Evim Evindir kampanyasında ilk aile İstanbula geldi!
Gazeteci Ahmet Tezcan'ın başlattığı, "Evim Evindir Van" kampanyası kapsamında Vanlı ilk depremzede aile İstanbul'a geldi. Bestekâr Nadir Köse ile eşi Melek Köse oğulları için yaptırdıkları daireyi, depremzede aileye açtı
Gazeteci Ahmet Tezcan'ın başlattığı, "Evim Evindir Van" kampanyası kapsamında Vanlı ilk depremzede aile İstanbul'a geldi. Bestekâr Nadir Köse ile eşi Melek Köse oğulları için yaptırdıkları daireyi, depremzede Aslı Erat 3 çocuğu ve 80 yaşındaki annesi Gülistan Erat'a açtı.
Van'ın merkeziyle, ilçesi Erciş'te 23 Ekim 2011 günü meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki depremde Türkiye, 602 vatandaşını kaybetti. Depremin bıraktığı enkaz ve gözyaşı, 7'den 70'e yurdun her köşesinden yapılan yardımlarla giderilmeye çalışılırken Türkiye'nin kenetlenmesine bir örnek de İstanbul'da yaşandı.
Gazeteci Ahmet Tezcan'ın başlattığı, Esra Erol'un pansiyonunu ve Erhan Çelik'inse kiraladığı daireyi Van'daki afetzedelere "Evim Evindir Van" sloganıyla açması, İstanbul'daki ilk meyvesini verdi, İstanbul'a gelen Erat Ailesi, Köse Ailesi'nin kendilerine açtığı dairede Habertürk'ü konuk etti. Bize de sımsıcacık çaylarımızı yudumlarken bir 'kardeşliğin öyküsü'nü yazmak, sizle paylaşmak düştü, işte, şimdi 'koskoca' bir aile olan iki ailenin heyecan yaratan kardeşliği...
'14'ÜNDE EVLENDİRİLDİ'
Aslı Erat (45), Van depremini şehrin merkezinde kiralık olarak oturdukları gecekondularında yaşadı. Deprem sırasında Erat, çocukları Zeynep Esim (23), Muhammet Esim (19), ilköğretim 8'inci sınıf öğrencisi Dilek Esim (13) ve 80 yaşındaki annesi Gülistan Erat ile birlikteydi.
14'ündeyken Seracettin Esim'le evlenen Aslı Erat, Patnos'un eteklerine gelin gitti, önce kızı Güneş doğdu. Şimdi 26 yaşında, Van'da evli olan Güneş, annesine 3 torun verdi.
EŞİ TERK ETTİ
"Hayatımın ilk depremi babamı 3 yaşında kaybetmemdi" diyen Aslı Erat'ın hayatını altüst eden en ağır yıkım ise tam 19 yıl boyunca aynı yastığa baş koyduğu kocasının, kansere yakalanmasının ardından kendisini terk etmesi olmuş. O günü ve deprem acısını Aslı Erat, "Kızım Güneş'im daha 20'sine yeni basmıştı ki, eve geldi. 'Hayatımın sonuna kadar kanserli bir kadınla uğraşamam. Artık başının çaresine bak dedi. Bizi terk etti. Şimdi, 20'sinde bir kızla evliymiş. Duyuyoruz. Ondan da bir kızı olmuş ama 6 yıldır kapımızı çalmıyor. Depremde memleket yıkıldı o yine bizi aramadı. Beni aramasa da yavrularını sorsaydı" diye anlattı.
GELİRİ 21O TL'YDİ
Devletin aylık 210 TL olarak verdiği özürlü maaşı dışında tek kuruş geliri olmayan depremzede Aslı'nın yaşadıklarını onları evlerinde ağırlamayı büyük bir onur kabul eden Köse Ailesi hem şaşkınlık hem hüzünle dinlerken, Erat şöyle devam etti: "Van'a artık dönemem. Zaten benim bile olmayan gecekondu da yıkıldı. Bir tek çatısı kaldı. Hayatımdaki depremler beni yıktı, ama öldürmedi, iyi niyetli insanların çabasıyla hâlâ ayaktayım. Asıl yıkım kanser olmam. Kaç kez Çapa'da Haseki'de ameliyat oldum. Belki de bir süre sonra hayatta olmayacağım. Hayatta olmasam da çocuklarım için gözüm arkada kalmasın umuduyla bu yolculuğa çıktım. Nadir Bey ve eşiyle tanışınca hastalığımı unuttum. Hayatta iyi insanların olduğunu Allah çok şükür bana da gösterdi. Depremden sonra 4 gün sokakta kaldık Bir çadırımız bile yoktu. Bize evlerini, sofralarını açtılar
'DÜNYA AHİRET BACIMDIR ARTIK'
Erat'tan sözü ev sahibi Nadir Köse aldı: "Aslı Hanım artık benim dünya ahret bacımdır. Evlatlarının dayısıyım, amcasıyım. Anneleri annemiz oldu. Van'da kalan torunları bizim de torunlarımızdır. Biz artık akraba olduk. Valilik onları kısa bir süre sonra Beylikdüzü'ne taşıyacak. Çok üzüldük bu karara. Keşke onlar için daha fazlasını yapabilseydik. Daha çok bir arada kalabilseydik. Ama biz onları hiç yalnız bırakmayız artık. Oğlumuza iş de bulacağız elbet. Kızımızı okula da yazdıracağız. Evlatlarımdan ayırmam artık. Çünkü onların hayatında birçok kez deprem olmuş. Evden daha çok kardeşliğe, dostluğa, güvene ihtiyaçları var. Bayram günü iyi niyetli tüm insanlarımızı onların yanında yer almaya, sevgilerini esirgememeye çağırıyorum."
Ahirete kadar kardeşiz
Gözyaşlarıyla kucaklaşmanın yaşandığı evde Melek Köse söze girdi. Melek Hanım, "3 çocuğum vardı. 6 çocuğum oldu. 5 kişilik bir aileydik. Artık 10 kişilik bir aileyiz. Biz onlara evimizi, onlar bize yüreğindeki güzellikleri açtı. Bu kardeşliktir..." diye ekledi. Köse Ailesi'nin evlerinde 80 yaşındaki ailenin en büyüğü Vanlı Gülistan Nine'nin gözlerindeki mutluluğu da söylememiz gerek... Kanserle mücadele ederken bir de yoksulluğun pençesinde tek başına çocuklarına bakmaya çalışan kızı Aslı'nın yüzünün güldüğünü görmek onu da mutlu etmişti. Türkçe bilme-yen Gülistan Nine'den, "Bu kardeşliktir kızım, kardeşlik. Ahirete kadar hem de..." sözlerini işittik. 13 yaşında olan Dilek Esim ise arkadaşları, öğretmenleri Van'da kaldığı için üzgün olsa da annesinin derdine ilaç olmak için doktor olma hayalini söyledi.
Sultar Uçar/Habertürk