Sektörel

İnşaat ve konut sektörü 2019'u nasıl kapattı?

Türkiye İMSAD, yapı sektörü ve ekonomi çevreleri tarafından dikkatle izlenen aylık sektör raporunu yayınladı. ‘Türkiye İMSAD Yapı Sektörü Raporu 2019’ raporuna göre; inşaat harcamaları bölgeler arasında farklı büyüme performansları göstermeye devam etti...

Türkiye İMSAD, yapı sektörü ve ekonomi çevreleri tarafından dikkatle izlenen aylık sektör raporunu yayınladı. Dünya ekonomisinde 2019'da inşaat sektörü için uygun şartlar azaldı. İnşaat faaliyetlerinde de de buna bağlı olarak daha yavaş bir büyüme yaşandı. 2019 yılında dünya inşaat harcamalarında büyüme yavaşlamış, yüzde 2,6 büyüme ile toplam harcamalar 9,58 trilyon dolara ulaşmıştır. 

İnşaat harcamaları bölgeler arasında farklı büyüme performansları göstermeye devam etmiştir. Asya Pasifik yüzde 4,4 ile inşaat harcamalarının en yüksek büyüdüğü bölge olmuştur. Asya Pasifik bölgesinin toplam inşaat harcamaları içindeki payı 2019 yılında yüzde 46,3’e yükselmiştir. İkinci sırada yer alan Batı Avrupa’nın payı yüzde 21,5 olarak gerçekleşmiştir. 

En büyük 250 Müteahhitlik firması içinde 2019 yılı itibarıyla en çok 76 firma sayısı ile Çinli firmalar yer almaktadır. Türkiye 44 firma ile ikinci sırada bulunmaktadır. 

2019 yılında dünya gayrimenkul sektöründe yaşanan gelişmeler inşaat sektörünü sınırlamıştır. 2019 yılında gayrimenkul satın alma yatırımları yüzde 2 küçülmüş ve 1,05 trilyon dolara inmiştir.2019 yılında bölgelerdeki gayrimenkul satın alma yatırımlarında farklı eğilimler ortaya çıkmıştır. En çok satın alım Amerika bölgesinde 569 milyar dolar ile gerçekleşmiştir.

2019 yılında gayrimenkul satın alımlarında Batı ve Doğu Avrupa’da yüzde 2,1 gerileme, Asya Pasifik bölgesinde ise yüzde 1,5 düşüş yaşanmıştır. 

TÜRKİYE EKONOMİSİ VE İNŞAAT SEKTÖRÜ 

2019 yılında uygulanan sıkılaştırıcı politikalar ile siyasi, dış politik ve jeopolitik riskler ekonomi ile inşaat ve konut sektörlerini olumsuz etkilemiştir.İnşaat sektörü 2019 yılında sert bir daralma yaşamıştır. 2019 yılında inşaat sektörünün kendi dinamiklerinden kaynaklanan sorunları ağırlaşarak sürmüştür.

İnşaat sektörü 2019 yılında bu gelişmeler çerçevesinde yüzde 8,6 küçülmüştür. İnşaat sektörü son yılların en
sert daralmasını yaşamıştır.

2019 yılında inşaat harcamaları cari fiyatlarla yüzde 9,8 gerileyerek 581,0 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.

İnşaat sektörünün milli gelir içindeki payı 2019 yılında 0,7 puan düşerek yüzde 6,5 olmuştur. İnşaat maliyetleri 2019 yılında yüzde 11 yükselmiştir. İşgücü maliyetleri yüzde 25,4, malzeme maliyetleri ise sadece yüzde 5 artmıştır. İnşaat sektöründe yıllık ortalama istihdam 2019 yılında 253 bin kişi azalarak 1,59 milyon kişiye inmiştir.
Sektörde son yılların en düşük istihdam seviyesi yaşanmıştır. 

2019 yılında alınan yapı ruhsatlarında sert daralma yaşanmıştır. Alınan yapı ruhsatları yüzölçümü olarak yüzde
52,4 küçülmüş ve 70,49 milyon metrekareye inmiştir. 2019 yılında alınan yapı izinleri yüzölçümü olarak yüzde 14,5 azalmış ve 149,26 milyon metrekareye inmiştir. Konutlar için alınan yapı ruhsatları yüzölçümü olarak yüzde 54 küçülerek 48,16 milyon metrekareye düşmüştür.

2019 yılında tamamlanarak yapı izni (oturma izni) alınan daire sayısı 730.585 olarak gerçekleşmiştir. 2019 yılında konut satışları yüzde 1,9 düşerek 1.348.729 adet olarak gerçekleşmiştir. Konut satışları iki yıl üst üste düşmüştür.

2019 yılında ipotekli satışlar 20,1 artarak 332.508 adet olarak gerçekleşmiştir. Birinci el konut satışları 2019 yılında yüzde 21,5 azalarak 511.682 adet olarak gerçekleşmiştir. İkinci el konut satışları ise yüzde 15,6 artmıştır. 2019 yılında yeni konut satışları sert düşmüş ve bu nedenle yeni konut satışlarının yeni konut arzına oranı 2018 yılında yüzde 75,2 iken, 2019 yılında yüzde 70’e gerilemiştir. 2019 yılında mevcut konut fiyatları yüzde 8,3 artış göstermiştir. Konut kredisi faiz oranlarındaki düşüş ile fiyat artışları yaşanmıştır.

T.C. Merkez Bankası’nın mevcut konut fiyatları endeksine göre ise Türkiye’de mevcut konut fiyatları 2019
yılında yüzde 9,93 oranında artmıştır. 2019 yılında Türkiye genelinde konut kiraları artışı yüzde 9 olarak gerçekleşmiştir. Konut kiralarındaki artış yüzde 5,4 olan 2018 yılının üzerine çıkmıştır. 

Konut satışı fiyatı ile aylık kira arasındaki ilişki ile hesaplanan mevcut konutların yıllık amortisman süreleri
2019 yılında 19,4 yıla inmiştir Yeni konut fiyatlarındaki artış 2018 yılından sonra 2019 yılında da önemli ölçüde yavaşlamış ve yüzde 2,9 olarak gerçekleşmiştir. 2019 yılının ilk yarısında konut kredileri stoku gerilemiş ikinci yarısında ise artmıştır. 2018 sonunda 188,0 milyar TL olan konut kredileri 2019 yılı sonunda 199,1 milyar TL’ye çıkmıştır. 2019 yılı ilk çeyreğinde konut kredisi faiz oranları yüzde 2,26 olurken yılın son çeyreğinde ise yüzde 1,05’e inmiştir. 

Türkiye’de gayrimenkul sektörü 2018 yılında yüzde 2,9 büyüdükten sonra 2019 yılında yüzde 2,5 büyüme göstermiştir. 2019 yılında İstanbul 2020 için karşılaştırma yapılan 31 Avrupa şehri arasında genel görünüm ve beklentiler itibarıyla 30. sırada yer almıştır. 2019 yılında ticari gayrimenkul yatırımına dönük satın alma işlemi gerçekleşmemiştir. Ticari gayrimenkul yatırımlarının getirileri 2019 yılında gerilemiştir. Varlık değeri ve getirilerde düşüş yaşanmıştır. Yurtdışı müteahhitlik sektörü 2019 yılında 475 proje üstlenilmiş olup toplam proje tutarları 19,15 milyar dolar olmuştur. Önemli pazarlarda toparlanma başlamıştır.

