Kent Haberleri

Gaziosmanpaşa'da acele kamulaştırmaya durdurma kararı!

Gaziosmanpaşa ilçesine yönelik ilan edilen Acele Kamulaştırma Kararı içerisinde olan Mevlana Mahallesi hakkında yapılan itirazlar ve açılan davalar neticesinde ; Danıştay tarafından yürütmeyi durdurma kararı verildi.

Uzun süredir gündemde olan İstanbul'un çeşitli ilçelerinde Riskli Alan ilan edilen ve akabinde 1/5000 'lik planların yapıldığı açıklanan bölgelerdeki Riskli alan İmar planlarına karşı birçok dava açılmış bulunmaktaydı. En son bu bölgede acele kamulaştırma kararı alındı ve Acele Kamulaştırma kararına karşı da Danıştay'da davalar açıldı.


Legalist Hukuk Bürosu Kurucu  Avukatı Mehmet Ali Keser' e  konuya ilişkin görüşlerini sorduk


Av. Mehmet Ali Keser Danıştay'ın, Bakanlar Kurulu'nun almış olduğu Acele Kamulaştırma  kararına ilişkin olarak ;


İstanbul'un çeşitli ilçelerinde Riskli Alan ilan edilen ve akabinde 1/5000 'lik planların yapıldığı açıklanan bölgelerde Riskli alan İmar planları yapılmıştır ve bizde, bu İmar planlarına karşı birçok dava açmış bulunmaktaydık ve Nazım imar planlarının iptaline ilişkin davalar devam ederken ve İdare mahkemesi tarafından Söz konusu nazım imar planı hakkında iptal kararları verilirken , bu defa  idarenin, riskli alanının neredeyse tamamının kapsayacak şekilde Bakanlar Kurulundan acele kamulaştırma kararı çıkartmış olması dahi başlı başına hukuka aykırı olup iptali gerektirmektedir. Söz konusu bölgelere ilişkin Acele Kamulaştırma Kararı alındı ve bizde  Legalist Hukuk Bürosu olarak Acele Kamulaştırma Kararının İptali için Danıştay'da davalar açmış bulunmaktayız.


ACELE KAMULAŞTIRMA NEDİR ?

Öncelikle İnsanların merak ettiği soru olan Acele Kamulaştırma Kararı nedir? Sorusunu cevaplandırmak gerekirse;Acele kamulaştırmada aslında kamulaştırmaya yönelik tüm işlemler yapılmaktadır. Farkı ise bunların kamulaştırma işleminden sonra yapılması olmaktadır. Acele kamulaştırma da öncelikle 2942 Sayılı Kanunun 8. Maddesine göre oluşturulan Kıymet Takdir Komisyonu tarafından kamulaştırılacak yer için kıymet takdiri yapılacak ve kamulaştırma işlemi bu kıymet takdiri üzerinden kamuca sonlandırılacaktır. Kamulaştırmaya dair yapılması gereken işlemler ise “aciliyet” olması sebebiyle kamulaştırma işleminin yapılmasının akabinde yapılacaktır. Aslında burada yapılan işlem kamulaştırma bedelinin tespit edilmesi ve işlemin gerçekleştirilmesidir.


ACELE KAMULAŞTIRMA NERELERDE YAPILIR?

Acele kamulaştırma yapılması için kamu yararı bulunması ve bu durumun acil olması gerektiğini belirtmiştik. Uygulamada bu kamu yararına mahkemelerin ve bakanların kurulunun bakış açısı daha çok ekonomik çıkar anlamında olmaktadır. Gelişmiş ülkelerde bu bakış açısıyla bu tür kararlar alınarak Anayasa’dan ve Uluslararası Sözleşmelerden kaynaklanan “Mülkiyet Hakkı”na dokunulamamaktadır. Oysa ülkemizdeki uygulamalara bakıldığında hükümetlerin ticari içerikli “Hes”, “Baraj Yapımı”, “Madencilik”, “Sanayi Bölgesi” gibi genel nedenlerle acele kamulaştırma yolunu sıkça kullandığı görünmektedir.


ACELE AMA NEYE GÖRE ACELE ?

