22 / 11 / 2024
fuzul

Hastane faciasının sebebi yanlış proje

Hastane faciasının sebebi yanlış proje

Bursa Şevket Yılmaz Devlet Hastanesi'ndeki facianın neden yaşandığına dair ilk bulgulara ulaşıldı




Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Saadet Alkış, yangının elektrik kontağından çıktığını dile getirdi. Alkış, "Binanın yapısı bu tür hasar için olağan bir durum oluşturmuş." ifadesini kullandı. "Binanın yapısından mı kaynaklanıyor?" sorusuna da, "Evet, binanın yapısından kaynaklanan bir durum." cevabını verdi.

Bursa Şevket Yılmaz Devlet Hastanesi'nde meydana gelen yangında faciaya binanın projesinin sebep olduğu belirtildi. Hastanede 2004 yılında çıkan yangının ardından hazırlanan raporda da, mimarî ve elektrik projesindeki olumsuzluklar bulunduğuna dikkat çekilmiş.

Bursa Cumhuriyet Savcılığı'nca bilirkişi olarak atanan Akdeniz Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi ve İtfaiyecilik ve Yangın Güvenliği Programı Kurucusu Yrd. Doç. Dr. Saadet Alkış, aynı üniversitede elektrik yangınları konusunda çalışmalar yapan öğretim görevlisi Recep Üçtepe ile İstanbul Adalet Komisyonu Başkanlığı'nda adli bilirkişilik yapan Yunus Kızmaz, hastanedeki ilk incelemelerinin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Yangınla ilgili hastanede çok detaylı bir araştırma yaptıklarını belirten Alkış, şöyle konuştu: "Emin olabilmek için çok güzel bir çalışma yapıldı. Burada elektrik kontağından oluşmuş bir yangın söz konusu, ama herhangi bir kişiye ya da nedene dayalı hasar yok. Binanın yapısı bu tür hasarı vermekte olağan bir durum oluşturmuştur. Yani 'o çalışmıyordu', 'bu çalışmıyordu' gibi afaki durumlarla infial oluşturmayalım." Bir gazetecinin 'Yangın binanın yapısından mı kaynaklanıyor?' yönündeki sorusuna, "Evet, binanın yapısından kaynaklanan bir durum." cevabını verdi. Alkış, 'hastanede 4 yıl önce de yangın çıktığı hatırlatılarak, tedbirlerin neden alınmadığının sorulması' üzerine, şunları söyledi: "Bina içindeki önlemlerin çok iyi olduğunu gördük, sadece bir algılama sistemi noksan kalmış. O da proje aşamasında bu algılama sistemlerini koymamalarından kaynaklanıyor. Eğer duman algılama sistemini koymuş olsalardı, belki biraz daha süre kazanılabilirdi. Ama herkes canla başla çalışıp görevlerini çok güzel yerine getirmişler." Gazetecilerin, 'kabloların kalitesinde bir bozukluk olduğu' yönündeki iddialarla ilgili görüşlerini sormaları üzerine, Alkış, şunları kaydetti: "O hattı inceleyeceğiz. Kablolar, izolasyonları yanık halde." Alkış, 'Şaftlar arasında izolasyon olsaydı ne olurdu?' yönündeki soruyu ise, "Evet, duman bu kadar yukarılara yayılmazdı." diye cevapladı.

Hastanede 4 yıl önce çıkan yangının ardından Bursa Elektrik Mühendisleri Odası'ndan 7 kişilik ekibin hazırladığı raporda da binadaki eksikliklere vurgu yapılmış. Raporda, trafoların ve jeneratörlerin bulunduğu bölümde havalandırma bulunmadığı, sıcaklığın 40 derecenin üzerine çıktığı, kalitesiz malzeme kullanıldığı ve yeterli bakım elemanı bulunmadığının altı çizilmiş. Rapora rağmen hiçbir çalışma yapılmamış. Bursa Sağlık Müdürü İsmail Hakkı Çelik de, yangınla ilgili ilk intibanın dumanın menfez yoluyla yukarıya çıktığı yönünde olduğunu açıkladı.

Mühendislere göre hastanede eksik çok

Sağlık Bakanlığı müfettişlerine yardımcı olmaları amacıyla görevlendirilen elektrik, inşaat ve kimya mühendisleri ile mimarlardan oluşan bilirkişi heyeti, binada çok sayıda eksiklik tespit etti. Hazırladıkları raporu dün valiliğe teslim eden heyet adına açıklama yapan İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Necati Şahin, tesisat, tadilat ve yangın algılama sistemlerinde aksaklıklar tespit edildiğini söyledi. Şahin, "Katlar arasındaki izolasyonda sorunlar var. Tadilatlar yapılmış ama tesisatlar bu düzenlemeye uydurulmamış. Yangın algılama sisteminin devrede olup olmadığı konusunda tereddütler var." dedi. TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Musa Çeçen ise, insanların yoğun olarak bulunduğu bazı hastane, okul ve alışveriş merkezlerinde, 'Yandığında halojen gazı çıkarmayan kabloların' kullanılmadığı öne sürüldü. Çeçen, "Bu tür yerlerde bulunan insanların hayatı çok büyük tehlike altında. 2002 yılında çıkarılan bir yönetmelikle bu tür yerlerde, yandığında halojen gazı üretmeyen kablo kullanılması zorunlu hale getirilmişti. Ancak bu yönetmeliğe çok fazla uyulmadığı görüldü." ifadelerini kullandı.

İlhan Basmacı-Adem Elitok/Zaman


Geri Dön