Erdem Akçıl: Akıllı şehirler projesi ilk Ankara'da başlayacak!
“Şehirlerde artan nüfusun ortaya çıkardığı sorunların tek çözümü şehri akıllı hale dönüştürmek” diyen Kamu Teknoloji Platformu Başkanı Erdem Akçıl, bununla ilgili ilk projeyi Ankara’da hayata geçireceklerini söyledi
Kamu Teknoloji Platformu Başkanı Erdem Akçıl, akıllı şehirler projesinin Türkiye’nin tasarruf açığı probleminin çözümü için öncelik olduğunu dile getirerek, “Teknolojiyi, trafikten sokak lambalarına kadar her alanda kullanmamız gerekiyor. Uygulayacağımız projelerle enerji ve zamanda yüzde 20’nin üzerinde tasarruf sağlanmasını planlıyoruz. İlk projeyi Ankara’da hayata geçireceğiz” dedi. Akçıl, Platform’un projelerini Ankara Temsilcimiz Ferit Parlak ve arkadaşımız Filiz Coşkun’a anlattı.
Akıllı şehir nedir? Şehirler akıllanırken sağlayacağı faydalar nelerdir?
2010 yılında ilk kez tüm dünyada kentsel nüfus kırsal nüfusu geçti. Gelecekte daha fazla insan mega şehirlerde yaşayacak. Şehirlerde artan nüfusun ortaya çıkardığı enerji ihtiyacı, ulaşım problemleri, güvenlik gibi meselelerin tek çözümü şehri akıllı hale dönüştürmek.
Sınırlı kaynaklarımızın aşırı tüketimi ile şehirleşme arasında belirgin ve doğrusal bir ilişki de bulunuyor. Şehirlerimizin kendi kendilerine yeten, sürdürebilir olmaları için bir dönüşüme ve verimlilik hareketine ihtiyacımız var.
Akıllı şehir kavramı, şehirdeki tüm verilerin toplanarak merkezden teknoloji yardımı ile yönetilmesini sağlayan enerjiden güvenliğe, ulaşımdan eğitime ve sağlığa kadar birçok noktayı içine alan bir konudur.
Dönüşümü nasıl sağlayacağız?
Kamu kurumlarının ve belediyelerin bu sürece adapte olması gerekiyor. Kamu Teknoloji Platformu bu konuda çalışma yürütmek için oluşturuldu. Konuya ilişkin çözümler üretirken yerel yönetimler ile birlikte, sivil toplum kuruluşları, teknoloji kuruluşlarını ve akademik dünyayı bir araya getirerek çok yönlü bir eko-sistem oluşturduk.
Somut bir adım var mı?
Var. Pilot bir akıllı bölge projesini 12 ay içerisinde Ankara’da hayat geçireceğiz. 3 ana başlık ve 10 farklı proje olmak üzere hayata geçirilecek olan projede; belirlenen bölgeyi akıllı şehir konsepti içerisinde geliştirerek, projeleri hayata geçireceğiz. Burada elde edilen deneyimleri kurumlara aktararak, yaygınlaşması için çalışmalara diğer illerde de devam edeceğiz.
İstanbul’da trafik sorunu varken neden Ankara?
Geoffrey West Teorisi; eğer bir şehrin, ülkenin büyüklüğü ikiye katlayıp, 100 milyondan 200 milyona çıkarsa ya da 1 milyondan 2 milyona yükselirse, sistematik olarak maaşlar, hastalıklar, gereken polis sayısı, düşünebileceğiniz her şeyde yüzde 15 artış olacağını savunuyor.
TÜİK verilerinde nüfus yoğunluğuna göre nüfusu en çok artan il Ankara. Dolayısıyla her şeyin Ankara’da yüzde 15 artacağını düşünüyoruz. Bir süre sonra kaosa dönecek İstanbul gibi.