2019 yılında proje sayısı 475’e çıkarken, ortalama proje büyüklüğü 40,33 milyon dolara inmiştir. 2019 yılsonu itibarıyla kentsel dönüşüm kapsamında riskli ilan edilen alan sayısı 53 ilde toplam 240’tır. Bu alanların büyüklüğü 12.818 hektardır. Bu alanlardaki toplam bağımsız birim sayısı 616.720 adede ulaşmıştır. Yabancıların Türkiye’den gayrimenkul edinimleri 2019 yılında değer olarak yüzde 18,2 düşmüş ve 4,84 milyar dolara inmiştir. 

2019 yılında yabancıların konut alımı yüzde 14,7 artmış ve 45.483 daire olarak gerçekleşmiştir. En çok konut
satılan illerin başında 20.857 daire ile İstanbul gelmektedir. 2018 yılında Türkiye brüt 10,90 milyon metrekare
LEED sertifikalı bina alanıyla sekizinci sıradan altıncı sıraya yükselmiştir.

İnşaat malzemeleri sanayisinin lojistiğe konu olan ürün miktarı 2019 yılında 258,4 milyon ton (yurtiçi üretim
miktarı) olmuştur. 

2019 yılında özellikle gelişmiş ülkelerdeki toparlanma ile inşaat malzemeleri pazarının yüzde 2,6 büyüdüğü ve
6,23 trilyon dolara ulaştığı öngörülmektedir. 2019 yılında inşaat malzemeleri dünya ihracatı yüzde
1,3 daralmış ve 913,7 milyar dolara inmiştir. Dünya inşaat malzemeleri ihracatında Çin en büyük ihracatçı ülke konumunda olmayı sürdürmektedir. Çin’in ihracatı 213,6 milyar dolar olmuştur. Türkiye 21,48 milyar dolar ihracatı ile 2019 yılında bir sıra yükselerek dünyanın on birinci ihracatçı ülkesi olmuştur.

2019 yılı itibariyla en büyük ithalatçı veya ihracat pazarı 115,3 milyar dolar ile ABD’dir. ABD’nin 2019 yılında
ithalatı yüzde 7,3 düşmüştür. Türkiye 2019 yılında 6,8 milyar dolar ithalatı ile 37. büyük pazar veya ithalatçı konumundadır ve 2018 yılına göre 4 sıra gerilemiştir.

2019 yılında Türkiye inşaat malzemeleri sanayi üretimi 2018 yılına göre yüzde 13 düşmüştür. İç pazardaki sert
daralma ile sanayi üretiminde sert gerileme yaşanmıştır. İnşaat malzemeleri iç pazarı 2019 yılında cari fiyatlarla yüzde 9,8 daralmış ve 378 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. İnşaat malzemeleri ihracatı 2019 yılında yüzde 0,4 düşmüş ve 21,48 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. İhracat yeniden gerilemiştir.

İsrail 2019 yılında en büyük ihracat pazarımız olmuştur. Irak ve İngiltere onu izlemiştir. Türkiye’nin 2019 yılında dünya inşaat malzemeleri ihracatındaki payı yükselmiş ve yüzde 2,35’e çıkmıştır. İnşaat malzemeleri dış ticareti 36 alt gruptan oluşmaktadır. 2019 yılında 36 alt gruptan 26 alt grubun ihracatı artarken, 9 malzeme alt grubunda ihracat düşmüş, 1’nde değişmemiştir. 

2020 YILI ÖNGÖRÜLERİ

Dünya inşaat sektörü de diğer sektörler gibi salgından olumsuz etkilenmektedir. 2020 yılında muhtemelen
dünya inşaat sektörü de daralacaktır. Türkiye de diğer ülkeler gibi salgından etkilenmiştir. Ancak Türkiye salgın ile mücadelede başarılı bir performans göstermektedir. Salgının kontrol altına alınması için gerekli önlemler alınmıştır.

Türkiye salgına finansal açıdan kırılgan yakalanmıştır. T.C. Merkez Bankası döviz rezervleri en düşük seviyelerine inmiştir. Bu nedenle Türk Lirası üzerinde değer kaybı baskısı sürecektir.

Döviz ihtiyacının yeni dış kaynaklar ile karşılanamaması halinde yeni finansal şoklar yaşanabilecektir.

İnşaat sektörü kendi dinamiklerinden kaynaklanan sorunlar nedeniyle salgına kırılgan yakalanan sektörlerden
olmuştur. Muhtemelen 2020 yılında inşaat sektöründe yine yüksek oranda bir küçülme yaşanacaktır.

DÜNYA İNŞAAT SEKTÖRÜ

2017 yılında dünya inşaat harcamalarında büyüme hızlanmış, yüzde 2,8 büyüme ile toplam harcamalar 9,05 trilyon dolara ulaşmıştı. Böylece dünya inşaat harcamalarında büyüme hızlanmıştı. 2018 yılında ise dünya inşaat harcamalarında büyüme hızlanmış ve yüzde 3,2 olarak gerçekleşmişti. Böylece dünya inşaat harcamaları 2018 yılında 9,34 trilyon dolar olarak gerçekleşmişti.

2019 yılında ise dünya inşaat harcamalarında büyüme yavaşlamış ve yüzde 2,6 olmuştur. Dünya inşaat harcamaları büyüklüğü ise 9,58 trilyon dolara ulaşmıştır.

İnşaat harcamaları bölgeler arasında farklı büyüme performansları göstermeye devam etmiştir. Asya Pasifik bölgesi 2019 yılında yüzde 4,4 büyüme ile inşaat harcamalarının en yüksek büyüme gerçekleştiği bölge olmayı sürdürmüştür.

Asya Pasifik bölgesinde inşaat harcamaları dünya ortalamasının üzerinde büyümeye devam etmektedir. Buna bağlı olarak Asya Pasifik bölgesinin toplam inşaat harcamaları içindeki payı 2019 yılında yüzde 46,3’e yükselmiştir. İkinci sırada yer alan Batı Avrupa’nın payı yüzde 21,5 olarak gerçekleşmiştir. Kuzey Amerika’nın payı yüzde 15,5 olmuştur. Diğer bölgelerin payları ise daha sınırlı kalmaya devam etmektedir. Son yıllarda payları önemli ölçüde Asya Pasifik lehine azalan Batı Avrupa ve Kuzey Amerika’nın kayıpları 2019 yılında sınırlı kalmıştır.

