Esenler Otogarı ruhsatsız ve kaçak çalışıyor
6 bin personelle hizmet vermeye çalışan otogarda yıllardır olması gereken müşteri memnuniyeti sağlanamıyor
Çalışan sayısıyla Türkiye'nin birçok ilçesinden daha büyük insan gücüne sahip olan Esenler Otogarı, mimari yapısı ve otobüslerin giriş-çıkışlarında meydana gelen keşmekeşle "Dünya Kültür Başkenti" özelliğindeki İstanbul'a yakışmıyor.
6 bin personelle hizmet vermeye çalışan otogarda yıllardır olması gereken müşteri memnuniyeti sağlanamıyor. Girenlerin bir an önce çıkmak istediği mekânın çilesinden yalnızca vatandaşlar değil, firma yöneticileri ve esnaf da bezmiş durumda. Pamukkale Turizm İstanbul Bölge Müdürü İsmail Artırdı, "Yolcularımızı böyle bir otogara taşımaktan ve böyle bir yerde hizmet vermekten utanıyoruz." diyor. Otogar esnafının verdiği bilgiye göre yazıhanelerin bulunduğu kısmın alt katı, otogar projesinde indirme peronları olarak planlanmış. Ancak buradaki kaçak yapılaşmadan dolayı amacına uygun kullanılamıyor. İsmini vermek istemeyen otogar esnafı, düzgün bir ışıklandırması bulunmayan bu katın 'adeta umumi tuvaleti andırdığını' anlatıyor. Saatlerce süren yolculuktan sonra otogarın yoğun trafiği nedeniyle eşyalarıyla burada indirilen yolcular, kokudan burunlarını tutarak geçiyor. Yerdeki su birikintileri ve çeşitli pisliklerden dolayı attıkları her adıma dikkat etmek zorunda kalan vatandaşlar bir an önce üst kata çıkmaya çalışıyor. Esnaflar, zemin katta bulunan tamirhanelerden dolayı yağ, benzin ve egzoz kokusunun verdiği rahatsızlıktan yakınıyor. Yazıhane sahipleri ise yoğunluktan dolayı yolcuları alt katlarda indirmek zorunda kaldıklarını, özellikle de korsan otobüslerin yolcuları alt katta bıraktığını anlatıyor. Esnaflar, tüm bunlara rağmen, yıllardır ne otogar yönetiminin ne de belediye yetkililerinin bu duruma 'dur' dediğini aktarıyor.
Otogarın işletmesini Büyük İstanbul Otobüs İşletmeleri Anonim Şirketi (BİOİAŞ) yapıyor. Otobüslerden alınan çıkış ücretleri ve her türlü idari inisiyatif bu şirketin kontrolünde. BİOİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Yalamanoğlu, otogarın temizliği ve güvenliği açısından ellerinden geleni yaptıklarını ve 2010 Kültür Başkenti açısından otogarın bir sorun içermediğini ileri sürüyor. Yolcu indirmenin üst katta yapıldığını aktaran Yalamanoğlu, Esenler Otogarı'nın dünyanın en büyük otogarlarından biri olduğunu söylüyor.
SADECE ÇIKIŞ ÜCRETİ GELİRİ 35 MİLYON TL
Kültür Başkenti olacak şehrin otogarının içler acısı halde olduğunu anlatan Pamukkale Turizm İstanbul Bölge Müdürü İsmail Artırdı ise, 'Yılda milyonlarca kişi bu otogara girip çıkıyor, burası İstanbul'un ilk görünen yüzü. Kültür Başkenti'ne hiç yakışmayacak bir manzara var burada.' diye konuşuyor. Günde yaklaşık bin 500 araçtan çıkış parası alındığı; ancak otogara tek kuruş yatırım ve bakım yapılmadığı görüşünü savunan Artırdı, bu paranın hizmet giderleri için de kullanılması gerektiğini ifade ediyor. Otogarın halini 'mezbelelik' olarak tanımlayan Artırdı, bazı firmaların bu durumu görmemeleri için yolcularını otogara getirmediğini dile getiriyor.
Otogarda 15 yıldır esnaflık yaptığını dile getiren İbrahim T adlı vatandaş ise, bu sürede ailesinin işyerine sadece 2 kez geldiğini belirtiyor. Pislik ve kokular içindeki bir yere ne ailesine de bir yakınının gelmesini kendisinin de istemediğini söyleyen İbrahim T. can ve mal güvenliklerinin de olmadığından yakınıyor.
