Küresel piyasalarda meydana gelen dalgalanma ve siyasî belirsizlik, konut faizlerini yükseltti.
İki yıl önce yüzde 1'e kadar inen faizler, yüzde 1,60 seviyesinin üzerine çıkınca, yıllardır ev alma hayali kuranlar gözünü bankalara çevirdi. Türkiye Bankalar Birliği Genel Sekreteri Ekrem Keskin'e göre kısa vadede konut faizlerinde düşüş beklenilmemeli. "Resim kötü, dünyadan iyi sinyaller gelmiyor." diyen Keskin, küresel dalgalanmanın devam ettiğini vurguladı. Keskin'e göre küresel piyasalardaki mali çalkantının düzeleceğine dair de herhangi bir işaret yok. Konut faizlerinin durumunun uluslararası piyasalara bağlı olduğuna dikkat çeken Keskin, "Dış piyasalardan konut için kredi almak kolay değil. Seküritizasyon kredisi almak zorlaşıyor. Bu da faizlerin düşmesini olumsuz etkiliyor." diye konuştu. Bankalar Birliği Genel Sekreteri Keskin, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da esnafın bankalara yönelik teminat eleştirisine katılmıyor. Bankaların "Gayrimenkul ipoteğini kabul etmiyorum." demediğine dikkat çeken Keskin'e göre, problem bankalar ile vatandaşın ipotek konusunda anlaşamamasından kaynaklanıyor. Vatandaşın ipotek karşılığı arazi için belirlediği değer tespiti ile bankanınki uyuşmuyor. Örneğin müşteri arsa için 100 bin YTL değer biçerken, bankalar değer tespitinde 20 bin yeni lira olarak belirliyor. Arada büyük fark oluşunca da sorun yaşanıyor. Ekrem Keskin, iş dünyasının "Bankalar Anadolu Yaklaşımı'nda sanayiciye sırt çeviriyor." eleştirisine tepki gösteriyor. Kredi borcunu yeniden yapılandırmak için talep olmadığına dikkat çeken Keskin, "Bazı müdürlerimiz kayıtlara düşsün diye yeniden yapılandırma istiyor, ancak başvuran yok. Daha çok kamuya yönelik SSK ve vergi borçlarının yeniden yapılandırılması talep ediliyor." dedi.