Dünya gayrimenkul sektöründeki gelişmeler inşaat sektörünü de doğrudan etkilemektedir. Yeni inşaat faaliyetleri ve yeni inşaat başlangıçları gayrimenkul geliştiricilerin yeni projeleri ve talepleri ile şekillenmektedir. Bu çerçevede değerlendirildiğinde 2017 ve 2018 yıllarında dünya gayrimenkul sektöründe yaşanan gelişmeler inşaat sektörünü desteklemişti.

2019 yılında ise koşullar önemli ölçüde değişmiştir. Özellikle korumacılık eğilimleri, karşılıklı yaptırımlar ve artan jeopolitik riskler ve karşıtlıklar sınır ötesi gayrimenkul satın almalarında düşüşe yol açmıştır. Bu da yani gayrimenkul projeleri başlangıçlarını ve inşaatlarını olumsuz etkilemeye başlamıştır.

Küresel gayrimenkul yatırımları 2010-2015 arasında önemli ölçüde artarak 2015 yılında ilk kez 1 trilyon dolar seviyesini aşmıştı. 2016 yılındaki gerileme ardından 2017 yılında küresel gayrimenkul yatırımları yeniden 1,01 trilyon dolara yükselmişti.

2018 yılında küresel gayrimenkul yatırımları yüzde 6,8 sıçrama göstermiş ve 1,07 trilyon dolar olarak gerçeklemişti.

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE GELİŞMELER VE İNŞAAT SEKTÖRÜNE ETKİLERİ

2019 yılında ekonomide göreceli bir toparlanma yaşanmıştır. Ancak buna rağmen inşaat sektörü 2019 yılında da küçülmüştür. Küçülme inşaat sektöründe yaşanan ve kendi dinamiklerine bağlı sorunlardan kaynaklanmıştır.

İnşaat Sektörü 2019 Yılını Sert Küçülme ile Kapattı

İnşaat sektörü 2019 yılına, 2018 yılından kalan küçülme etkisi ve yapısal sorunları ile başlamıştır. İnşaat sektörü 2018 yılında yüzde 2,1 küçülmüştü. Ayrıca inşaat sektöründe birçok alanda yapısal sorunlar ortaya çıkmıştı. Arz, talep ve fiyat dengesi bozulmuş, sektörde aşırı bir kalabalıklaşma oluşmuş, müteahhit firmaların mali yapıları olumsuz etkilenmişti.

Ekonomide 2019 yılında göreceli bir toparlanma yaşanmış olmasına karşın inşaat sektörü kendi yapısal sorunları nedeniyle küçülmeye devam etmiştir. İnşaat sektöründe küçülme hızlanmış ve 2019 yılında yüzde 8,6 olmuştur.

Toplam inşaat harcamaları 2019 yılında 581 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. İnşaat harcamaları 2019 yılında cari fiyatlarla yüzde 9,8 daralmıştır.

2019 yılında alınan toplam yapı ruhsatları alan bazında yüzde 52,4 azalarak 70,49 milyon metrekare olmuştur. 2019 yılında alınan konut yapı ruhsatları alan bazında geçen seneye göre yüzde 54 düşerek 48,16 milyon metrekare olmuştur.

Konut dışı bina yapı ruhsatları ise aynı dönemde yüzde 48,7 azalarak 22,33 milyon metrekare olarak gerçekleşmiştir.

2019 yılında alınan toplam yapı izinleri alan bazında yüzde 14,5 azalarak 149,26 milyon metrekare olmuştur. 2019 yılında alınan konut yapı izinleri alan bazında geçen seneye göre yüzde 14,2 düşerek 117,47 milyon metrekare olmuştur. Konut dışı bina yapı izinleri ise 2019 yılında yüzde 15,6 azalarak 31,79 milyon metrekare olarak gerçekleşmiştir.

2019 yılında konut satışları 2018 yılına göre yüzde 1,9 düşmüş ve 1.348.729 adet olmuştur. Yabancılara konut satışı ise yüzde 14,7 artarak 45.483 adet olarak gerçekleşmiştir.

2019 yılında ipotekli konut satışları geçen yıla göre yüzde 20,1 artmış ve 332.508 adet olmuştur. Yeni (birinci el) konut satışı ise yüzde 21,5 düşerek 511.682 adet olarak gerçekleşmiştir.

Yeni konut fiyatları artışı yavaşlamış ve 2019 genelinde yıllık yüzde 2,9’a gerilemiştir. 2018 yılında ise yıllık artış yüzde 3 olarak gerçekleşmişti. Uygulanan konut kampanyaları ve indirimler ile ortalama fiyat artışı inşaat maliyetleri artışına rağmen yavaşlamaya devam etmiştir.

Konut kredileri 2019 yılında bir önceki yıla göre yüzde 5,9 büyümüştür. Konut kredisi aylık ortalama faiz oranı ise 2018 yılında yüzde 1,75 iken 2019 yılında ortalama yüzde 1,05’e inmiştir.

İnşaat Sektörü 2019 Yılında Yüzde 8,6 Küçüldü

İnşaat sektörü 2019 yılında yüzde 8,6 küçülmüştür. Böylece sektörde 2018 yılından sonra 2019 yılında da küçülme yaşanmıştır. Sektör iki yıl üst üste daralmıştır. 2019 yılında uygulanan sıkılaştırma politikaları ile yaşanan riskler sektörü olumsuz etkilemiştir. Ancak inşaat sektöründe yaşanan sert daralma daha çok kendi dinamiklerinden kaynaklanmıştır. İnşaat sektöründe hem müteahhitlik kesiminin mali yapısı hem de piyasalardaki arz/talep ve fiyat dengesindeki bozulmalar 2019 yılı boyunca sürmüştür. Buna bağlı olarak inşaat sektörü
sert bir küçülme yaşamıştır.

İnşaat Sektörü Yılın Dört Çeyrek Döneminde de Daraldı

İnşaat sektörü 2018 yılında ikinci çeyrekten itibaren ivme kaybetmeye başlamıştır. 2018 yılının üçüncü ve dördüncü çeyrek dönemlerinde küçülmüştür. 2019 yılında ise dört çeyrek dönemde de küçülme yaşamıştır. Sektörde mali yapıların bozulması ile birinci ve ikinci çeyrekte sert küçülmeler ortaya çıkmıştır. İnşaat sektörü ikinci çeyrekte yüzde 12,7 daralmıştır. Üçüncü ve dördüncü çeyreklerde ise küçülmeler yavaşlamaya başlamıştır. İnşaat sektörü üçüncü çeyrekte yüzde 8,3 ve dördüncü çeyrekte yüzde 3,8 küçülmüştür.

İnşaat Harcamaları 2019 Yılında 580,8 Milyar TL’ye Geriledi

2019 yılında inşaat harcamalarında cari fiyatlarla da önemli bir gerileme yaşanmıştır. 2010 yılında sonra her yıl artan cari fiyatlarla inşaat harcamaları 2019 yılında yüzde 9,8 daralmış ve 580,8 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. İnşaat harcamaları nominal olarak da önemli bir gerileme göstermiştir. İnşaat harcamaları enflasyondan arındırıldığında reel olarak yüzde 21,7 ile daha sert daralmıştır. 

