İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi açıldı!
TBMM Başkanı Şentop, Tekirdağ İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi'nin açılış töreninde önemli açıklamalarda bulundu.
TBMM Başkanı Şentop, Tekirdağ İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi'nin açılış töreninde, hem şehir hastanesinin açılışını yaptıklarını, hem de Tekirdağ'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıl dönümünü kutladıklarını belirtti.
Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre; Şentop, Tekirdağ'ın kurtuluşunun 98. yıldönümünde başta Yukarı Karabağ olmak üzere vatan topraklarını Ermeni işgalinden azat eden Azerbaycan halkına tebriklerini iletti.
"Halka hizmet Hakk'a hizmettir" düsturu ile çıkılan kutlu yolda yılmadan, yorulmadan ilk günkü heyecanla, aşkla ve şevkle aziz millete hizmet etmeye, bu cennet vatanı imar ve ihya ederek bayındır hale getirmeye devam ettiklerini belirten Şentop, şehir hastanelerinin, atalardan miras alınan ve eşrefi mahlukat olan insanı hayatın merkezine alan anlayışın, 21. yüzyılda en modern şekilde tezahür etmiş hali olduğunu vurguladı.
Adana, Mersin, Isparta, Yozgat, Kayseri, Manisa, Elazığ, Ankara Bilkent, Eskişehir, Bursa, İstanbul Başakşehir ve Konya Şehir Hastanelerinin ardından 13. şehir hastanesinin Tekirdağ'a açıldığını kaydeden Şentop, şu ifadeleri kullandı:
"Esasen şehir hastaneleri; büyük Selçuklu'dan Osmanlı'ya, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e intikal eden bimarhane, şifahane ve numune hastaneleri birikiminin günümüz şartlarında yeniden tasarlanması ve aziz milletimizin hizmetine sunulmasıdır. Medeniyetimiz binlerce yıldır 'Her insan bir alemdir' idrakiyle insanı metalaştırmadan şekillenmiş, bu sebeple hiçbir hesabilik gütmeden insana hizmeti temel almıştır. Şehir hastanelerimizin aynı manevi düsturla şekillendiğine hiç şüphe yoktur. Tekirdağ Şehir Hastanemiz sahip olduğu özellikleriyle sadece Tekirdağlılara değil Marmara Bölgesi'ndeki geniş bir nüfusa hizmet edecek, şifa dağıtacaktır. Bölge insanımızın sağlık konusunda İstanbul'a bağımlılığını azaltacak, aynı zamanda İstanbul'daki hastanelerimizin de yükünü büyük ölçüde hafifletecektir.
Son yıllarda ülkemizdeki sağlık hizmetinin kalitesini ve bu kaliteye rağmen fiyat bakımından uygunluğunu gören sözde gelişmiş ülkelerin vatandaşlarının da ülkemizin hastanelerine rağbet ettiklerini, tabiri caizse kendilerini 'Türk hekimlerine emanet ettiklerini' büyük bir memnuniyetle görüyoruz. Tekirdağ ve diğer şehirlerimizdeki şehir hastanelerimizin sağlık turizminin gelişmesine de büyük katkı sağlayacağı muhakkaktır."
2015 ve 2019 yılı TÜİK verilerine göre dünya sağlık turizminde 8. sıraya yerleşen Türkiye'nin, önümüzdeki dönemde, kısa bir süre içinde çok daha üst sıralara çıkacağının aşikar olduğundan bahseden Şentop, "Şehir hastanelerimizin sadece hastalara şifa olmak üzere tesis edilmediğini, bu hastanelerin aynı zamanda bilimsel araştırma merkezleri olarak faaliyet göstereceklerini de unutmamak gerekir. Umuyoruz ve bekliyoruz ki bu hastanelerimizde görev yapan hekimlerimiz ve sağlık personelimiz ülkemize tıp alanında nice başarılar kazandıracaklardır." şeklinde konuştu.
