İmar yasası mağdurları: Plansız alanlarda 1-2 katlı, 200 metrekareyi aşmayan evlere izin verilsin!
İmar Yasasına Takılanlar Derneği (İYT Derneği) taleplerini tek tek sıraladı. Peki imar yasası mağdurları nasıl bir düzenleme bekliyor?
İmar Yasasına Takılanlar Derneği (İYT Derneği) üyeleri geçtiğimiz günlerde İzmir Konak’ta bir araya geldi ve seslerini duyurmaya çalıştı.
Milat Gazetesi köşe yazarı Ufuk Coşkun, bugünkü köşesinde imar yasasına takılanların beklentilerini ve son durumu kaleme aldı.
"Düşünebiliyor musunuz bu insanlar kendi tapulu arazilerine yaptıkları geneli 1-2 katlı evler yüzünden hapis cezasına çarptırılıyorlar ve evleri için yıkım kararı veriliyor" diye konuşan Ufuk Coşkun, konuyu da detaylı bir şekilde açıkladı.
İYT Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Hacıoğlu’na göre; 2018'de kentsel dönüşüme kadar geçerli olacak şekilde 31.12.2017 öncesi ruhsatsız yapılar ile ruhsat eklerine aykırı yapılara, ücretinin ödenmesi kaydı ile yapı kayıt belgesi veriliyor ve bu süreç 2019'un sonuna kadar da uzatılıyor fakat kamuoyunda imar barışı olarak lanse edilen uygulama iki defa uzatılınca bu sefer de vatandaş 31.12.2017 sonrası yapılar içinde geçerli olduğunu zannedip yanılgıya düşüyor ve mağduriyetler ortaya çıkıyor.
Ufuk Coşkun, diğer yandan kanunda açıkça belirtilmemesii sebebiyle 2017 Yılı sonrasındaki yapıları içinde yapı kayıt belgesi alan vatandaşlarımızın aboneliklerini yaptırıp o yapılarda yaşamaya başladığını fakat 3-4 sene sonra uydudan kontrol edildiğinde anlaşıldığını belirtti ve sonuçta belgenin iptal edildiğini söyledi.
Bunların ardından vatandaşların yıkım kararları, ağır para cezaları ve hatta hapis ile yargılandığının, bu durum hala sürdüğünün altını çizen Coşkun, "Anlayacağınız müteahhittin yapı kayıt belgesi ve kat mülkiyeti ile sattığı konutu alan vatandaşlar, belgenin iptali ve yıkım kararı ile karşılaştı" dedi.
Ufuk Coşkun, yapı kayıt belgesi iptal edilen evlerin, yıkım işlemlerinin sürdüğüne, bu insanların dişinden, tırnağından arttırarak kendi tapulu arazisi üzerine konut yapan kişiler olduğuna vurgu yaptı ve "Bu ülkede hangi sahil boylarına ne şekilde imar verildiğini biliyoruz. Ne yani bu insanlar sahipsiz diye mi kimse aldırmıyor?" sorusunu yöneltti.
Coşkun, ekonomik krizdeyken, yükselen kira ve satış fiyatlarının olduğu bir ortamda vatandaşın ruhsatsız diye köyündeki bir katlı sağlam evini yıkmak demenin, onu kentin pahalı evlerine mahkum etmek olup olmadığını da sordu ve "Sırf ruhsatsız diye tüm konutları yıkmak çözüm değildir. Özel mülk üzerindeki bu evleri şayet sağlamsa “bina kimlik belgesi” ile kayıt altına almak zor bir iş değildir" ifadelerini kullandı.
Bu yapıların varlığının kentlerde nüfus yoğunluğunu azaltacağı gibi konut sahibi kiracı ihtilaflarının hat safhaya vardığı o vahim roblemlerin çözümüne de katkıda bulunacağını vurgulayan Coşkun, vatandaşların taleplerini tek tek açıkladı.
Coşkun, 3 milyon yapının kontrol edilmesi sayesinde Hazine'ye de önemli katkıda bulunacağının altını çizdi.
İşte mağdurların talepleri:
"Yıkımlar yeni bir düzenleme yapılıncaya dek acilen durdurulmalı. Kırsal alanlardaki büyükşehir yasası sebebiyle, imar kanunu aykırı yapıların, bu yasada düzenlemeye gidilerek düzenleme öncesine dönülmelidir.
Ruhsatsız ya da ruhsat eklerine aykırı yapılara, afet riski incelmesi ile yeniden yapı kayıt belgesi verilmeli. Ve elbette verilen hapis, para ve yıkım cezaları da iptal edilmeli.
3194 sayılı imar kanunda gidilecek düzenleme ile plansız alanlarda 1-2 katlı, 200 metrekareyi geçmeyen barınma amaçlı konut yapılması önündeki engeller kaldırılmalıdır."
Son dakika! Dolar 30 TL eşiğini geçti! Dolar yatırımcıları müjde! 11 Ocak 2024 dolar/TL kuru!
Ünlü doktordan tahliye davası isyanı: 'Bu koşullarda bir daha bu ülkeden bir ev alır mıyım? Asla!'