İnşaat Sektöründe Güven 2019 Yılında Sınırlı Bir Toparlanma Gösterdi

İnşaat sektöründe güven endeksi 2018 yıl sonunda TÜİK tarafından ölçülmeye başlanan 2010 yılından bu yana en düşük seviyesine gerilemişti. İnşaat sektörü güveni 2019 yılında ise sınırlı ve kademeli bir toparlanma göstermiştir. İnşaat sektöründeki sert küçülme sektöre güvenin toparlanmasını sınırlamıştır.

Konut İnşaat Harcamalarının Payı 2019 Yılında Yüzde 69,2’ye Geriledi

2013-2017 dönemini kapsayan beş yıl içinde konut inşaat harcamaları ile konut dışı bina inşaat harcamaları arasındaki dağılımda konut harcamalarının payı artmış ve 2017 yılında yüzde 79,6’ya yükselmişti. Ancak 2018 yılında pay yeniden yüzde 71,4’e inmişti.

Konut inşaat harcamalarının payındaki düşüş 2019 yılında da devam etmiştir. Konut inşaatları harcamalarının payı 2019 yılında yüzde 69,2’ye inmiştir. Konut harcamalarının toparlanması için konut sektöründe kalıcı iyileştirmelere ihtiyaç duyulmaktadır.

KONUT SEKTÖRÜ

Konut sektörü inşaat sektörü ve inşaat malzemeleri sanayisi için en önemli faaliyet alanı olmayı sürdürmektedir. Bu çerçevede konut sektörüne ilişkin çok yönlü ve ayrıntılı göstergelere ve değerlendirmelere yer verilmektedir. Konut sektörü 2017 yılında her yönü ile inşaat sektöründe sürükleyici olmuşken 2018 yılında küçülme ile karşılaşmış, 2019 yılında ise çok daha sert bir daralma yaşanmıştır.

Konut Yapı Ruhsatlarında Sert Düşüş Yaşandı

2019 yılında alınan konut yapı ruhsatlarında sert düşüş yaşanmıştır. Konutlar için alınan yapı ruhsatları yüzölçümü olarak bir önceki yıla göre yüzde 54 düşerek 48,16 milyon metrekare olarak gerçekleşmiştir. 305.544 adet daire için yapı ruhsatı alınmıştır. Ortalama konut alanı da 158,1 metrekareye inmiştir. İnşaat değeri 78,9 milyar TL olan alınan yapı ruhsatları konut sektöründe yeni başlangıçlar için sınırlayıcı bir beklenti yaratmaktadır. Konut sektöründe alınan yapı ruhsatları verileri bina ve daire sayısı ile yüzölçümü itibarıyla 2003 yılına geri dönmüştür.

Konut Arzında Kademeli Artış 2019 Yılında Kesintiye Uğradı

Konut sektöründe yeni arzlar 2010 yılından itibaren artış eğilimi içinde olmuş, 2018 yılında en yüksek seviyesine
ulaşmıştı. 2019 yılında ise ilk kez gerileme yaşanmış ve tamamlanarak yapı izni (oturma izni) alınan daire sayısı 730.585 olarak gerçekleşmiştir. Böylece 2018 yılında yaşanan tarihin en yüksek yıllık konut arzı sonrası 2019 yılında bu kez sert bir düşüş ortaya çıkmıştır. 2018 yılında alınan konut yapı ruhsatlarındaki gerileme 2019 yılı arzlarına da olumsuz yansımıştır. 2019 yılında konut satışlarına verilen teşviklere rağmen yeni arzlarda düşüş yaşanmıştır. 

Konut Satışları 2019 Yılında Yüzde 1,9 Düştü ve İki Yıl Üst Üste Geriledi

2019 yılında konut satışları bir önceki yıla göre yüzde 1,9 düşerek 1.348.729 adet olarak gerçekleşmiş ve 2018 yılından sonra yine düşüş yaşamıştır. Konut satışları ilk kez iki yıl üst üste daralma göstermiştir. 2019 yılında konut satışlarına verilen teşviklere rağmen özellikle yılın ilk yarısında satışlar gerilemiştir. Yılın ikinci yarısında ve son çeyreğinde ise aylık satışlar yeniden artış göstermeye başlamıştır. Teşviklerin sona erecek olması nedeniyle aralık ayında rekor satış gerçeklemiştir.

2019 yılının ilk yarısında konut kredi faiz oranları yüksek kalmış ve konut kredisi ile konut satış talebi sınırlanmıştır. Ancak 2019 yılının ikinci yarısından itibaren konut kredisi faiz oranları düşmeye başlamıştır. Konut kredi faiz oranlarında yaşanan bu gelişmeye bağlı olarak ipotekli konut satışları 2019 yılında bir önceki yıla göre yüzde 20,1 artmış ve 332.508 adet olmuştur. İpotekli satışların toplam satışlar içindeki payı yüzde 24,7’ye yükselmiştir. Diğer satışlar ise yüzde 7,5 azalarak 1.016.221 seviyesinde kalmıştır.

Yeni Konut Satışlarının Yeni Konut Arzına Oranı Yüzde 70’e Geriledi

2013 yılından bu yana yeni konut arzları yeni konut satışlarının üzerinde gerçekleşmektedir. Yeni konut satışlarının arzlara oranı yıllık olarak yüzde 80 ile 85 arasında değişmektedir.

2018 yılında ise yeni konut arzları (alınan yapı izinleri) artışını sürdürmüş, ancak yeni konut satışları gerileme göstermişti.

2019 yılında ise hem arzlar hem de yeni konut satışları birlikte düşmüştür. Yeni konut satışlarının yeni konut arzına oranı ise 2019 yılında yüzde 70’e inmiştir. 

Konut Satışlarında İllerde Farklı Gelişmeler Yaşandı

2019 yılında toplam konut satışlarında sınırlı ölçüde gerileme yaşanmıştır. Toplam konut satışlarında illerde farklı gelişmeler yaşandığı görülmektedir. Büyük iller içinde İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’da konut satışları artmıştır. Buna karşılık Bursa, Mersin, Konya, Kocaeli, Aydın ve Adana’da konut satışları gerilemiştir. Yine 2019 yılında Gaziantep, Manisa, Şanlıurfa ve Balıkesir’de konut satışları yükselirken, Kayseri, Samsun ve Hatay’da konut satışları düşmüştür. İlk 25 ilin dışında kalan diğer illerde de konut satışları 2019 yılında düşüş göstermiştir. 

İllerde Yeni Konut Satışları Gerileme Gösterdi

2019 yılında toplam yeni konut satışları yüzde 21,5 gerilemiştir. Hemen hemen tüm illerde yeni konut satışları düşüş göstermiştir. Öncelikle büyük illerde yeni konut satışları azalmıştır. İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Bursa ve Konya’da yeni konut satışları adet olarak göreceli daha yüksek düşüş göstermiştir. Orta ölçekli illerde de yeni konut satışlarında düşüş yaşanmıştır. 2019 yılında Gaziantep, Mersin, Kocaeli, Samsun, Tekirdağ, Adana, Manisa, Şanlıurfa ve Hatay’da yeni konut satışları gerilemiştir. İlk 25 ilin dışında kalan diğer illerde de yeni konut satışları 2019 yılında yüksek düşüş göstermiştir. 

