Emlakçı müşteri ile anlaşamaz ise dava nasıl işler?
Posta Gazetesi köşe yazarı olan Tamer Heper bugünkü yazısında okuyucusunun sorduğu ''emlak komisyonculuğu'' sorusunu yanıtladı.
Ben emlak komisyoncusuyum. Bir müşteri ile ihtilafa düştüm. Mahkemede kimseye emlak komisyoncusu olduğumu anlatamıyorum, başka başka şeyler yazılıyor. Ben mi durumumu anlatamıyorum, yoksa benim bilmediğim bir şey mi var? K. B.
Emlak komisyonculuğu yıllardır yapılan bir meslek. Halk arasında emlak kiralayan veya emlak satımına aracılık yapanlara emlakçı denilir de hukuken onlara emlakçı denilmez. Eski borçlar kanununda bu meslek sahibinin hukuki adı tellallıktı. Şimdi onun da ismi değişti, yeni borçlar kanunumuzda o mesleğe simsarlık deniliyor. Yani siz de yeni kanuna göre simsarsınız. İşte yasal durumda size tellal veya simsar denilir de emlakçı denilmez. Bunun için de elbette duyduklarınızı yadırgıyorsunuz.
Siz 2012’den beri simsarsınız. 2012’nin Temmuz ayına kadar da tellaldınız. Doğrusu bu isimler neden değişti, bu da ayrı bir merak konusu.
Hatırlatmak isterim ki sizin müşteri ile ilişkinizin hukuki sonuç doğurabilmesi için sözleşmenizin yazılı yapılması lazım. Sözlü simsarlık ilişkisi olmaz, sözlü yapıldığı ileri sürülmesi halinde bu sözleşme incelenmez.
Ücreti hak etmek için alıcı ve satıcının veya kiracı ile kiralayanın karşılaştırılması lazım. Bu karşılaştırma sonucu anlaşmanın tamamlanması ile simsar (yani emlakçı) ücreti hak eder. Bir de meslektaşlarınız bir hususu karıştırır. Tellallık veya yeni adı ile simsarlık sözleşmesi farklıdır, yer gösterme sözleşmesi farklıdır, birbirine karıştırmamak lazım.
Posta / Tamer HEPER
