Sektörel

Hasan Rahvalı: Konutta gelire göre dağılım yok!

Ağaoğlu Şirketler Grubu Üst Yöneticisi (CEO) Hasan Rahvalı, gayrimenkul sektöründe balon iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, "Arz ve talepte aşırı bir dengesizlik söz konusu değil, sadece gelire göre üretim dağılımı yok" dedi.

AA muhabirine gayrimenkul sektöründeki son gelişmeleri değerlendiren Rahvalı, balon söylemlerini doğru bulmadığını, her yıl 700 bin civarında çiftin evlendiğini, bunların bir kısmı için yeni bir ev ihtiyacının söz konusu olduğunu anlattı. Alınan ruhsatlara bakıldığında 8 bin konut görüldüğünü, arz ve talepte aşırı bir dengesizliğin söz konusu olmadığını, herkesin daha üst gelir grubuna göre üretim yaptığına işaret eden Rahvalı, nüfusun bu kadar geniş olduğu orta gelir grubuna üretim yapmayı istediklerini söyledi. 


Rahvalı, "Önümüzdeki en büyük engel arsayı bu gelir grubuna uygun olarak elde edebilmek. 800-900 bin liralık bir konutun 470 bin lira arsa payı var. Bunun üzerine bir de ruhsat harcı ve diğer masraflar eklenince maliyetler yükseliyor. Bizim en büyük maliyetimiz evin kapısı, penceresi yani inşaat malzemesi değil arsa. Ortalama bir yerde inşaatın doğrudan maliyetinin bir veya iki katı kadar arsa maliyeti geliyor. Ağaoğlu olarak orta gelir grubu için de konut üretmek istiyoruz zira o yönde henüz doyurulmamış bir talep var" diye konuştu. 


"Konut kredisi faizlerinde düşüş" Rahvalı, faiz oranlarının yükselmesiyle konut kredilerinde bir yavaşlama olduğuna dikkati çekerek, 2014 un ilk 5 ayında kredili satışlarda yaklaşık yüzde 30 civarında düşüş olduğunu ifade etti. Buna karşın peşin satışlarda yüzde 10 artış yaşandığını belirten Rahvalı, "Konut kredisi faizlerinin daha da düşmesini bekliyoruz. Kriz dönemlerinde bile grup olarak üretimi hiç bir zaman yavaşlatmadık. Krizi talebi ortadan kaldırmıyor sadece ertelenmesine neden oluyor: O yüzden üretimimizi hiç yavaşlatmıyoruz zira ertelenen dönemlerin hemen arkasından satışlarda patlama yaşadık biz bunu defalarca tecrübe ettik" dedi. 


Körfezde Türkiye için hala çok önemli fırsatlar olduğunu, gayri-' menkul sektörünün Londra ve New York'tan ev alan üst gelir grubuna yönelmesi gerektiğini vurgulayan Rahvalı, körfez bölgesinde daha çok B+ ve A grubu müşterilere yoğunlaştıklarını, bu sayede 1,5 yılda 1,5 milyar dolara yaklaşan bir ciro elde ettiklerini söyledi. Avrupa'da yaşanan krizin kendilerini farklı pazarlar aramaya ittiğini anlatan Rahvalı, şöyle konuştu: "Bu nedenle körfeze yöneldik ve körfez pazarını 2009 'da keşfettik. Bu dönemde bir de mütekabiliyetin gelmesi işimizi daha da kolaylaştırdı. Karşılıklı olarak toplum olarak birbirimize bir ön yargımız vardı ama zamanla bu ortadan kalktı. Araplar Türkiye'de kendilerini evlerinde gibi hissediyor ama Batı'da bu kadar rahat değiller. Araplar geniş mekanları tercih ediyorlar. 


4+1, 5+1 gibi büyük dairelere ilgi gösteriyorlar. Gayrimenkulde ilk tercihleri İstanbul oluyor. Yeşil ve serin yerleri tercih ediyorlar ve Sapanca'yı çok seviyorlar." 


Ankara Zafer