Genel

ICCI 2011 Fuarı ’ndaki MÜSİAD panelinde nükleer enerji tartışıldı!

17.Uluslararası Enerji ve çevre Fuarı ve Konferansı - ICCI 2011 kapsamında MÜSİAD tarafından düzenlenen özel panelde nükleer enerji tartışıldı. Oturum başkanlığını MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Nail Olpak yaptı....

 ICCI 2011 Fuarı 'ndaki MÜSİAD panelinde nükleer enerji tartışıldı

17.Uluslararası Enerji ve çevre Fuarı ve Konferansı - ICCI 2011 kapsamında MÜSİAD tarafından düzenlenen özel panelde nükleer enerji tartışıldı. MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Nail Olpak 'ın oturum başkanlığını yaptığı panele İTÜ Enerji Enstitüsü 'den Prof.Dr. Beril Tuğrul, Ankara Üniversitesi 'nden Dr.Kamil Kayabalı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Cinergroup 'tan Doç. Dr. Sami Demirbilek, Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü 'nden Doç. Dr. Mehmet Özdamar ve Akkuyu Güç Santrali Elektrik Üretim A.şž. 'den Alexander SUPERFIN konuşmacı olarak katıldı.

Prof. Dr. Beril Tuğrul “Nükleer Enerji Değerlendirmesi ve Türkiye ” başlıklı sunumunda nükleer enerjinin, ülkemizde son zamanlarda en çok üzerinde durulan konu haline geldiğini, nükleer enerjinin tercih edilmesindeki faktörlere bakılması gerektiğini söyledi. Beril Tuğrul, rekabet durumu, coğrafik, teknolojik etkenlerin iyi incelenmesi gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Tuğrul özellikle teknolojik etkenler kapsamında Türkiye 'de nükleer santralinin kurulması için yeterli teknolojik alt yapıya sahip olmadığını ve Türkiye 'nin AB gelişmişlik seviyesine ulaşmasını istiyorsa gerekli alt yapıyı sağlayıp gecikmeden nükleer santraller kurmak zorunda olduğuna dikkat çekti.

Prof. Dr. Kamil Kayabalı ise “Depremsellik Bakımından Nükleer Enerji Santralleri ” başlıklı konuşmasında, Türkiye 'nin deprem fay hatları üzerinde bulunduğunun yadsınamaz bir gerçek olduğunu vurgulayarak, bu durumun nükleer santrallerin kurulması için engel olmadığını söyledi. Kayabalı konuşmasında “Eğer öyle olsaydı Japonya gibi depremlerin en çok yaşandığı ülkede 54 adet nükleer santral kurulmazdı. Türkiye 'de kurulması planlanan Sinop - İnceburun, Kırklareli - İğneada ve Mersin Akkuyu nükleer santralleri bu depremin etkilerinden daha ziyade bu nükleer santral için lazım olan yakıt teminidir, çünkü orta/kısa vadede yakıt temini önemli bir sorundur. Türkiye 'de kaynaklar doğru kullanılırsa yakıt temini konusunda önemli aşamalar kaydedebilir ” dedi.

Doç. Dr Mehmet Özdamar sunumunda “Nükleer Santrallerin İşletilmesinden Dolayı Hukuki Sorumluluk ” konusunda bilgiler verdi ve Türkiye 'de halihazırda nükleer santral olmamasına rağmen komşuları olan Ermenistan ve Bulgaristan 'da bu santrallerin bulunduğuna dikkat çekti.

Alexander Superfin konuşmasında Türkiye 'de nükleer santral kurulmasının hem Türkiye hem de yatırımcı için oldukça karlı bir girişim olacağını, nükleer santral inşaatının, ekonomik olarak istihdam sağlayarak yeni iş olanakları yaratacağını açıkladı. Alexander Superfin, “Nükleer enerji santralleri konusunda halkımız görmedikleri, duymadıkları ve bilmedikleri için haklı olarak korku duyuyor. Biz şirketler olarak halkı bilgilendireceğiz ve bu korkuları ortadan kaldıracağız. Nükleer enerji konusunda çalışmalar zamanında yapılacak ve halk tesisleri ziyaret ederek tartışmalara katılabilecek ve çalışmaların maketlerini inceleyebilecek ' dedi.