- "Medeniyetimizi yok saymaya, küçümsemeye cüret etmektedirler"
Türk milletinin Mimar Sinan'ın muhteşem eserleri gibi sade, asil ve mütevazı olduğunu, sahip olduğu büyük medeniyeti, kıymetli hasletlerini ve ilim hayatına katkılarını hiçbir zaman sadece kendine saklamayıp, büyük bir alicenaplıkla insanlığın hizmetine sunduğdan bahseden Şentop, şu ifadeleri kullandı:
"Ancak her şeyi kendinden sadır olmuş zanneden ve büyük medeniyetimizin katkılarını ret ve inkar eden Batılı ülkeler, aziz milletimizin bu mütevazılığı sebebiyle semerelerini yeterince dile getirmediği medeniyetimizi yok saymaya, küçümsemeye cüret etmektedirler. Bu bağlamda, Batı'yı ve onun sömürgeci kapitalist anlayışını bilvesile dillendirmemin sebebi, Batı karşısında duyduğumuz bir kompleksin tezahürü değildir. Tam tersine Batı'yı mukayese parametresi olarak seçmemin sebebi, onların zihniyet ve cibilliyetlerini, karakterlerini tekrar hatırlatmak içindir.
Nihayet sağlıkla imtihan günleri olarak yaşadığımız bu salgın döneminde, Batı ülkeleri 'parası olmayan ölsün' ve 'bizden başka dünyanın geri kalan ülkelerinin insanları ölsün' bencilliğiyle hareket edip birbirlerinin parası ödenmiş sağlık malzemelerine el koyup adeta yağmalarken, Türkiye bir taraftan kendi vatandaşlarının sağlık hizmetlerini meccanen sağlayıp, diğer taraftan dünyadaki ülkelerin dörtte üçünün yardımına koşmaktan geri durmamıştır.
Herkes ve her devlet karakterinin gereğini yapar. Bu salgın günleri, Batı'nın sadece sağlık sisteminin yetersizliğini ortaya koymakla kalmamış, insanı metalaştıran, onu bir pazarlama malzemesine dönüştüren devlet anlayışının da çöküşüne şahitlik etmiştir."
- "Bugünün Türkiyesi artık çeyrek asır öncesinin Türkiyesi değildir"
TBMM Başkanı Şentop, Türkiye'nin son 20 yılda çok büyük ilerleme kaydettiğini, çok ve büyük, devasa eserler kazandığını kaydetti.
Türkiye'nin tesirlere açık bir ülke iken müessir bir ülke haline geldiğinden bahseden Şentop, "Bütün bunlar kendiliğinden, kendi kendine olmadı. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, büyük gayretlerle, büyük emeklerle, ter dökerek, yılmadan, azimle kararlılıkla gerçekleşti. Bugünün Türkiyesi artık çeyrek asır öncesinin Türkiyesi değildir. Ancak ülkemizde bazı çevrelerde geçmişten günümüze süregelen, yeni, iyi ve güzel olana karşı körü körüne muhalefet etme hastalığı da hiç eksilmedi; her yenilik, her güzellik, her faydalı eser karşısında yeniden nüksetti." dedi.
Şentop, şunları söyledi:
"Sağlık altyapısındaki gelişmeler, özellikle şehir hastaneleri bu kör muhalefet anlayışının en önde yer alan hedeflerinden biri oldu, bu saldırılardan nasibini aldı. Bütün dünyayı kuşatan salgın süreci, bu vizyonsuz, sadece karalamaya yönelik muhalefet anlayışının müflisliğini bir kez daha ve kesin ikna edici bir şekilde gösterirken; sağlık alanında son 20 yılda yapılanların ne kadar büyük bir öngörü ve ileri görüşlülükle gerçekleştirildiğini de ispat etmiş oldu.
Bazı işlerin ve eserlerin sadece ekonomik ölçülerle değerlendirilemeyeceği, ülkeler için stratejik anlam ve gerekliliklerinin de bulunduğunu görüp, anlayacak bir ufkun ne kadar elzem olduğu salgın sürecinde net olarak ortaya çıkmıştır. Şehir hastanelerimiz, savunma sanayii alanındaki yatırımlarımız, başta İstanbul Havalimanımız olmak üzere yeni havalimanlarımız, Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim köprülerimiz, duble yollarımız gibi devasa eserler hem aziz milletimize hizmet edecek hem de stratejik açıdan ülkemizin askeri, ekonomik ve siyasi hedeflerine ulaşmasını sağlayacaklardır."