Buna şu an önlem almalısınız. Belediye bazı değişiklikler yapıyor ama yetmiyor bunun için bir proje lazım. Arka arkaya 5 tane kavşağı akıllı hale getirirseniz o güzergahta bir iyileşme oluyor. Ya da Ankara’daki 800 kavşağın 300’ünü akıllı hale getirirseniz trafikte bir iyileşme görürsünüz.
Trafikte üç tane temel noktamız var bunlardan bir tanesi, trafik yoğunluğunun tahmin edilmesi ve bunun sosyal medya hesaplarına bağlanması. Bunun için şehri sensörler ile donatacağız. Güzergahlarımız; TRT-Oran kavşağı bölgesi, diğeri de Ankara Büyük Şehir Belediyesinden başlayan Tandoğan- Beşevler-Eskişehir yolundaki bu bölge ile ilgili çeşitli çalışmalar yapacağız.
İkincisi ambulans, itfaiye ve emniyet için geçiş üstünlüğü olan araçlar için. Kalp krizi geçiren bir insana ambulans içinde verdiğiniz 30 saniye bile kritik. Sistem burada ambulansın geçtiği noktalardaki lambaları yeşil yapıyor. Dolayısıyla zaman kazandırmış oluyoruz. Çalıştığımız bu konu ile ilgili pilot çalışmayı yapıp bu bilgiyi diğer belediyelere aktaracağız. Tabi bunların en öncesinde ambulansın geçiş üstünlüğü için Sağlık Bakanlığı’nın bu bilgiyi paylaşması lazım. Bunun için de öncelikle yönetmelik çıkması lazım. EGM ve İç İşleri Bakanlığı’ndan kolaylıklar sağlanması lazım. Bu süreci takip edeceğiz.
Hem zamandan, hem benzinden tasarruf sağlanacak…
Geçenlerde Ankara’da 5 dakikalık yolu 50 dakikada gittim. Gideceğim noktada araç bozulmuş. Aracı bozulan kişi 1 saattir ne çekici, ne belediye, ne emniyet, ne itfaiye kimse gelmediğini söyledi. Yani bir arabanın orada duruyor olması trafikte 5 dakikalık sürede gideceğiniz yeri 50 dakikada gitmenize neden olmakta. Bu binlerce aracın fazladan yakıt tüketmesi demek. Akıllı şehir olsa hemen mobil ekip onu oradan alacak ve böyle bir sorun yaşanmayacaktı.
Dünyada örnek modeller var mı?
Amsterdam, Barselona, Londra ve Dubai çok iyi bir noktada. Her ülkenin büyüklüğüne göre değişiyor, şuanda en verimli olan şehir Barcelona olarak görünüyor. Ama her şehrin öncelikleri farklı. Mesela Londra güvenlik olarak, Barselona trafik olarak, İsveç tarafına geldiğinizde iklim değişikliği ve çevre konusuna önem veriyor. Türkiye’ye baktığınızda o kadar çok problem var ki ama biz yine trafikten başlayıp sonra enerji konusuna bakacağız.
Enerji konusunda ne gibi çalışmalarınız olacak?
Öncelikli belediye binalarını enerji tasarruflu hale getireceğiz. Bunun için belediye binasına güneş panelleri döşenecek. Bina kendi elektriğini üreterek, hafta içi kullanılan ama hafta sonu kullanılmayacağı için belediye bunu satarak kâr elde etmiş olacak. Sadece kamu binalarının bile böyle oluyor olması Türkiye’de ciddi bir tasarruf sağlayacak. Milli gelire katkı yapacak.
Organizasyon için uzman altyapısı var mı?
Akıllı Şehirler Eğitim Akademisi kurduk; Eylül itibari ile belediye personellerini akıllı şehirler ile ilgili eğiteceğiz. İçerisinde akademisyenlerin, kamu personellerinin olduğu eğitmenlerimiz ile bahsettiğimiz alanlarda belediyenin bu konularda nasıl hareket etmesi ile ilgili bir yol haritası çıkaracak. 2’şer haftalık work shoplar olacak.
İstihdama katkısı nasıl olacak?
