27 / 11 / 2024

Holding binalarının şirket sırları açıklanıyor

Holding binalarının şirket sırları açıklanıyor

Günlük rutin içinde farketmeden önünden geçip gittiğimiz her binanın kendine özgü bir hikayesi var.




Bu binaların bir kısmı da her gün hizmet veya ürünlerinden yararlandığımız şirketlere ev sahipliği yapıyor. Şirketlerin bazıları plazaları seçerken, bazıları da çalışanlarıyla butik ve daha küçük binalarda hizmet vermeyi tercih ediyor. Kimisi oldukça yaşlı. Kimisi de yeni olmanın verdiği özgüvenle gökyüzüne baş kaldırıyor. İçinde yaşananlar ve yaşayanlarla birlikte binalar ete kemiğe bürünüyor. Aralarında 2 bin kişiye evsahipliği yapanlar da var, köşkten bozma olanlar da. Şimdi biz susuyoruz, o binalar konuşuyor. İşte büyük şirket ve holdinglere evsahipliği yapan 5 bina ve kendi dillerinden yaşam öyküleri:

Eczacıbaşı Kanyon'da büyüyor 67 kişi tam gün onu koruyor

Ben Kanyon. İstanbul'un en gözde binalarından biriyim. İçimde rezidans daireleri, alışveriş merkezi ve ofis blokları barındırıyorum. 26 katlı ofis bloklarının yarısında Eczacıbaşı Grubunu ağırlıyorum. Diğer yarısında ise aynı grubun kiracısı olan farklı şirketlere ev sahipliği yapıyorum. 2006  doğumluyum. Henüz çocuğum. Tasarımım Jerde Partnership'e, mimari uygulamam ise Tabanlıoğlu Mimarlık'a ait. 26 katımda sadece ofis alanı olarak 30 bin metrekareye sahibim Şu an kurulu olduğum arazide benden önce  yine Eczacıbaşı grubunun İlaç fabrikası ve ofisleri varmış.. Şimdi de sadece ofis bloklarımda bin 200 çalışanı ağırlıyorum. Gruba ait 8 kuruluşun merkezi konumundayım. Ama çalışmalarım karşılıksız kalmıyor. Ben bin 200 kişiye 8 saat hizmet verirken 67 kişilik bir kadro da güvenliim ve teizliğim için 24 saat çalışıyor.

Ampül fabrikasının yerinde doğdu 18 Tekfen şirketine ev sahibi oldu

2003 yılında Tekfen Emlak Geliştirme Grubu'nun ilk projesi olarak Tekfen Tower adıyla yapıldım. Levent Büyükdere Caddesi üzerinde Swanke Hayden Connell Architects tarafından tasarlandım. Bulunduğum alan 1999 yılına kadar Tekfen Holding'in 1963'deki ilk sanayi yatırımı olan Tekfen Ampul Fabrikasına ev sahipliği yapıyordu. Şimdi de ben bin 800 kişiyi misafir ediyorum. Finans sektöründen sigortacılığa, danışmanlıktan ilaca, pazarlama ve havayolu şirketlerine uzanan bir yelpazede 18 farklı şirkete hizmet veriyorum. Bünyemde güvenlik, temizlik, bakım, catering, kuru temizleme, oto yıkama, kurye, fitness center gibi özel aktivite alanları da barındırıyorum. Benimle çalışanlar, kuaför, fitness center, kuru temizleme ve lostra salonu gibi çeşitli ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. Tekfen Grubu nun iştiraklerinden Tekfenbank, Toros Tarım, Tekfen Emlak Geliştirme, Tekfen-OZ, Tekfen Mühendislik, Tekfen İmalat firmalarına ev sahipliği yapıyorum. Benimle ilgili teknik problemlerin giderilebilmesi için Teknik Hizmetler biriminde 17 personel görev yapıyor. Misafirlerime her gün sabah kahvaltısı, öğlen yemeği ve ikindi saatlerinde yemek hizmetleri veriliyor. Günde ortalama 1000 kişi bu hizmetlerden faydalanıyor.

Her yıl 2 bin 300 Sabancı Holding çalışanına 72 ton et ikram ediyor

Ben Sabancı Center. 15 yıldır her güne Sabancı Holding çalışanlarına hizmet vererek başlıyorum. Benden daha geç ayrılanları saymazsak akşam saat 18.00'e kadar onlarla aynı tempoda çalışmaya devam ediyorum. Mimarım Haluk Tümay beni içimde çalışan 2 bin 300 kişiyi en iyi  şekilde ağırlamam için tasarlamış. Bu çalışanları ziyaret etmek için gelen misafirleri de eklersek bir gün içinde ağırladığım ortalama kişi sayısı 2 bin 600'ü aşıyor. Kolay değil. Türkiye'nin en büyük ikinci Holdingi olan Sabancı'nın 17 grup şirketine ev sahipliği yapıyorum. Ama hiç yorulmuyorum. Misafirlerime yılda 44 ton pirinç, 23 ton şeker, 72 ton et ikram ediyorum. Bu yemeklerin tüketimi de öğle ve akşam çıkan iki öğün sırasında oluyor. Mesaisi uzayan misafirlerime de benden geç ayrıldıkları için gece kumanyası veriliyor. Çalışan ve ziyaretçi sayısının çok olması günde tüketilen su miktarının 2 bin 700 litreyi bulmasına yol açıyor. Çalışanlara gelen zarflar için her gün PTT ve kargo işletmelerine ait 10  adet trasporter tipi araç giriş-çıkışı gerçekleşiyor. Elden teslim edilen paket ve zarf adedi ise günde ortalama 500'ü buluyor.

