Dış Piyasalar

İngiltere'ye bağlı 2 tropik ada; Turks ve Caicos!

Karayipler’deki iki tropik ada grubundan oluşuyor Turks ve Caicos. Atlas Okyanusu’nun kıyısındaki büyük ada grubu Caicos, küçüğü Turks. Her ikisi de İngiltere’ye bağlı

 

Masmavi denizi, sualtı zenginlikleri, lüks otelleri, gözalıcı bitki örtüsüyle doğasever turistleri, balayı çiftlerini çeken adalar, aynı zamanda paravan şirketlerle karapara aklama cenneti. Ağustostan ocak ayına kadar yılın en sıcak ve yağışlı günlerini yaşayan adaları görmek için uygun zaman mart, nisan, mayıs. Adaların Türklerle kanıtlanabilen tek ilişkisi ise 2009’daki skandal. Hükümet bir Türk işadamından rüşvet aldığı gerekçesiyle İngiltere tarafından görevden alınmıştı...   Zanzibar, Patagonya, Tazmanya, Kamçatka gibi gitmeden önce adlarını ilginç bulduğum yerler oldu. Adı nedeniyle birçoğumuzun kendine yakın hissettiği, Türkleri ve kayıkları hatırlatan, Turks & Caicos Adaları da bunlardan biriydi. İsmin kökeniyle ilgili birkaç farklı hikaye anlatılıyor: Bunlardan biri fese benzeyen, dolayısıyla da bir Türk’ü hatırlatan, bu yöreye has bir kaktüsten aldığını söylüyor. Bir diğer anlatıya göre, isim bir korsan hikayesinden kaynaklanıyor. Geçmişte “Turk” kelimesi “korsan” anlamında kullanılıyormuş. 15 ve 16’ncı yüzyıllar, Osmanlıların Akdeniz’de kuş uçurtmadığı ve Avrupalı gemicileri huzursuz ettiği dönem olarak biliniyor. Bu nedenle de okyanusa açılan korsanların Turks ve Caicos Adaları’nı bir gizlenme yeri olarak seçtiği söyleniyor. “Caicos”un ise yerli dilinde “adalar dizisi” anlamına gelen “caya hico”dan geldiği düşünülüyor. Yani ülkenin ismini tercüme edecek olursak ortaya “Korsanlar ve Adalar Dizisi” çıkıyor.       KOLOMB’UN GEMİSİ TUTSAKLIĞI GETİRDİ   Kristof Kolomb’un Karayip Adaları tarihindeki yeri tartışılmaz. 15’inci yüzyılda Turks & Caicos Adaları ile yerli halkı olan Tainos’lar da Kolomb ve mürettebatı ile tanışmış. Bu tanışma ne yazık ki eski dünyaya özgü hastalıkları ve köleliği de beraberinde getirmiş. Herhangi bir yeraltı zenginliği olmamasına, gemilerin rotası üzerinde bulunmamasına rağmen adayı yönetmek için Fransızlar, İngilizler ve İspanyollar yüzyıllar boyu birbirine girmiş. Sonunda kazanan taraf Büyük Britanya İmparatorluğu olmuş. 17’nci yüzyılın sonuna doğru başlayan tuz ticareti adanın zenginleşmesine neden olunca sadece devletlerin değil korsanların da dikkatleri yine buraya çevrilmiş. 18’inci yüzyıl sonunda Bahamaların yönetimine giren adalar, 19’uncu yüzyılda Jamaika’ya bağlanmış. 1973 yılından beri Turks & Caicos Adaları iç işlerinde serbest ama dış işlerinde İngiltere’ye bağımlı bir yönetime sahip. 20’nci yüzyılda dünyanın en zenginlerinin buradaki güzellikleri keşfetmesiyle kaderi değişmiş adaların. O gün bu gündür bir turizm cenneti olarak hizmet vermeye devam ediyor. Ülkenin sloganı “Güzellik doğadan, temiz tutmak bizden.”    MERCAN KAYALIKLARI YUNUSLAR, BALİNALAR   Karayip Denizi’nden ziyade, bölgenin Atlantik Okyanusu’na bakan sınırları içindeki 40 kadar küçük adadan oluşuyor ülke. Tüm adaların toplam yüzölçümü Gökçeada’nın yaklaşık iki katı. Ama sadece sekizinde yerleşim var. Turks Adaları ve Caicos Adaları birbirlerinden 35 kilometrelik Kolombus Boğazı ile ayrılıyor. Adalar el değmemiş mercan kayalıkları ve sakladığı sürpriz canlıları ile dalış yapmak isteyenlere cennet vaat ediyor. Olası sürprizlere yunusları ve kambur balinayı da ekleyin. Dünyanın en uzun mercan kayalıklarından bazılarını bulunduran adalarda şnorkelle dalmanız mümkün. Diğer taraftan burada hemen her şeyin ateş pahası olduğu da aklınızın bir köşesinde bulunsun.    