Yeni tip koronavirüs salgınıyla ilgili açıklamalarda bulunan Şentop, şu ifadeleri kullandı:
"Dünyanın başına musallat olan salgınla mücadelede, ülkemizin sağlık sistemi rüştünü ispatlamıştır. Ülkemiz adına iki önemli haber daha alarak bu zor günlerde mutluluğumuz katbekat artmıştır. Koronavirüse karşı iki Türk bilim insanının aşıyı bulmuş olmaları ve hemen akabinde Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca'nın önerisiyle Dünya Sağlık Örgütü'nün 2021 yılının Uluslararası Sağlık Çalışanları yılı ilan etmesi hepimizi ayrıca sevindirmiştir. Emeği geçenleri tebrik ediyorum."
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Tekirdağ Şehir Hastanesinin açılışı dolayısıyla düzenlenen törende yaptığı konuşmada, geçen hafta Tekirdağ'ı ziyaret ettiğini, burada Türkiye'nin en büyük "non woven" kumaş fabrikalarından birinin açılışını yaptıklarını belirtti. Bu kumaşın maskelerde, çocuk bezlerinde kullanıldığını anlatan Varank, "Bu alanda 800 milyon liralık bir yatırımı Türkiye'ye kazandırdık. Türkiye bu manada Orta Doğu'da, Afrika'da, Orta Asya'da en önemli oyunculardan biri haline geldi." diye konuştu.
Varank, Türkiye'nin göz bebeği şehirlerden Tekirdağ'ın sanayi açısından da büyük önem taşıdığını vurgulayarak "14 organize sanayi bölgesi var ve organize sanayi bölgesi sayısı itibarıyla Türkiye'deki ikinci şehir. Zamanla tabii ki hem sanayinin hem de evsel atıkların getirdiği sorunlar Tekirdağ'ımızı etkilemiş. Maalesef yerel yönetimler burada biraz ihmalkar davranmışlar ama Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bugün çok önemli projeyle önemli bir ayağı açmış olduk." ifadelerini kullandı.
Bakan Varank, şunları kaydetti:
"Ergene Havzası Koruma Eylem Planı çerçevesinde bu sabah itibarıyla özellikle şehrin doğu tarafındaki organize sanayi bölgelerindeki arıtılmış suyun tamamı arıtıldıktan sonra derin deşarj yapılıyor. Bu manada da sağlık sektörü açısından da şehrin sağlığını koruması açısından da önemli bir projeyi bu sabah itibarıyla ilk etabını başlatmış olduk. Bu, bizim açımızdan tabii ki gurur verici. Ben böyle güzel bir tesisin açılışına katılıyor olmaktan, bu manada Sayın Cumhurbaşkanımıza refakat ediyor olmaktan gerçekten gururluyum. İnşallah böyle tesislerimizi (Şehir Hastanesi) de Sayın Sağlık Bakanımızın öncülüğünde hayata geçireceğiz. Dünyaya örnek olacağız."
AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, "Tabii hastaneler sadece ülkemizde vatandaşlarımızın ihtiyacını görmekle kalmayacak, sağlık turizmi ile çevre ülkelerden, değişik yerlerden gelen birçok hastaya derman dağıtacak." dedi.
Yıldırım, Tekirdağ İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi açılış töreninde yaptığı konuşmada, bugün Tekirdağ'ın kurtuluşunun 98. yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "en büyük hayalim" dediği şehir hastanelerine bir yenisini katmanın mutluluğunun yaşandığını söyledi, hayırlı olmasını diledi.
- "Neler söylemediler ki?"
Hastanelerin öneminin son salgında daha iyi anlaşıldığında değinen Yıldırım, şunları kaydetti:
"Hatırlıyorum geçmiş yıllarda şehir hastaneleriyle ilgili neler söylendi, neler söylendi. Maalesef şehir hastanelerinin fuzuli yatırım olduğunu, birilerine rant sağlayan işler olduğu hep söylene geldi.
Ancak geçtiğimiz mart ayından beri ülkemizi ve bütün dünyayı kasıp kavuran bu koronavirüs bir kez daha gösterdi ki eğer ülke olarak hazır değilseniz, altyapınız yoksa burada çaresiz kalıyorsunuz. Tabii hastaneler sadece ülkemizde vatandaşlarımızın ihtiyacını görmekle kalmayacak, sağlık turizmi ile çevre ülkelerden, değişik yerlerden gelen birçok hastaya derman dağıtacak."
Yıldırım, Tekirdağ'ın demir yolu, kara yolu yatırımlarıyla önemli cazibe merkezi haline geldiğini vurguladı.