Hemen akla gelen bir diğer soru da Acele Ama Neye Göre Acele sorusudur. Bu sorunun cevabını ise Danıştay'ın bir önceki kararında, gayrimenkul değeri artan bölge için alınan ‘Acele Kamulaştırma’ kararının soyut dayanaklarının olduğuna işaret etmiştir. Kararda, söz konusu bölgenin Acele Kamulaştırma kararı yapılmasına dair bilimsel bir raporun ortaya konulamadığı ve dosyaya sunulmadığı vurgusu yapılmıştır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın ‘Acele Kamulaştırma Kararı’na eleştiri getirilen kararda, “…Alanın Acele Kamulaştırma Yapılabilmesi için, kanunun ve uygulama yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı sonucuna ulaşılmıştır” denilerek  Acele ama neye göre Acele sorusu en doğru ve en net şekilde cevabını bulmuştur.


Gaziosmanpaşa  ilçesine yönelik ilan edilen Acele Kamulaştırma Kararı  içerisinde olan Mevlana Mahallesi hakkında yapılan itirazlar ve açılan davalar neticesinde ; Danıştay tarafından yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir.


DANIŞTAY'IN BU KARARI EMSAL TEŞKİL EDİCİ NİTELİKTEDİR

Konuya ilişkin olarak Danıştay'ın bu  kararının oldukça önemli olduğunu dile getirmek isteriz. Söz konusu kararda, 'mülkiyet hakkına özel bir vurgu yapılmıştır. Danıştay'ın bu  Kararında, mülkiyet hakkının önemine de sıklıkla atıfta bulunularak hem Anayasa hem de uluslar arası sözleşmelerle bu hakkın koruma altına alındığına işaret edilmektedir.


 Legalist Hukuk Bürosu olarak sürdürdüğümüz hukuk mücadelesi boyunca hep şunu ifade ettik ''Bir bölgenin Acele Kamulaştırma yapılabilmesi için , yönetmeliğin çok açık hükümleri var. 'Bunlar yerine getirilmeden bir bölgede Acele Kamulaştırma yapamazsın' diyor Danıştay. "Danıştay ayrıca, olası bir depremde Acele Kamulaştırma kapsamına alınan binaların nasıl bir tepki vereceğinin raporla ortaya konulması gerektiğine vurgu yapıyor. Üstelik bu raporun tartışmaya yer vermeyecek kadar net olması gerektiğine işaret ediliyor" dedi


Ancak yasanın mülkiyet hakkı konusunda özellikle Anayasa’da yer alan Mülkiyet hakkının kutsallığı ve yine Türk Medeni Kanunu Eşya Hukuku kapsamında yer alan mülkiyet hakkına yapılan ihlallerin koruma altına aldığı kısımları koruyamaması yaşadığımız büyük sorunlardan birisidir. 


HUKUKİ MÜCADELEMİZ SONUÇLANMAK ÜZERE

Söz Konusu Planlara İlişkin Olarak Legalist Hukuk Bürosu Olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na gerekli tüm İtirazlar Yapılmış ve Akabinde Acele Kamulaştırma Kararının İptali İçin Danıştay'da Davalar Açılmıştır.


Tam bu aşamada yapılan itirazların bir kısmı dikkate alınarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından; 1/5000 ölçekli Nazım imar planında değişiklik yapıldığı ilan edilmiştir.


Kentsel dönüşüm yasası kapsamında son 3 yılda önemli bir aşama kaydettiğimizi söylemek gerekmektedir. Yasanın çıkarıldığı 2012 yılından itibaren 3 yönetmelik değişikliği ve 1 Anayasa Mahkemesi iptali ile belli bir rotanın çizildiği kamuoyunda belli bir algının oluştuğu aşikardır.En son olarak Söz konusu Bölgede Acele Kamulaştırma Kararı alınmış ve bu karara karşı davalarımız açmış olup Danıştay'da devam eden bir davadan da Yürütmeyi Durdurma Kararı almış bulunmaktayız,Bu haklı hukuk mücadelemizi sonuna kadar devam ettirmekte kararlı olduğumuzu bir kez daha yinelemek isteriz.