Emlak Konut GYO-THY Arnavutköy projesinin inşaatı yürütmeyi durdurma kararına rağmen devam ediyor!
Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı tarafından hayata geçirilen ve çılgın proje olarak bilinen Kanal İstanbul projesi kapsamında bulunan Dursunköy 2. etap konut projesinin inşaatı, mahkemenin yürütmeyi durdurma kararına rağmen sürüyor.
Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı tarafından yapılan ve çılgın proje olarak bilinen Kanal İstanbul projesi kapsamında bulunan Dursunköy 2. etap konut projesinin inşaatı, İstanbul 3. İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararına rağmen sürüyor. Evrensel'den Özlem Songül Abayoğlu imzalı habere göre mega kent İstanbul için önem taşıyan içme suyu havzasındaki inşaat için 29 Aralık 2023 tarihinde yürütmeyi durdurma kararı verilmişti. Emlak Konut GYO'nun sitesinde yer alan bilgilere göre inşaat alanı 1 milyon metrekareyi buluyor. Söz konusu proje kapsamında 12 bin 456 konut, 441 adet ticari ünite olacak şekilde toplam 12 bin 897 adet bağımsız bölüm, yani neredeyse bir yeni kent hayata geçiriliyor.
İnşaatı görüntüledikten sonra Özlem Songül Abayoğlu'nun konuştuğu Dursunköylü yurttaşlar, bölgenin içme suyu havzası olması sebebiyle kendi arazilerine çivi bile çakamadıklarını kaydederken, lüks konut inşaatı yapılmasına da tepkili. Kuzey Ormanları Savunması Sözcüsü ve Yüksek Şehir Plancısı Ayşe Yıkıcı de konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada “Burası hukuken kaçak inşaat” derken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Basın Danışmanı Tayfun Deryal da “Orası içme suyu havzası. Herhangi bir kentleşme olamaz” ifadelerini kullandı.
İşte Özlem Songül Abayoğlu imzalı o haber...
"DEVLET METREKAREYE 80 KURUŞ DEDİ"
Arnavuyköy Dursunköy’ün kahvelerinden birinde masaya oturduğumuz zaman ne kadar süredir Dursunköy’de yaşadıklarını soruyoruz. Altı kişiler, altısı da “yüzlerce senedir” diyor. Biz sormadan masadakilerden biri bize soruyor: “E yapmayacaklardı Kanal İstanbul'u, ne oldu? Mahkeme bu inşaatı da iptal etmişti, devam ediyorlar…” Yanıt vermemize fırsat kalmadan başka biri giriyor araya, “Burası içme su havzası diye biz konutlarımızın çatılarının tadilatını yapamıyoruz. Bir çivi dahi çaktırmıyorlar bize. Bak burada bile usta tente gerebiliyor ancak. Kendi köyümüzde çocuklarımıza konut yapamıyoruz. Ama onlara gelince her gün tonlarca kamyon geliyor, lüks binalar yapıyorlar.”
Sürecin Dursunköy için nasıl ilerlediğini sorduğumuz zaman da bir başkası, “Buraları satın almaya çalıştılar. Şimdi Emlak Konut GYO'nun inşaat yaptığı yer önceden bir gazeteninmiş. Ondan alınmış. Yani biz o şekilde duyduk. Bizim yerlerin de o tarafta kalan bölümlerini kamulaştırdılar. Metresine 80 kuruş dediler, dava açtık 1 TL alabildik.” Bir başkası söze şu şekilde devam ediyor: “Çoğu kişi göçtü, çoğu sattı. Birden kamulaştırma kararı çıktı. Satmıyorum da diyemiyorsun. Şimdi buraya o lüks binaları yapmanın alemi ne? Çocuklarımız şehirde iş bulmaya çalıştı. Kimisi çoluk çocuk kente göçtü. Köyde kimse kalmadı, gençler de gitti. Bize dikmiyorlar ya o binaları. Nasıl alsın çiftçi o kadar pahalı evleri?
"KAÇAK İNŞAAT BÜYÜK DOĞA YIKIMINA NEDEN OLUYOR"
Evrensel'e konuşan Kuzey Ormanları Savunması Sözcüsü ve Yüksek Şehir Plancısı Ayşe Yıkıcı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan davalarla çılgın proje olarak bilinen Kanal İstanbul projesinin iptal edildiğini anımsattı. Yıkıcı, proje güzergahında İstanbul’un önemli su havzaları, tarım alanları olduğunu dile getirerek, “Söz konusu bu projenin İstanbul’un kuzey ormanlarında yaratacağı tahribat oldukça büyük. Habitat parçalanmasına, su kaynaklarının kirlenmesine ve zarar görmesine, önemli bir ekosistem zincirinin kopmasına sebep olmaktadır” ifadelerini kullandı. Dursunköy’ün konumuna bakıldığı zaman mega kent İstanbul’un en önemli su kaynağı Terkos Barajının havza sınırı içinde bulunduğuna dikkat çeken Yıkıcı şöyle konuştu: “Ekolojik açıdan büyük tahribatın meydana geleceği, hatta oluşmaya başladığını belirtebiliriz. İmar planları da iptal edildiği için devam eden inşaat hukuken kaçak inşaat. Ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin hazırlamış olduğu KORU İstanbul strateji belgesinde de İstanbul’un tüm doğal ve kırsal alanlarının, kuzey ormanlarının ve su havzalarının korunması ve rehabilite edilmesi önceliklendirildi. Yani kısacası Arnavutköy Dursunköy’deki bu lüks konut projesi mega kent İstanbul'un akciğerlerine bir hançer olarak saplandı ve şu an kanayan bir yara şeklindedir. Kanamanın durdurulup İstanbul’un yaşam alanlarının devamlılığının sağlanması da şarttır. Tüm yetkilileri mega kent İstanbul’un yaşam kaynağı olan kuzey ormanlarımızdan, doğal ve kırsal alanlarımızdan rant adına gözü dönmüşlerden korumaya davet ediyoruz.”