Bakımsızlığı ve keşmekeşinden dolayı birçok sorunu bulunmasına rağmen otogarın ekonomik geliri ne kadar önemli bir yer olduğunu ortaya koyuyor. Yalnızca otobüslerin çıkış ücretlerinden elde edilen gelir yılda yaklaşık 35 milyon TL'yi buluyor. Otogar yönetiminden alınan bilgiye göre günde ortalama 1. 500 otobüs kalkış yapıyor. Her otobüs için ise 65 TL çıkış ücreti alınıyor. Bu da günde yaklaşık 100 bin TL, ayda yaklaşık 3 milyon TL ve yılda da 35 milyon TL'yi geçen bir gelir anlamına geliyor. Yazıhane ve esnaflardan alınan aidatlar, özel ve ticari araçlardan alınan park ücretleri ile bu rakam daha da büyüyor. Otogar çalışanları ve vatandaşlar, bu kadar büyük bir ekonomi merkezinin neden bakımsız olduğuna anlam veremiyor.
Ne park ücreti kanunî ne de otogarın ruhsatı var
Yap-İşlet-Devret modeliyle kurulan Büyük İstanbul Otogarı'nın sözleşmesi Uluslararası Anadolu ve Trakya Otobüsçüler Derneği ile 1987 yılı Aralık ayında dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Bedreddin Dalan arasında yapıldı. Dernek, daha sonra yetkilerini BİOİAŞ'a devretti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Teftiş Kurulu Başkanlığı'nın 2002 yılında hazırladığı müfettiş raporunda, otogar kompleksinin tasdikli projeye uygun olmadığı belirtiliyor. Bu raporda proje hilafı ilaveler ve imalat eksiklikleri olduğu için İBB'den otogara yapı kullanım izni verilmediği belirtiliyor. Belediye yetkililerinden alınan bilgiye göre bu raporun durumunda hâlâ bir değişiklik yok. Emlak Müdürlüğü'den alınan bilgiye göre otogarın ruhsatı da yok. Yetkililer, Büyükşehir Belediyesi ile Otogar işletmesi arasında imzalanan protokolde otogarda özel araçlardan alınan 6 TL'lik park ücreti ile ilgili bir madde bulunmadığı bilgisini veriyor. Alınan bu ücretten belediyeye her- hangi bir ödeme de yapılmıyor.
Esnaf satışta doğru bilgilendirilmemiş
Pazarlayıcı firmanın tanıtımıyla satışı yapılan otogardaki işyerlerinin konumunun farklı çıkması ve ofislerin büyük bölümünün kaçak çıkması birçok esnafı mağdur etti. Projeye göre yürüyen merdivenlerin ve asansörlerin olduğu ve büyük alışveriş merkezleri şeklinde yapılacağı taahhüt edilen otogara, birçok vatandaş servetini yatırdı. Tasdikli projeye uygun olarak yapılmadığı, reklamlarda verilen sözler tutulmadığı için esnaf mağdur edildiklerini söylüyor. Hatta haklarını aramak için bir araya gelen yüzlerce esnaf Otogar Esnafı Mağdurları Derneği'ni kurmuş. Dernek yöneticisi Şehap Önal, kendilerine satılan işyerlerinin kaçak olduğunu sonradan öğrendiklerini ve yıllarca hukuk mücadelesi verdiklerini anlattı. Nitelikli dolandırıcılığa maruz kaldıklarını iddia eden Önal, "Biz medya şirketleri de olan pazarlama firmalarına güvenerek bu işyerlerini satın aldık. Ancak bizden bu yapıların kaçak olduğu gizlendi. Tanıtım reklamlarında ve broşürlerde burada müşteriler için yürüyen merdivenler ve asansörler olacaktı. Bize anlatılanların hiçbiri yapılmadı ve 1.700 esnaf burada dolandırıldı. Otogarın projesi onaylı olmadığı için de davalarımızı kaybediyoruz." diyor. Otogar hakkında birçok Meclis Araştırma Komisyonu ve belediye raporları olduğunu aktaran Önal, "Buranın günlük geliri 300 milyarın üzerinde ama 15 yıldır tek bir çivi çakılmıyor" diyor. BİOİAŞ'ın daha önce borsaya girmek için başvuruda bulunduğunu aktaran Şehap Önal, yapı kullanım izni ve projesinin tasdikli projeye uygun olmadığı için SPK'nın borsaya girmesine izin vermediğini söylüyor.
Muzaffer Salcıoğlu/Zaman