Teknoloji ile ilgili çok fazla uzman, eksper, çağrı merkezi operatörü gerekiyor. İnsanların teknoloji istihdam arasında negatif bağ olduğunu düşünüyor, ben buna katılmıyorum. Tam tersi yeni alanlar açarak insanların hayatını kolaylaştırıyor ve yeni alanlara istihdam açıyor teknoloji. Özellikle belediyeler ve şirketlerin bu anlamda yatırım yapabilmesi için teknik alanda binlerce insana istihdam kapısı olacak. Türkiye’de 2017 itibari ile bu işin gündeme gelip, çok ciddi yatırımların başlayacağını ön görüyorum. 2020 itibari ile de gerçek bir akıllı şehrin olacağını öngörüyorum Türkiye’de. Umarım Ankara bunlardan bir tanesi olur.
Enerji tasarrufu konusunda da farklı çalışmalarınız olacak mı?
Otoyol, cadde, sokak lambaları var. Sensörler planlıyoruz. Araba ve insana göre yanıp sönecek. Pilot bölgede bunu da deneyeceğiz. Bunu prensip olarak oturup konuştuk fakat önümüzdeki ay herhalde bir Amerika seyahatinde netleşecek. Projeyi bir firma üstlenecek. Tasarruf edilen miktarı devletten ya da belediyeden isteyecekler. Buna benzer birçok böyle modelimiz var.
Yerli yazılım şirketlerini tercih edecek misiniz?
Bir Türk şirketinin CEO’su ile görüşmek, üst düzey bir siyasetçiyle görüşmekten daha zor. Yabancılar bu konuda daha istekli. ABD merkezli dev bir firma kalkıp Dubai’den heyet getiriyor ve o maliyete katlanıyor. Milyar dolarlık şirketlerin yöneticileri ile bir masaya oturabiliyorum. Ama Türkiye’de 10 kişinin çalıştığı bir şirketin sahibi ile görüşemiyorum. Böyle olunca benimde inancım kırılıyor.
Vicdanen kendimi şöyle rahatlatıyorum ben Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nın bir şirketi olan STM’ye bu bilgiyi veriyorum. Bunu teknokentler düşünsün. Biz onlara açık hava laboratuvarı veriyoruz sonuçta. Prosedür yok, bürokrasi yok, izin yok. Şirketlere diyoruz gel, al, yap, test et sonra bunu sat. Hiçbir şirketin bizi arayıp geldiğini görmedim. Teknokentlere ve şirketlere çağrı yapıyoruz gelin test edin kendinizi.
Sermaye birikimi için binlerce yol var…
Tasarruf açığı, ekonomik büyüme ve gelişimin önündeki en büyük engel olarak duruyor. Borçlanmayı arttırıyor; sürdürülebilir büyümeyi sağlayacak sistemin kurulumunu da önlüyor… Her alanda verimliliği sağlamak ise açığı kapatıp sermaye birikimi sağlamak için ön plana çıkıyor…Gelişmiş ülkelerde verimliliği arttırmak için gerçekleştirilmiş uygulamalar, denenmiş yollar ve başarılı modeller bulunuyor. Bu örneklerin işimizi daha da kolaylaştıracağı biliniyor. Mevzuat yetersizlikleri, kurumlar arasındaki uyumsuzluk, bürokratik engeller gibi faktörler ise bu modelleri uygulamamızı zorlaştırıyor. Kamu Teknoloji Platformu bu modellerin Türkiye’de uygulanması için mücadele veriyor. Başkan Erdem Akçıl ile yaptığımız sohbet Platform’un kısa ve orta vadede yapacaklarına ışık tutuyor.
Akçıl'dan
✓Akıllı şehirler milyarlarca liralık tasarruf sağlar
✓Şehirlerimiz kendi kendine yetmeli
✓Otoyol ve sokak lambalarının sensörlü olması yüzde 50 enerji tasarrufu getirir
✓Kamu binaları kendi enerjisini üretip, örnek olmalı
✓Üniversite yollarına bisiklet yolları eklenmeli
✓Yabancı üreticiler yerlilerden daha hevesli
Dünya