Galataport markasını kullanmak isteyen 150 bin euro verecek!

Galataport markasının tescili için Türk Patent Enstitüsü'ne başvuran Hayati Şanlı, "Tabela hakları bizim olacak. Bu markayı kullanmak isteyen olursa projedeki taksi durağının 49 yıllık işletmesini bana verecek" diyor

İhalesi 2006'da iptal edilen ve bu yıl yeniden gündeme getirilen Galataport projesi daha başlamadan marka hakları tescil edildi. 2005 yılında Sebatay Baruh adlı vatandaş, Galataport markasını kuyumculuk, tekstil, restoran ve kafe hizmetleri alanında tescil ettirdi. 2008'de ise Hayati Şanlı isimli bir başka girişimci inşaattan sigortaya, konaklamadan eğitim ve reklama kadar pek çok alanda tescil başvurusu yaptı. Başvuru kabul edildi; ancak, Şanlı 478 TL'lik tescil harcını ödeyemediği için hakkı kayboldu. 8 ay aradan sonra, Şanlı'nın Kapalıçarşı'da esnaf olan halasının oğlu Mehmet Fereç Balcı, onun adına yeniden Türk Patent Enstitüsü'ne başvurdu. Büyük ihtimalle yıl sonunda Galataport markası, tıpkı 2008'de olduğu gibi Şanlı ve Balcı adına tescil edilecek. Peki sonra ne olacak? İhaleyi alan şirket projeye mal olan bu isimde diretirse markanın tabela haklarına başkası sahipken onunla uzlaşmayı mı, projenin adını değiştirmeyi mi düşünecek? Doğup büyüdüğü semt olan Tophane'de görüştüğümüz Hayati Şanlı ile işte bu ihtimaller üzerine konuştuk.

'150BINEURO'LUK BAĞIŞ YAPILSIN'
Şanlı, tescil sürecinde itirazlar olabileceğinin farkında. Ancak "Enstitü nasıl daha önce tescil ettiyse yine edecektir. Çünkü marka ve talep ettiğim alanlar boşta. Bizden önce davranan da yok. Bu bizim hakkımız" diyor. Galataport'un kendi kendine markalaşmış ve projeye mal olmuş bir isim olduğunu belirten Şanlı, şöyle konuşuyor: "Yine de ihaleyi kazanan bu adı kullanmak istemeyebilir. O zaman tabii ki diyecek bir şey yok. Eğer kullanmak isterse masaya otururuz. Her şeyden önce, projenin içinde yer alacak taksi durağının 49 yıllık işletme hakkını talep ederim. Sonra 50 bin Euro özürlü çocuklar, 50 bin Euro yetim çocuklar. 50 bin Euro da şehit aileleri için bağış yapmalarını şart koşarım. Bu arada, taksi durağının gelirinin yüzde 20'sini her ay ben özürlü, yetim çocuklara bağışlarım. Üçüncü şartımı ise zamanı gelince görüşürüz."
Menekşe Ataselim/Habertürk