Vergi

Ev sahipleri dikkat! Dava açabilirsiniz!

1986'dan bu güne belediyeler tarafından toplanan emlak vergisi, Türkiye’de en çok mükellefin bulunduğu vergi türü.

1986'dan bu güne belediyeler tarafından toplanan emlak vergisi, Türkiye’de en çok mükellefin bulunduğu vergi türü. Dünya Gazetesi'nde yer alan habere göre; bu sebeple birçok vatandaşı ilgilendiriyor ve devletler, değişiklik yapma konusunda ihtiyatla yaklaşıyor. 

Emlak vergisi; ayrıca diğer bazı vergi kanunlarına göre gayrimenkullerin değerlerinin tespit edilmesinde örneğin tapu harcı, veraset ve intikal vergisi ve değerli konut vergisi uygulamalarında da dikkate alınıyor. Yine Kamulaştırma Kanunu gibi düzenlemelerde de emlak vergisi değerlerine atıflar yapılır. Emlak Vergisi Kanunu, 1971'de ilk yürürlüğe alındığında mükelleflerin beyanı esasına dayalıydı. Daha sonra 2002'deki değişiklikle bildirim esası uygulamaya alındı. Bu, vergi değerinin yalnızca idare tarafından belirlenmesi anlamını taşıyor. Diğer taraftan Anayasa Mahkemesinin 2021/89 sayılı Kararı ile düzenleme iptal edilinceye kadar, emlak vergisi mükellefleri idare tarafından tespit edilen değerlere dava açma hakkına sahip değildi. 

Emlak vergisi, iki bileşenden meydana geliyor. Bunlardan ilki bina değeri ikincisi arsa ve arazi değeri olarak belirtiliyor. Bina vergisi değeri her sene için yeniden hesaplanıyor, Hazine ve Maliye ile Çevre ve Şehircilik Bakanlıkları tarafından ortaklaşa belirlenen bina inşaat metrekare maliyet bedelleri uygulanacağı seneden önceki dört ay önce, diğer bir ifade ile Ağustos'un sonuna kadar duyuruluyor.

Arsa ve arazi değerleri ise her dört senede bir tekrar hesaplanıyor. Örneğin takdir komisyonları tarafından 2017'de takdir edilen ve 2018-2021 seneleri arasında uygulanan asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare birim değerleri; her sene yeniden değerleme oranının yarısı oranında yükseltilerek hesaplandı. Bu düzenlemeler çerçevesinde, 2021'de takdir komisyonları tarafından 2022'den itibaren uygulanacak olan arsa birim metrekare değerleri belirlenmesiyle ilgili çalışmalara sene başında start verildi. Bu kapsamda Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından 2021/1 Seri No.lu Emlak Vergisi Kanunu İç Genelgesini yayımlandı.

Takdir komisyonları; arsalara ilişkin takdir komisyonları, arazilere ait takdir komisyonu ve büyükşehir belediyesi ye alan şehirlerde arsa ve araziye ait takdir komisyonu kararlarında incelemelerde bulunan merkez komisyonundan meydana geliyor. Takdir komisyonlarının 2022- 2025 senreleri emlak vergi değerlerinin hesabında göz önünde bulundurulacak olan arsa ve arazi metrekare birim değerlerini, 30 Haziran 2021'den önce belirlenerek karara bağlanması ve arsalara ait olanların takdirin ilgili bulunduğu şehir ve ilçe merkezlerindeki ticaret odalarına, ziraat odalarına ve ilgili mahalle ve köy muhtarlıkları ile belediyelere, araziye ait olanlar şehir merkezlerindeki ticaret ve ziraat odalarına ve belediyelere 30 Haziran 2021 tarihine kadar imza karşılığında sunulması gerekli.

Büyükşehir belediyesi olan şehirlerde arsalara ait takdir komisyonu kararları ise 1 Haziran 2021 tarihinde imza karşılığında merkez komisyonuna sunulmuş, Merkez komisyonu 15 gün sürede kararlarda incelemelerde bulunup karara bağlamış ve bu süre içinde ilgili arsa komisyonuna duruma ilişkin bildirimde bulundu.

Daha önce ifade edildiği gibi, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının ardından bu değerlere karşı arsa ve arazi sahipleri tarafından dava yoluna gidilebiliyor. Takdir komisyonu kararları aleyhine 30 gün sürede vergi mahkemeleri nezdinde dava açılmamış ise takdir edilen değerler kesinleşiyor. Bu durumda, muhtarlıklarda ilan edilen bu kararlara karşı 30 Temmuz 2021'e kadar dava açılması gerekli olmakla beraber, adli tatil sebebiyle dava açma süresi 7 Eylül 2021'e kadar uzuyor.

Vergi mahkemesi kararı uyarınca takdir komisyonu tarafından yeniden belirlenen değerler esas alınarak tahakkuk ettirilen emlak vergisi; yargı kararının temyiz edilmesi durumunda, Danıştay kararına göre kesinleşen birim değerler esas alınacak şekilde düzeltiliyor. 

Arsa ve arazi komisyonları, değer takdiri gerçekleştirirken ilgili Tüzük hükümlerini göz önünde bulundurarak, bölgeye kamu hizmetlerinin sağlanması örneğin yol yapılması, metro götürülmesi gibi hizmetlerin o bölgenin gayrimenkul değerlerine yaptığı olumlu yansımayı göz önünde bulundururken sanayi veya konut alanı olarak önemi artan yerlerin bu yükselen değerlerini de dikkate almaktadırlar. Bu noktada arsa ve arazi değerlerinin aşırı yükseltilmesi, vergi mükelleflerinin direnciyle karşı karşıya kalınabiliyor.

Emlak Vergisi Kanununa 7061 sayılı Kanunla ilave edilen geçici madde ile 2018'de arsa değerlerinin bir önceki senenin değerinin yüzde 50’sini geçemeyeceğine ilişkin düzenleme yapılması gerekli oldu.

Emlak vergisi, belediyelerin gelirleri arasında önemli bir yere sahip olan öz kaynak niteliğine sahip. Emlak vergisi değerleri tespit edilirken 1972'de çıkarılmış Tüzük hükümlerinin uygulanması yerine başta değerleme komisyonlarının oluşumu olacak şekilde, değerleme hükümlerinin günümüz değişikliklerine uyumlu hale getirilmesi, yapay sinir ağları gibi teknolojilerden faydalanarak toplu, sürekli ve her sene güncellenen değerlerden meydana gelen yeni bir sistemin kurulmasının ve bu yeni sistemin kurulmasında Türkiye’de yaygınlaşmaya başlayan üniversitelerin gayrimenkul geliştirme bölümlerinden destek alınması daha doğru olur.

Emlak vergisi fiyatlarına Kovid-19 dopingi!