Gölcük, şifalı su ve çamur ile termal turizmde yer alacak!
Marmara Depremi'nin yaralarını sarmaya çalışan Kocaeli'nin Gölcük İlçesi Roma döneminin ilk ılıcası olduğu belirlenen ve savaşta yaralanan askerleri tedavi etmekte kullanılan şifalı su ve çamur ile termal turizmden pay almak istiyor
Marmara Depremi'nin yaralarını sarmaya çalışan Kocaeli'nin Gölcük İlçesi Roma döneminin ilk ılıcası olduğu belirlenen ve savaşta yaralanan askerleri tedavi etmekte kullanılan şifalı su ve çamur ile termal turizmden pay almak istiyor. Uygulama projesi bitmek üzere olan ılıca tesisi için ihale süreci başlıyor.
Marmara Depremi'nde 13 bin konutun, 3 bini aşkın işyerinin yıkıldığı ve 6 bin civarında insanın hayatını kaybettiği Kocaeli'nin Gölcük ilçesi, 12 yıldır yaralarım sarmaya çalışıyor. O günden bu yana yerel yönetimin ve özel sektörün desteğiyle bambaşka bir çehreye kavuşan ilçe, depremin ekonomik anlamda bıraktığı yaraların izlerini ise sahip olduğu şifalı çamur ve Roma dönemine ait ilk ılıcanın şifalı sularıyla kapatacak. İhale aşamasındaki ılıcanın bir yıl içerisinde hizmete girmesi planlanıyor. Değirmendere Yalı Mahallesinde ise 16 ev restore edilerek butik otel ve pansiyon olarak turizmin hizmetine sunulacak.
17 Ağustos'un Gölcük açısından bir milat olduğunu ifade eden Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş, "Asrın felaketi altyapı, üstyapı, sosyal ve ekonomik hayatımızı deyim yerindeyse resetledi. Ama Gölcük halkı o depremin enkazından bir filiz gibi yeniden doğmayı başardı. Şimdi sıra arzu ettiğimiz ticari hareketliliği yakalayabilmek. Bunun için doğal zenginliğimiz olan çamur ve ılıcamızdan faydalanacağız " dedi. Yazlık Bölgesi'nde Roma döneminin ilk ılıcası olduğu belirlenen ve savaşta yaralanan askerleri tedavi etmekte kullanılan şifalı su ve çamuru yeniden gün yüzüne çıkardıklarını ifade eden Mehmet Ellibeş, depremle adı anılan ilçenin artık sağlık turizmiyle kendinden söz ettireceğini savundu. 2 yıl süren çalışmalarda nihayet sona yaklaşıldığını kaydeden Ellibeş, "Çalışmalar kolay olmuyor çünkü burası ekolojik sit alam. Geçen hafta itibariyle Kocaeli Kültür Varlıkları Kurulu'ndan geçti. İhaleye çıkacağız, uygulama projesi de bitmek üzere. Takriben 1 yıl içerisinde de o bölgede sağlık termal turizmine hizmet verecek bir tesis tamamlanmış olur. Bunu başararak Gölcük'te hizmet sektörünün gelişimine bir dinamizm kazandıracağız. Bunun Haricinde yine bu bölgede 700 hektarlık alan Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından termal turizm tesis alam ilan edildi. Yıldızlı termal tesislerin inşa edilmesi planlanıyor. Özel müteşebbisler tarafından yapılması hedeflenen projelerden biri bu. Biz günü birlik tesisleri belediye olarak işleteceğiz. Ama diğer adımlar için yatırımcılardan ilgi bekliyoruz" diye konuştu.
Ticari hareketliliği yakalayamadık
Gölcük'ün turizm alanındaki ikinci hamlesinin Değirmendere'de olacağını kaydeden Ellibeş, Yalı Mahallesinde yer alan tarihi ev ve konakların restorasyonuyla birlikte bölgede pansiyonculuğun gelişimine katkı sağlayacaklarını ifade etti. Aslına uygun olarak restore edilen hatta kimileri baştan inşa edilen 16 evin butik otel ve pansiyonculuk alanında bölge ekonomisine hız katacağını savunan Ellibeş, "Biz sanatsal etkinlikleri bol olan bir ilçeyiz. Ahşap heykel sempozyumu yaptık. Geçtiğimiz ay uluslar arası 40 yama festivalimiz vardı. Seramik sempozyumunu mayıs ayında gerçekleştirdik. Buradan çıkacak ürünlerimizle şimdi galeriler oluşturacağız. Dolayısıyla yerel unsurlarımızın bu zenginliği bizleri daha da zenginleştirecektir" açıklamasını yaptı.
Gölcük'ün depremden sonra arzu ettiği ticari hareketliliği bir türlü yakalayamadığını öne süren Mehmet Ellibeş, turizmin bölgenin geleceği açısından en önemli unsur olduğunu kaydetti. Bölgede 7 bin kişiye istihdam olanağı sağlayan Ford Otosan ile 3 bin kişiye istihdam olanağı sağlayan Donanma'nın bölgenin ticari hayatında çok önemli bir rol oynadığını dile getiren Ellibeş, "Ford Otosan haricinde daha çok sanayinin Gölcük'e gelme şansı da yok. Yeryok, biz de sıcak bakmıyoruz. Ama bunun alternatifleri olarak çeşidi çalışmalarımız var. Çünkü, Gölcük'te dönen çok ciddi bir para var ama maalesef arzu ettiğimiz ticari hareketliliği yerleşik esnafımız açısından bir türlü yakalayamadık. Tabi ki bu tek taraflı bir neden değil. Bunu esnafımız kendi kendine sorgulayarak iyice bir analiz etmeli ama bunun yanısıra yerel yöneticiler de bu özeleştiriyi yapmalı. Artık 25-30 metrekarelik dükkanlar içerisinde, dededen babadan gelme ticaret yapma devri bitti. Çok küçük bir sermayeyle, böyle dükkanlarda sığ bir mal çeşitliliğinizle halka hitap etme şansınız yok. Bunu geç farkeden bazı esnaflarımız ciddi sıkıntılar içerisine düştü, deprem de onların bellerini büktü."
DEPREM SONRASI YAPILAN İŞYERLERİNE ESNAF YERLEŞEMEDİ
Depremden sonra işyerleri yıkılan esnaf için devletin yaptırdığı işyerlerinin büyük bir sorun teşkil ettiğine de dikkat çeken Başkan Mehmet Ellibes, "Yer seçiminden tutun binanın mimarisine kadar yapılan hatalar zinciri sonucunda iste o kamu tesisleri tahrip oldu. Esnafımız yıkılan işyerlerine karşılık mezarlığın karsısında yapılan bu işyerlerine ticaret yapma şansları olmadığı için gidemedi. Sadece 106 tane işyerinden oluşan bir binayı aldık belediyenin mülkü haline getirdik. 0 binayı da Kocaeli Üniversitesi ile bir protokol yaparak onların hizmetine sunduk. 2 bine yakın öğrenci orada eğitim öğretim görüyor. Diğerleriyle ilgili de böyle heyecan verici bir projemiz var" diye konuştu.
Dünya/Mehtap Akbaş Çitfçi