Mevcut Konut Fiyatları 2019 Yılında Yüzde 8,3 Arttı

2019 yılında konut talebi ve konut satışlarında yaşanan daralmaya rağmen mevcut konut fiyatları artışı yeni konut fiyat artışının üzerinde gerçekleşmiştir. Özellikle 2019 yılının ikinci yarısında düşen konut kredi faiz oranları konut talebini ve satışlarını olumlu etkilemiştir. Buna bağlı olarak mevcut konut fiyatları da yılın son aylarında artış göstermiştir. Mevcut konut fiyatları 2019 yılında enflasyon artışının yine altında gelişme göstermiştir.

2019 yılında mevcut konut fiyatları yüzde 8,3 artış göstermiştir. Artış 2017 yılında yüzde 11,8 ve 2018 yılında yüzde 5,8 olarak gerçekleşmişti. 

T.C. Merkez Bankası Endeksine Göre Konut Fiyatları 2019 Yılında Yüzde 9,93 Yükseldi

T.C. Merkez Bankası’nın mevcut konut fiyatları endeksine göre ise Türkiye’de konut fiyatları 2019 yılı aralık ayında bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 9,93 oranında artarken, reel olarak yüzde 1,71 oranında azalmıştır. Konut fiyatlarındaki gelişmeler İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması-Düzey 2 bazında değerlendirildiğinde, farklı eğilimler ortaya çıkmıştır. İstanbul, Ankara ve İzmir’de konut satış fiyatları reel olarak düşmüştür. Konut fiyatları bölgelerdeki arz-talep dengesi ve rekabet koşullarına göre önemli farklılıklar göstermektedir. Zonguldak, Bartın, Karabük nominal ve reel olarak konut fiyatlarının en çok arttığı bölge olmuştur.

Konut Kiraları 2019 Yılında Yüzde 9 Arttı

2019 yılında Türkiye genelinde konut kiraları artışı yüzde 9 olarak gerçekleşmiştir. Konut kiralarındaki bu artış, yüzde 5,4 olan 2018 ve yüzde 7,1 olan 2017 yılının üzerinde gerçekleşmiştir. 2019 yılında konut piyasasında yeni arzların önemli ölçüde daralmasıyla kiralama talebinin artması konut kira artışlarını 2019 yılında hızlandırmıştır. 2018 yılında enflasyonun oldukça altında kalan kira artışları 2019 yılında bu açığı da kısmen telafi etmeye çalışmıştır. Ancak 2019 yılında da nominal kira artışları enflasyonun altında kalmıştır. Konut kiraları artışları da iller arasında farklılıklar göstermiştir. 

Yeni Konut Fiyatları 2019 Yılında Yüzde 2,9 Arttı

Yeni konut fiyatlarındaki artış 2016-2018 döneminde önemli ölçüde yavaşlamıştı. Yeni konut fiyat artışları 2019 yılında da yüzde 2,9 ile oldukça sınırlı olarak gerçekleşmiştir. 2016 yılının ikinci yarısından itibaren konut fiyatlarında indirimleri içeren kampanyalar yapılmaktadır. O tarihten bu yana mevcut koşullarda yaşanan dalgalanmalar nedeniyle konut satışlarında en önemli araç indirimler ve kampanyalar olmaya devam etmektedir. Talebin sürdürülmesi için uygulanan kampanyalar sonucu yeni konut fiyatları yüzde 2,6 ile 2016 yılında en yavaş artış oranını yaşamıştı. 2017 yılında konut talebindeki göreceli canlanmaya karşın yeni konutlarda fiyat artışları yüzde 4,0 olarak gerçekleşmişti. 2018 yılında talebin yeniden daralması sonucu yeni konutlar fiyat artışı yüzde 3’e inmişti. 2019 yılında ise yıllık fiyat artışı yüzde 2,9’da kalmıştır.

Yeni Konutlarda En Yüksek Fiyat Artışları 2+1 ve 3+1 Dairelerde Yaşanıyor

2010 yılından bu yana hesaplanan yeni konut fiyat endeksi kapsamında yapılan hesaplamalarda, yeni konutlarda en yüksek fiyat artışı 2+1 ve 3+1 daireli konutlarda yaşanmaktadır.

2019 yılı sonu itibari ile 2+1 daireli yeni konutlarda fiyat artışları 2010 yılında bu yana yüzde 91,4’e ulaşmıştır. 3+1 daireli yeni konut fiyatları artışı da aynı dönemde yüzde 92,6 olarak gerçekleşmiştir. En düşük fiyat artışı ise 4+1 daireli konutlarda yüzde 63,7 olarak yaşanmıştır. 2+1 konutların fiyat artışı ilk kez 3+1 konut fiyatları artışını 2018 yılında geçmiştir. 2019 yılında ise yeniden en yüksek artış sıralamasında ilk sıraya 3+1 konutlar yükselmiştir. 

Konut Satışlarında Düşen Faiz Oranları Nedeniyle Kredi Kullanımı Yükseldi

Konut satışlarında peşinat, banka kredisi ve senet üç önemli ödeme veya satın alma aracı olarak kullanılmaktadır. Bu araçların konut satın alımındaki payları dönemler itibarıyla değişen koşullara göre farklılıklar göstermektedir. 2019 yılında konut satın alımında kullanılan araçlarda önemli dalgalanmalar yaşanmıştır. Yıl genelinde kademeli olarak düşen konut kredisi faiz oranları nedeniyle kredi kullanımının payı yılın ilk ayında yüzde 10 iken aralık ayında yüzde 17’ye yükselmiştir. Peşinatın payı ise ocak ayında yüzde 52 iken aralık ayında yüzde 53 olmuş ve çok değişmemiştir. Senet kullanımının payında ise gerileme olmuştur. Yılın ilk ayında senetlerin payı yüzde 38 iken aralık ayında yüzde 30’a inmiştir. Konut kredilerinin payı artarken senetlerin payı azalmıştır.

Konut Kredilerinde Yeniden Artış Yaşandı

Türkiye’de konut kredi sistemi 2002 yılından sonra faiz oranlarının kullanılabilir seviyelere gelmesinin ardından gelişmeye başlamıştır. Buna bağlı olarak konut kredileri 2002 yılından 2017 yılına kadar artmış ve 2017 sonunda 193,5 milyar TL’ye kadar yükselmiştir. Konut kredileri 2018 yılında ise ilk kez gerilemiş ve yıl sonunda 188,0 milyar TL’ye inmiştir.

