İmar

İmar uygulamaları da şeffaflık paketi içerisine alınacak!

Hükümet bu ay bir şeffaflık paketi açıklayacak. Pakette imar uygulamaları öne çıkacak. Ali Babacan fakirlikle mücadele için bir program başlatacaklarını da söyledi. Bankaların aldığı krediye kısmi fren ve sanayiye kredi de gündemde

Hükümet bu ay ardı ardına reform paketleri açıklamaya hazırlanıyor. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, paketler hakkında ‘sürprizini’ kaçırmayacak ipuçları verdi. Çünkü reformları yakında Başbakan Ahmet Davutoğlu duyuracak.

Buna göre, bu ay geniş bir şeffaflık paketi açıklanacak. İçinde imar uygulamalarına da yer verilecek. Ayrıca günde 4.30 doların (yaklaşık 10 TL) altında geçinmeye çalışan Türk vatandaşları için özel bir program devreye alınacak.

Hükümetin gündeminde sanayi kesimine yönelik özel kredi de var. Türk bankalarının yurtdışından kısa vadeli kredi teminini azaltacak tedbirler de devreye alınacak.


İmar uygulamaları işin içinde

Ali Babacan ‘Otuzlar Grubu’ toplantısı için ABD’ye hareket etmeden önce İstanbul’da ekonomi basınıyla bir araya geldi. Şeffaflık konusunun Türkiye için önemli olduğunu dile getiren Babacan, şunları söyledi:

“Bu problem az çok her ülkede var. Her ülkenin şeffaflığı artırmak için özel bir gayret içinde olması lazım. Şeffaflık konusunda şu an yüzde 80 - 90 tamamladığımız bir paket hazır. Bakanlar Kurulu’nda değerlendirmesini yapacağız. İmar uygulamalarıyla alakalı son bir hazırlık daha var. Onlar da tamamlanınca Başbakanımız açıklar.”


Fakirlikle mücadele geliyor

Paketin imar ayağında “fırsata erişimde adalet, rantın ölçülü ve adil dağılımı ile rekabetin” öne çıkacağını söyleyen Babacan, “25 öncelikli reform programından 9’u açıklandı. Geri kalanları da hazır. Bu kadar izlenebilir bir reform gündemi açıklamak cesaret işi. Raylar döşendi, istikamet belli. Reform treni gidecek. Bunlar gerçekleşirse Türkiye 2018 - 2019’da bambaşka bir ülke olur” dedi.

Ali Babacan 4.30 doların altında günlük geliri olan nüfusun oldukça azaldığını belirterek, “Artık 1 dolar, 2 dolar yok çok şükür. 2002’de yüzde 30 nüfusumuz 4.30 dolara geçiniyordu. 2013’te bu oran yüzde 2.06 oldu. Başbakanımızın yakında açıklayacağı programla bu oranın sıfıra kadar inebileceğini düşünüyoruz” diye konuştu.


Suriyeli etkisi olumsuz değil

Türkiye’deki Suriyeli sığınmacıların ekonomiye etkisini konusunda Babacan’ın görüşleri ise şöyle:

“Gelenler komşumuz, misafirlerimiz. Devlet olarak elimizden ne geliyorsa, yapmaya çalışıyoruz. bugün itibariyle ekonomi üzerinde olumsuz bir etki hissetmiyoruz. O bölgede hangi işadamına sorsanız, çok ciddi eleman açığı var. ‘Suriye’den gelenler yüzünden bizim vatandaşlarımız işsiz kaldı’ gibi bir tablo yok. Sosyal yönüne daha çok dikkat ediyoruz. Gelenlerin uyum sağlaması, vatandaşlarımızla ilişkilerin sakin gelişmesi...

Yoksa bizim 490 milyar dolar büyüklüğünde bir bütçemiz var. Hem şu anda dünyanın 3. büyük insani yardım yapan ülkesi olduk.”


Serkan Arman-Milliyet