekanizmalar kurmaya başladık. İstanbul Kent Konseyi’ni, İstanbul Turizm Platformu’nu, İstanbul Deprem Platformu’nu, İstanbul Kültür Sanat Platformu’nu kurduk ve bu alanlarda onlarca çalıştay düzenledik. O çalıştaylardan çıkan iradeleri uygulamaya başladık. İstanbul Gönüllüleri’nin kent gönüllülerine dönüşmesini sağladık ve kentsel dayanışma konusunda çok sayıda uygulamaya başladık. Çünkü biz biliyoruz ki, bir kentte ve ülkede demokrasi varsa, orada umut olur, kalkınma olur.”
Kanal İstanbul'a hazırlık! 5.7 milyon metrekare alana 45 bin nüfus!