Fulya Fuar Merkezi, 22 Ekim'de hizmete girdi!

Fuar alanı olarak inşaatına 1 Nisan 2010 tarihinde başlanan Fulya Fuar Merkezi 22 Ekim 2010 tarihindeki A Plus Emlak ve Danışmanlık fuarına ev sahipliği yaparak hizmete girdi. 2 milyon dolarlık bir yatırımla kente merkezinde fuarcılık hizmeti vermek üzere tasarlanan Fulya Fuar Merkezi'nin 5 bin metrekare kullanım alanı bulunuyor.

Kongre ve fuarlarda kullanılan her türlü son model teknik ekipmanı içinde bulunduran bir alanda 20 kişiden 300 kişiye kadar toplantıların yapılacağı 4 toplantı salonuna sahip olduklarını dile getiren Fulya Fuar ve Kongre Merkezi Genel Koordinatörü,, net olarak 2 bin metrekarelik bir alanda stand hizmeti verebildiklerini dile getirdi. Merkezde aynı zamanda 200 kişilik restaurant ve 1000 kişiye kadar catering hizmeti verilebilen bir yapının olduğunu belirten Koordinatör, “Fuarcılık sektöründeki daralma ve küçülme sektörü trendine girdi. Artık kent içinde daha ufak ölçekli ve daha karlı fuarlar tercih ediliyor ” dedi.

Yeni doğmakta olan sektör fuarlarını çok büyük alanlarda yapılmasının bir takım sorunları da beraberinde getireceğinin altını çizen Koordinatör, “Alan ve fuar orantısı bozuksa, fuar başarısız gibi görünebilir. Bu bağlamda fuar alanımız sektörün önemli bir açığını kapattı. Ayrıca İstanbul, kongre ve toplantı turizminin hızla büyümekte olduğu bir kent. Fakat kongre ve toplantı salonları yeterliliği taleple aynı oranda büyümüyor.   Biz küçük de olsa bu konuda bir katkı sağlamış bulunuyoruz ” diye konuştu.

Fuarcılık alanında farklılık yaratmak istediklerini dile getiren Koordinatör , Türkiye 'deki fuarcılık anlayışının dünyadaki emsalleriyle pek örtüşmediğine dikkat çekti. Gerek alan işletmecilerinin yalnızca kar odaklı çalışmaları, gerekse sektördeki kuralları belirleyen aktörlerin yanlışları nedeniyle fuarcılığın hızla küçüldüğünü kaydeden Koordinatör , “Biz kendi alanımızda kendi şartlarımızı zorlayarak, dünyada kabul görmüş fuarcılık anlayışını uygulayacağız. Örneğin; kesinlikle herhangi bir şirket tarafından yapılmış ya da yapılmakta olan bir fuar organizasyonunu yapmamayı taahhüt ediyoruz ve bir takım hizmetleri bedelsiz veriyoruz ” dedi.

Aynı yıl içinde konusu aynı olan iki fuara alan kiralaması yapmadıklarını ve belli sosyal sorumluluk projelerine de sponsorluk yaptıklarını dile getiren Koordinatör , kendi önceliklerini yeni doğmakta olan sektörlerin tanınması olarak tarif etti.

Fuarlar birbiri ile rekabet etmesin
Türkiye 'ye ihtisas fuarcılığının 70 'li yıllarda giriş yaptığını belirten Koordinatör , yaşanan gelişmelere rağmen fuarcılık alanında halen bir takım sorunların bir türlü giderilemediğini belirtti. Türkiye 'nin artık dünya standartlarında fuar alanlarına ve dünya ölçeğinde fuarlara ev sahipliği yaptığını belirten Koordinatör , “Tüm bunlar fuarcılıkta istediğimiz noktaya geldiğimiz anlamına gelmiyor. Ülkemizde düzenlenen fuarların birbirleri ile değil, dünya ile rekabet eden bir vizyona sahip olması galiba biraz daha zaman alacak. çünkü İstanbul 'da bir merkezde düzenlenen ihtisas fuarının, yine aynı kentteki bir başka fuar merkezinde düzenlenen fuar ile rekabet ediyor olması hala çözmemiz gereken bir sorun olarak önümüzde durmakta ” dedi.

Fuarcılığın büyük kentlerden artık Anadolu 'ya taşınmazsı gerektiğini tavsiye eden Koordinatör, “Fuarcılık ve kongre turizminin ülke ekonomisine katkısı pek gözle görülmemekteyse de, fuarlar ve kongrelerin düzenlendiği kentler bu organizasyonlarla hareketlenmektedir. Taksiden konaklamaya, alışverişten hediyelik eşyaya daha   görünmeyen bir çok kalemle, fuarlarda yapılan iş bağlantıları dışında ekonomiye katkı sağlamaktadır ” diyerek sözlerini bitirdi.