2019 yılının ilk yarısında kullanılan konut kredilerinin büyüklüğü azalmaya devam etmiştir. Konut stoku 2019 ilk çeyreğinde 183,7 milyar TL’ye ve ikinci çeyrekte ise 180,3 milyar TL’ye inmiştir. Yılın ikinci yarısında ise konut kredi faiz oranları hızla gerilemeye başlamıştır. Kredi koşulları cazip hale gelmeye, bankalar kredi vermekte istekli olmaya başlamıştır. Kamu da özellikle kamu bankaları aracılığı ile kredi genişlemesini desteklemiştir. Özel sektör bankaları da yılın özelikle son çeyreğinde konut kredisi portföylerini büyütme eğilimi içinde olmuşlardır. 

Bu gelişmelere bağlı olarak konut kredi stoku üçüncü çeyrekte 184,5 milyar TL olmuştur. Esas sıçrama son çeyrekte yaşanmış ve kredi stoku yılı 199,1 milyar TL seviyesinde kapatmıştır.

Konut Kredi Faizlerinde Önemli Düşüş Yaşandı

2018 yılı ikinci yarısında konut kredileri faiz oranlarında sıçrama yaşanmış ve yıl sonunda aylık ortalama faizler yüzde 2,72’ye yükselmişti. 2019 yılının ilk yarısında konut kredisi aylık ortalama faiz oranları gerileme eğilimi içinde olmasına rağmen oranlar yine çok yüksek kalmıştır. Haziran ayı sonunda aylık ortalama faizler yüzde 2,06 olarak gerçekleşmiştir.

Yılın ikinci yarısında ise faiz oranlarında sert bir düşüş eğilimi yaşanmıştır. T.C. Merkez Bankası’nın agresif faiz indirimi ile kredi faiz oranları da hızla düşmüştür. Aylık ortalama konut kredisi faiz oranları üçüncü çeyrek sonunda yüzde 1,29’a ve yıl sonunda ise yüzde 1,05’e inmiştir. 

KONUT DIŞI BİNALAR SEKTÖRÜ

Konut Dışı Bina İnşaatları 2019 Yılında Daraldı

Konut dışı bina inşaatlarında arz ve talebi iki önemli unsur belirlemektedir. Bunlardan ilki iktisadi faaliyetlerdeki gelişmelere ve beklentilere bağlı olarak oluşan ticari binalar talebidir. İkincisi ise kamunun idari bina ve hizmet binası ihtiyacı ile kamunun alt yapı yatırım politikalarıdır.

Bu iki unsur itibarıyla değerlendirdiğinde 2019 yılında ticari bina talebi önemli ölçüde daralmıştır. 2018 yılının ağustos ayında ortaya çıkan finansal dalgalanma ile satın alma ve kiralamalarda arz/talep ve fiyat dengeleri bozulmuştur. Bu gelişmenin etkisi 2019 yılı boyunca da yaşanmıştır. Oteller, ofisler, ticari
binalar ile sanayi-lojistik binalar için alınan yapı ruhsatlarında metrekare cinsinden sert düşüşler yaşanmıştır. Tüm bina gruplarında alınan yapı ruhsatları metrekare olarak yüzde 50’ye yakın azalmıştır. Miktar olarak en yüksek düşüş ticari binalar ile sanayi-depolama binalarında gerçekleşmiştir. Otel ve konaklama binaları ile ofis binaları için alınan yapı ruhsatlarında da 2019 yılında önemli düşüşler olmuştur.

Kamu tarafında ise 2019 yılı bütçesi üzerindeki açık baskısı nedeniyle alt yapı yatırımları daralmıştır. 2019 yılında kamunun hayata geçirdiği, halka açık ikamet yerleri ile eğitim, sağlık, spor, bakım dinlence gibi faaliyetlerin yürütüldüğü binalar için alınan yapı ruhsatları yüzölçümü olarak yüzde 61,1 küçülmüştür.

GAYRİMENKUL SEKTÖRÜ VE İNŞAAT SEKTÖRÜNE KATKILARI

Gayrimenkul sektörünü oluşturan faaliyetler gayrimenkul proje geliştirme, gayrimenkul projeleri ile ilgili mimarlık ve mühendislik hizmetleri, gayrimenkul alım-satımına aracılık, gayrimenkul kiralama işleri, gayrimenkul yönetim hizmetleri ve gayrimenkul bakım ve onarım hizmetleri ile diğer ilgili hizmet faaliyetleridir.

Gayrimenkul sektörü inşaat sektörüne yönelik katkıları çerçevesinde değerlendirilmektedir. Türkiye’de gayrimenkul sektöründeki faaliyetlerde özellikle ilk aşama olarak nitelendirilen gayrimenkul proje geliştirme sürecinin ardından inşaat faaliyetleri devreye girmektedir. İnşaatın ve projenin tamamlanması aşamasında veya sonrasında satış, kiralama, yönetim ve bakım hizmetleri süreci yer almaktadır.

Gayrimenkul Sektöründe Büyüme Yavaşladı

Türkiye’de gayrimenkul sektöründe faaliyetler 2012 yılına kadar oldukça canlı gerçekleşmiş, ancak 2013 yılından itibaren yavaşlama sürecine girilmiştir. 2017 yılında yüzde 2,3 büyüyen gayrimenkul sektöründe büyüme 2018 yılında yüzde 2,9’a yükselmiştir. 2019 yılında ise gayrimenkul sektöründe büyüme yüzde 2,5 olmuştur. 2019 yılında da yine zayıf bir büyüme yaşanmıştır.

Gayrimenkul faaliyetlerinin önemli bir bölümü ticari gayrimenkuller alanında gerçekleşmektedir. Ticari gayrimenkul alanında yeni geliştirilen ve başlanan projeler azalmaktadır.

2018 ile özellikle 2019 yılında satın alma ve kiralama işlerinden de talepte gerileme yaşanmıştır. Yabancıların ticari gayrimenkul talebinde de gerileme sürmektedir. Bunlara bağlı olarak gayrimenkul sektöründe büyüme 2019 yılında yine zayıf gerçekleşmiştir.

İstanbul Gayrimenkul Sektörünün Cazibesi Azaldı

Türkiye’de uluslararası ölçekte en gelişmiş gayrimenkul piyasasına sahip olan şehir İstanbul’dur. İstanbul Avrupa’da diğer önemli şehirler ile karşılaştırmalı olarak 2013 yılına kadar gelişme beklentileri itibarıyla ilk sırada yer almaktaydı. İzleyen yıllarda ise yatırım ve gelişme beklentileri önemli ölçüde bozulmuştur.

İstanbul, 2020 için karşılaştırma yapılan 31 Avrupa şehri arasında gayrimenkul sektörü genel görünümü itibarıyla 30. sırada yer almıştır. Ekonomide yaşanan finansal dalgalanma yanı sıra siyasi, dış politik ve jeopolitik riskler İstanbul’un yatırım performansını ve beklentileri olumsuz etkilemeye devam
etmiştir.