GRAND TURK Sömürge döneminden zarif yapılar, büyüleyici doğa   Havadan bakıldığında küçücük bir fasulye tanesini andıran Grand Turk, aynı zamanda ülkenin başkenti Cockburn’un da bulunduğu ada. Kaşif ruhlulara ve macerayı sevenlere, başkent çevresinde keşfetmenizi bekleyen bir çok adacık olduğunu söylemeliyim. Hükümet ve resmi binalar da burada. Küçüklüğüne aldanmayın, sırtını yüzyıllara uzanan bir tarihe dayamış. Özellikle sömürge döneminden kalan birbirinden zarif yapılar ve doğal güzellikler el ele vermiş adayı süslüyor. Ülkenin tarihini merak edenlere önerim Turks & Caicos Ulusal Müzesi’ni görmeleri. Yaklaşık 150 yaşındaki bir binada bulunan müze, 1’inci yüzyıldan günümüze ülkenin tarihini sergiliyor (www.tcmuseum.org). 1852 senesinde İngiltere’den parçalar halinde getirilerek burada birleştirilen Grand Turk Deniz Feneri de turistler için ilginç bir yer. Fener ülkenin tarihi eserler listesine dahil edilmiş ve İngilizlerin dünyaca ünlü National Trust kuruluşu tarafından da koruma altına alınmış. Adanın sokaklarında birçok at, eşek ve büyükbaş hayvana rastladığınızda sakın şaşırmayın. Onlar hâlâ adanın ulaşım araçları arasında yer alıyor. Grand Turk spor ve dans yarışmaları ile de ünlü. Özellikle yaz aylarında adada her an bir eğlenceyle karşılaşmanız mümkün. Dalmaktan, balık avlamaktan ve tekneyle açılmaktan hoşlanıyorsanız burası tam size göre. Provindenciales’de bulunan deniz kabukluları çiftliğinin kardeş kuruluşu Conch World de ilginizi çekebilir Adalılar kendilerini ziyarete gelenlere, 1962 senesinde dünyanın yörüngesini dönerek tamamlayan ilk insan olan John Glenn’i anlatmaktan çok hoşlanıyorlar. Dönüşte Glenn’in kullandığı uzay kapsülü adanın birkaç kilometre uzağına iniş yapmış ve bugün burada sergileniyor.    NEREDE KALINIR   * Grand Turk Inn: 150 yıllık bir manastır restore edilerek turizmin hizmetine sunulmuş. Ülkenin en iyilerinden.(www.grandturkinn.com) * Turks Head Mansion: 19’uncu yüzyıl ortasında inşa edilen bina bir süre Amerikan Konsolosluğu olarak da hizmet vermiş. Fiyatları daha makul. (www.turksheadmansion.com)   NEREDE YENİR   * Secret Garden: Deniz ürünleri ve Karayip mutfağından örnekler sunuluyor. (Tel: +649 946 22 60) * Big Daddy’s Beach Shack: Deniz kenarındaki restoranda Karayip mutfağından çeşitlemeler tadabilirsiniz. (Tel: +649 946 29 91)   SALT CAY UNESCO’nun Dünya Mirası adaylarından   Yüzölçümü yaklaşık altı kilometrekare olan bu minicik ada Turks Adaları grubunun bir üyesi. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınması için aday gösteriliyor. Özellikle barındırdığı kuş çeşitleriyle biliniyor. Doğa fotoğrafçılarının çok özel kareler yakalayabileceği Salt Cay bir zamanlar bölgenin tuz üretim merkeziymiş. Günümüzde terkedilmiş tuz ocakları, eskinin izlerini taşıyan kulübeler, zamanın yıprattığı yel değirmenleri ile burada zaman durmuş sanki. Taylor’s Hill ise ülkenin en güzel manzaralarından birini sunuyor.   PROVIDENCIALES Grace Körfezi, yeryüzünün en güzel kumsalı seçilmişti   Muhteşem kumsallarıyla ünlü Providenciales, kısaca Provo adıyla tanınıyor. Burası Karayipler’de en hızlı gelişen yerlerden biri, her tarafta inşaat görmeniz mümkün. 