Hürriyet Medya Towers 2 bin 500 aile kadar elektrik tüketiyor

İsmim Hürriyet Medya Towers. 1992 yılında doğduğumda henüz çevremde hiçbirşey yokmuş. Ben büyürken çevremi de geliştirdim. Öyle ki önümden geçen yolun adı bile artık Basın Express yolu. Bu da içimde barındırdığım 23 dergi ile Hürriyet, Referans ve Daily News'dan oluşan 3 günlük gazeteden kaynaklanıyor. Mimarım Aydın Boysandır beni 30 bin 500 metrekarelik arsa alanı olan 400 araçlık katlı otoparkım ile tasarlamış. Toplam 58 bin metrekarelik kapalı alana sahibim. Günde ortalama 2 bin 500 adet zarf ve paket alıyorum. 420 kişi kapasiteli 2 yemekhaneye sahibim. Çalışanlarıma kapalı Spor salonundan lostraya, banka şubesinden terzi ve kuaföre kadar her türlü hizmeti veriyorum. Günlük, 150 Ton Su tüketen 2 bin kişi ağırlıyorum. Her gün 4 Kişilik 2500 ailenin enerji tüketimine denk 25 bin kilowat saat enerji tüketiyorum. 2 bin dahili abone kapasiteli telefon santrali ile hizmet veriyorum. Hepsini siz yarın daha iyi bir gazete okuyun diye yapıyorum.

Yüz yıllık perili köşktü Borusan'la yeniden doğdu

Ben Perili Köşk. Gerçek ismim Yusuf Ziya Paşa Köşkü. 1910 yılında Rumelihisarı'nda doğdum. Yusuf Ziya Paşa o dönemde Mısır Hidivi Abbas Hilmi Paşa'nın Başyaveri olarak görev yapıyordu. Ancak 1914 yılında Birinci Dünya Savaşı'nın patlaması ve Osmanlı İmparatorluğu'nun da savaşa girmesi nedeniyle beim inşaatımı yapan ustalar askere alınınca çalışmalarım tamamlanamadı. Yusuf Ziya Paşa ikinci eşi Nebiye Hanım ve Nebiye Hanım'ın ilk eşinden olan 3 kızı ile birlikte bir süre benimle yaşadı. 4'ncü katımda aile, birinci katımda ise kiracıları yaşadı. Paşa 1926 yılında, eşi Nebiye Hanım ise 1980 yılında vefat etti. Köşk ise 1993 yılında satıldı. O günden sonra 2007 yılında Borusan beni genel merkez olarak kullanana kadar yalnızdım. Bu yalnızlık yüzünden ismim bile Perili Köşk kaldı. 2007 yılı Nisan ayında, rölöve, restitüsyon, restorasyon ve uygulama projelerimi yapan mimar Hakan Kıran'ın yardımlarıyla yeniden doğdum. İnşaat çalışmalarım 1995'de başladı ve 5 yıl sürdü. Cephemin taş ve tuğla kaplaması restorasyon projesine sadık kalınarak realize edildi. Tuğla kaplama malzemesi İngiltere'den ithal edilerek aslına en uygun şekilde 4 ayda tamamlandı. Şimdi 10 katlı bir yapıyım. Bir yandan Karadeniz, diğer yanda ise Marmara Denizini görüyorum. Bende denenen ışık tüpü uygulaması Türkiye'de ilk ve tek olma özelliği taşıyor. 22 metre olan tüp dört katımdan geçiyor ve güneş ışınlarını helistatlar aracılığı ile büyük aynaya yansıtarak içeri doğal ışık veriyor. Işık Ayrıca uzaktan kumanda ile geceleri, 1400'ü aşkın renk çeşidi ile renkli aydınlatma yapılabiliyor.Bugün Borusan Holding'in 80 çalışanına ev sahipliği yapıyorum. Günde bir kez, seçmeli menü olmak üzere yemek servisi veriyorum. Sadece çalışanlara açık olan bir spor salonum bulunuyor. Tüm toplantı odalarımda plazma, projeksiyon gibi teçhizatların yanı sıra, tüm binaya müzik yayını yapılmasını sağlayan bir de ses sistemim var.

Ayşegül AKYARLI GÜVEN

hurriyetemlak.com


Geri Dön