Gayrimenkul Sektöründe Satın Almalar 2019’da Durdu

Türkiye mevcut potansiyeline rağmen piyasaların küçük kalması ve kurumsal yatırımcıların eksikliği nedeniyle ticari gayrimenkul sektörüne yeterince yatırımcı çekememektedir. 2016 ve 2017 yıllarında satın alma işleri önemli ölçüde küçülmüştü. 2018 yılında ise satın alma işlemleri neredeyse durmuştu. Satın almaya yönelik yatırımlar 2013 yılında 1,91 milyar dolar olurken, 2014 yılında 787 milyon dolara gerilemiş, 2015 yılında ise 1,44 milyar dolar olarak gerçekleşmişti.

2016 ve 2017 yıllarında ise satın alma işlemleri önemli ölçüde zayıflamış ve 2017 yılında 264 milyon dolar olarak gerçekleşmişti. 2018 yılında satın alma işlemleri neredeyse durmuş ve 15 milyon dolara gerilemişti. 2019 yılında ise satın alma işlemi gerçekleşmemiştir. Yatırım performansı ve beklentilerdeki bozulma yanı sıra Türk Lirası’nda yaşanan hızlı gerileme de satış işlemlerini durdurmuştur.

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ

Türk müteahhitlik sektörü 1972 yılından 2019 sonuna kadar 126 farklı ülkede toplam 403,0 milyar dolar değerinde 10.147 proje üstlenmiştir. Yurtdışı müteahhitlik hizmetleri yıllar içinde hem faaliyet alanlarını çeşitlendirmekte hem de daha büyük projeler üstlenmektedir. 2005 yılında toplam üstlenilen proje bedelinde ilk defa 10 milyar dolar sınırını aşan Türk müteahhitlik sektörü dünyada yaşanan siyasi ve ekonomik dalgalanmalara rağmen 2006-2015 yıllarında her yıl 20 milyar doların üzerinde iş yüklenmeyi başarmıştır. 2012 yılında üstlenilen 31,36 milyar dolarlık proje bedeli ulaşılan en yüksek rakam olmuştur.

2014 ve 2015 yıllarında yurtdışı müteahhitlik işleri performansı zayıflamaya başlamıştır. 2016 yılında ise yurtdışı müteahhitlik işleri önemli ölçüde gerilemiştir. 2016 yılında pazarlarımızda yaşanan gelişmeler ve ikili ilişkilerdeki gerginlikler yurtdışı müteahhitlik hizmetlerini olumsuz etkilemiştir. 2017 yılında bu gerileme durmuş ve sınırlı bir toparlanma yaşanmıştır. 2018 yılında yurtdışı müteahhitlik işlerinde yeniden önemli bir artış yaşanmıştır. 2018 yılında 324 proje üstlenilmiş olup toplam proje tutarları 21,21 milyar dolar olmuştur. Önemli pazarlarımızdan bazılarında işler yeniden hareketlenmeye başlamıştır.

2019 yılında ise dünya ticaretinde ortaya çıkan korumacılık eğilimleri sınır ötesi müteahhitlik işlerini de olumsuz etkilemeye başlamıştır. Böyle bir ortamda 2019 yılında 19,15 milyar dolar proje değerinde 475 yeni proje üstlenilmiştir. 

Türk Firmalarının Üstlendikleri İş Payı 2018 Yılında Yüzde 4,6 Oldu

2018 yılı gelirlerine göre Türkiye 44 müteahhitlik firmasının üstlendiği 22,2 milyar dolar toplam proje bedeli ile yeniden 8. sıradan 7. sıraya 2018 yılında 324 proje üstlenilmiş olup toplam proje tutarları 21,21 milyar dolar olmuştur. İlk 250 içinde Türk müteahhitlik sektörü toplam 487,3 milyar dolarlık gelir pastasından 2018 yılında yüzde 4,6 pay almıştır. 2017 yılında üstlenilen 23,2 milyar dolar iş ile alınan pay yüzde 4,8 olmuştu. Bu çerçevede Türk müteahhitlerinin payı 0,2 puan düşmüştür.

İNŞAAT KONUT VE GAYRİMENKUL SEKTÖRÜNDE DİĞER GELİŞMELER

Kentsel Dönüşüm Faaliyetleri Yavaşlıyor

Kentsel dönüşüm kavramı Türkiye’nin gündemine özellikle
1999 yılında yaşanan Marmara depremi sonrası girmiştir. Bu tarihten sonra kentsel dönüşüm süreci çeşitli aşamalardan geçerek 2012 yılında kanuni alt yapısı oluşturulmuş ve fiilen uygulamaya geçilmiştir.

Bugünkü kentsel dönüşüm uygulamalarına temel oluşturan 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun 2012 yılı mayıs ayında çıkarılmış ve yürürlüğe girmiştir.

Kanun kentsel dönüşümü; ya belli bir alanı riskli alan ilan ederek tüm yapılaşmayı, sosyal ve kültürel donatı alanları, yeşil alanları yeniden kurgulayarak safha safha yıkıp yeniden yapma yoluyla ya da riskli yapı adıyla bina bazında yıkıp yerinde yeniden yaparak veya komşu parselleri birleştirip ada bazında yeniden yaparak gerçekleştirmektedir.

Bakanlığın riskli alanlardaki imar planlarını, kentsel tasarımları onaylayarak veya bizzat yaparak kontrol ettiği tam bir merkez karar organı olarak yer aldığı yeni kentsel dönüşüm yaklaşımında belediyeler, yerel organizatörler olarak dönüşüme katılarak konut ve işyeri sahipleri olan halkla yapılacak anlaşmaları oluşturmaktadır.

6306 sayılı kanun ve ilgili yönetmeliklerle getirilen yeni Kentsel Dönüşüm Yasası Belediye Kanunu 73. Maddesi ve 5366 Sayılı Kanun ile birlikte uygulanmaya başlanarak kentsel dönüşüm için gerekli hukuki yapının büyük bölümünü karşılamıştır.

Kentsel dönüşüm ile ilgili olarak 2014 yılında iki önemli düzenleme yapılmıştır. Buna göre ilk olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na kentsel dönüşüm kapsamında acele kamulaştırma yetkisi tanınmıştır. Riskli alan ilan edilen bölgelerde mülk sahiplerinin üçte ikisinin anlaşma imzalaması halinde geri kalan mülkler için acele kamulaştırma yetkisi getirilmiştir ve Bakanlık bu yetkisini ilk olarak İstanbul Fikirtepe’de
kullanmıştır.

2014 yılında çıkan ikinci düzenleme ise kentsel dönüşüm yasası yönetmeliğinde yapılan değişiklikler olmuştur. Buna göre inşaat şirketlerinde ve riskli bina tespiti yapan kuruluşlar disiplin altına alınırken, binasını yıktırmak istemeyen mülk sahiplerine güçlendirme olanağı getirilmiştir.

Son yıllarda kentsel dönüşümün hızı yavaşlamıştır. Kentsel dönüşüm daha çok özel sektörün kentsel yenileme faaliyetlerine dönüşmektedir. Riskli bölgelerdeki kentsel dönüşümden çok getirisi yüksek bölgelerde mevcut konut stokunun yenilenmesi giderek ağırlık kazanmaktadır. Bu çerçevede yeniden riskli alanlara odaklanacak kentsel dönüşüm için yeni bir ivmeye ihtiyaç bulunmaktadır.