1960’lı yıllardan önce adanın nüfusu 500 kişiyi geçmiyormuş. Oysa bugün ülkenin en kalabalık yerleşimlerinden. Plajlarının en tanınmışı Grace Bay. Denizi kristal berraklığında. Yanıbaşındaki bembeyaz kumsal yaklaşık 20 kilometre uzunluğunda. Conde Nast Traveler Dergisi burasının “yeryüzündeki bir numaralı kumsal” olduğunu söylüyor. Tarihten hoşlananlar için Cheshire Hall ve Richmond Hill görülmesi gereken yerler arasında olmalı. Cheshire Hall size 200 yıllık bir tarihe dokunma ve pamuk tarlaları ile kölelerin hikayesini dinleme fırsatı sunuyor. Dünyadaki tek kabuklu deniz hayvanları üretim çiftliği de burada. Ziyaretiniz eğer kış aylarına rastlamışsa çiftliği gezmek için izin almanız gerekebilir. (www.conchworld.com) Provo’ya gidecek meraklı kaşifler listelerine mutlaka doğal kireçtaşı mağarası “The Hole”u eklemeli.    NEREDE KALINIR   * Amanyara: Fiyatları dudak uçuklatan seviyelerde ama kalitesi de tartışılmaz (www.amanyara.com) * Caribbean Paradise Inn: Fiyatlar daha bir cep dostu. (www.paradise.tc)   NEREDE YENİR   * Coco Bistro: Fransız ve Karayip mutfağı kadar yüksek fiyatlarıyla da ünlü. Önceden rezervasyon yaptırmanızı öneririm (Tel: +649 946 53 69). * Hemingway’s on the Beach: Okyanus manzaralı restoranda hem uluslararası hem de Karayip mutfağı örneklerini bulabilirsiniz. Rezervasyon gerekli (Tel: +649 941 84 08). * Da Conch Shack: Yöresel lezzetleri oldukça ucuz fiyatlara tatmak isteyenlere önerilir (www.conchshack.tc).   PRATİK BİLGİLER Üstsüz güneşlenmek yasak   * Ülkenin resmi dili İngilizce, resmi parası ise Amerikan Doları. * Etrafı gezmek için taksilerden yararlanmak istiyorsanız araç hareket etmeden önce fiyat konusunda anlaşın. * Trafik soldan işliyor. * Turks & Caicos Adaları’nda suç oranı oldukça düşük ancak yine de dikkatli olmaktan zarar gelmez. * Halk son derece dost canlısı, ekonominin ana damarı turizm olduğu için de misafirlerine saygılı. Ancak diğer Karayip adalarıyla kıyaslanırsa biraz daha tutucular, üstsüz güneşlenmek yasalara aykırı. Bikini ya da mayolarınızla plaj dışında dolaşırsanız garipseyen bakışlara da hazır olun. * Türkiye’den yedi saat geride. Adalara gitmek için İngiliz Büyükelçiliği ya da İstanbul Başkonsolosluğu’ndan bilgi alabilirsiniz (Ankara Tel: 0312 455 33 44; İstanbul Tel: 0212 334 64 00).    KORUMA ALTINDA   Sebze ile meyvelerle beslenen iguana bir tropikal iklim canlısı. Latince adı “Cyclura carinata” olan kaya iguanası ise sadece Turks & Caicos Adaları’nda yaşıyor ve ne yazık ki türü tehlike altında. Bir zamanlar tüm adalarda yaşayan bu sakin ve zararsız sürüngenler, günümüzde sadece birkaç adada bulunuyor ve koruma altında. İguanaların üzerine titreyen adalılar ilgilenenler için özel turlar düzenliyor.    EN GÜZEL BALAYI ADASI HANGİSİ    Seyahat yazarı olarak en sık karşılaştığım sorulardan biri, en güzel balayı adası. Tercihimle sizi biraz şaşırtayım: Bora Bora’dan Barbados’a, Hawai’den Zanzibar’a, Madagaskar’dan Komor Adaları’na gitmediğim yer kalmadı ama Türkiye’nin denizini hiçbir şeye değişmem! İlle de ada diye ısrar edecekseniz Aruba, Jamaika ve St. Lucia gibi Karayip adaları var ama uzun yolculuklar yapmanız gerekiyor. Bora Bora ve Hawai ise çok daha uzak, gittiğinizde saat farkı dolayısıyla birkaç gün kendinize gelemiyorsunuz. Benim en sevdiğim ada Bali, çünkü muhteşem tesisler dışında adada sıra dışı bir kültür var. Sadece deniz, kum, güneş değil Hinduizm’in görkemli eserlerini de görebiliyorsunuz. Üstelik Bali’ye Bangkok, Singapur veya Hong Kong aktarmalı giderseniz bu şehirleri de görme şansınız olur. Bazen birbirine yakın adaları da tatiliniz için birleştirebilirsiniz. Mesela tercihiniz Seyşeller olursa tavsiyem Mauritius ile birleştirmeniz. İstanbul’dan 6,5 saatlik uçuşun ardından Mauritus’a gidin, tercihen Four Seasons’da kalın. Ardından Air Seyschelles ile 2,5 saatte Seyşeller’e geçin. Oradan dört saatlik uçuşla Dubai üstünden İstanbul’a dönün. Bir taşla iki kuş vurup iki farklı adayı tek seyahate sığdırabilirsiniz. Hürriyet