6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında yedi buçuk yıllık uygulama dönemini geride kalmıştır. Kentsel dönüşüm faaliyetlerine ilişkin olarak resmi verileri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı açıklamaktadır. 

2019 Yıl Sonu İtibarıyla Riskli Alan İlan Edilen Alanlardaki Bina Sayısı 616.270 

Riskli alan ilan edilen il sayısı 2019 yılında 53 olarak gerçekleşmiştir. Riskli ilan edilen alan sayısı iptal edilen 10 alan dahil 240’a ulaşmıştır. 2019 sonunda bu alanlarda yer alan yapı sayısı 286.640, riskli alandaki bağımsız birim sayısı 616.270 ve riskli alanda ikamet eden nüfus sayısı 2.015.205’tir. Riskli alanın yüzölçümü 12.818 ha olarak gerçekleşmiştir. 

240 adet riskli alanın; 185’inde kendi belediyesi, 4’ünde TOKİ, 10 alanda ise maliklerce uygulama yapılmasına yönelik yetkilendirme yapılmış, geriye kalan 31 alanda doğrudan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından uygulamalar gerçekleştirilmektedir. Ayrıca 10 adet Riskli Alan ilanına karşı iptal kararı verilmiştir.

Rezerv Yapı Alanı Uygulamaları çerçevesinde 48 ilde yeni yerleşim alanı olarak kullanılmak üzere 46.000 hektar büyüklüğe sahip Rezerv Yapı Alanı belirlenmiştir ve riskli alanlardaki uygulamalarla koordineli şekilde yapım ve değerlendirme süreçleri devam etmektedir.

Kentsel Dönüşüm Gelişim, Proje ve Yenileme Alanları Çalışmaları 5393 sayılı Kanun uyarınca 30 ilde 141 adet Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı (KDGPA) ve 5366 sayılı Kanun uyarınca 6 ilde 10 adet yenileme alanı belirlenerek uygulamalar ilgili belediyelerce yürütülmektedir. Söz konusu dönüşüm alanlarının büyüklüğü ise 15.425 hektardır.

Riskli alan ilan edilen birimleri ilgilendiren nüfus sayısı 2,02 milyon kişiye ulaşmıştır. Dönüşüm projeleri özel hesabının ihdas edildiği 2012 yılından itibaren kurumsal ve bireysel kira yardımı taşınma desteği, faiz desteği, kamulaştırma ve dönüşüm uygulamaları olmak üzere toplam yaklaşık 11,0 milyar TL harcama yapılmıştır.

12 Eylül 2019 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kentsel dönüşüm strateji ve eylem planı belgesi açıklanmıştır. Kentsel dönüşüm 4 büyük fazda gerçekleştirilecektir. Bunlar; “deprem riski altındaki yapıların ve alanların dönüşümü”, “sel ve heyelan riski altındaki alanların taşınması”, “tarihi kent merkezleri ve meydanların ihyası” ve “sanayi alanlarının taşınması ve dönüşümü” temel başlıkları altında gruplandırılmıştır. 

YABANCILARIN GAYRİMENKUL EDİNİMLERİ

Yabancıların Gayrimenkul Edinimleri 2019 Yılında Yüzde 18,2 Geriledi

Yabancıların Türkiye’den gayrimenkul edinimlerine ilişkin olarak üç ayrı istatistik yayınlanmaktadır. Bunların ilki gerçek ve tüzel kişilerin Türkiye’den yaptıkları gayrimenkul alımlarının parasal değeridir.

Yabancıların Türkiye’den gayrimenkul edinimleri 2019 yılında değer olarak yüzde 18,2 azalarak 4,84 milyar dolar olmuştur. Yabancıların gayrimenkul alımları 2018 yılında en yüksek değere ulaştıktan sonra 2019 yılında gerileme göstermiştir.

Yabancılara Konut Satışı Tüm İllere Yaygınlaşıyor

Yabancıların gayrimenkul edinimlerine ilişkin ikinci istatistik ise TÜİK tarafından yayınlanan yabancılara konut satışı verileridir. 2017 yılında yabancıların konut alımı yüzde 22,2 artmış ve 22.234 daire olarak gerçekleşmişti. 

2018 yılı yabancıların Türkiye’de en çok konut satın aldıkları yıl olarak yaşanmıştı. 2018 yılında yabancılar 39.663 adet konut satın almıştı.

2019 yılında ise yabancılara belli bir değerin üzerindeki konut alımında getirilen vatandaşlık elde etme olanağının teşviki ile yabancıların konut alımı yüzde 14,7 artmış ve 45.483 adet olarak gerçekleşmiştir. Böylece 2019 yabancılara en yüksek konut satılan yıl olmuştur.

2019 yılında yabancılara en çok konut satılan illerin başında 20.857 daire ile İstanbul gelmektedir. Antalya’da yabancılara 8.951 konut satışı gerçekleşmiştir. Üçüncü sırada 2.539 konut ile Ankara gelmektedir. Her üç ilde de yabancılara konut satışlarında önemli artışlar görülmüştür. 2019 yılında yabancılara konut satışında Bursa ve Yalova dördüncü ve beşinci sıralarda yer almışlardır. 

Yabancılara en çok konut satılan ilk 10 il içinde Sakarya, Trabzon, Aydın, Mersin ve Muğla bulunmaya devam etmiştir. İlk 10 il dışındaki illerde de başta Samsun olmak üzere yabancılara konut satışı artmıştır. Yabancılara konut satışı diğer illere de kademeli olarak yayılmaya devam etmektedir. 

2019 Yılında Muğla, Aydın ve İzmir’de Yabancıların Taşınmazları Azalırken, Bursa, Yalova, Sakarya ve
Kocaeli’nde Arttı

Yabancıların kat mülkiyetine konu olan ve konu olmayan mülk edinimlerine ilişkin olarak yayınlanan yıllık verilere göre 2018 yılı sonu itibarıyla yabancıların taşınmaz parsel sayısı itibari ile en çok mülke sahip olduğu il İstanbul, toplam taşınmaz alanı itibarıyla en çok mülke sahip olduğu il ise Antalya’dır.

2018 yılında hemen tüm illerde artışlar yaşanmıştır. Özellikle Bursa, Kocaeli, Sakarya ve Yalova’daki artışlar dikkat çekicidir. Muğla, Aydın, İzmir gibi daha çok Avrupa ülkeleri vatandaşlarının sahip oldukları taşınmazlarda sınırlı artışlar yaşanmıştır. Muğla ikinci sırada yer almaya devam etmiştir.

Gerileme yaşanan il Hatay olmuştur. İstanbul’da daha çok konut satışı gerçekleşmiştir. Antalya’da yabancıların toplam taşınmaz alanları 2018 yılında da artmıştır. Trabzon ve Edirne’de de hissedilir artışlar olmuştur.

Rapor için tıklayın

Gayrimenkul sektörü yükselişi yakaladı!

Kovid-19 inşaat sektörünü nasıl etkiledi?