İstanbul lüks metropollere fark atacak!
Demsa’nın patronu Demet Sabancı Çetindoğan, lüks pazar açısından İstanbul’un dünyanın önemli metropollerinden hiç geri kalmadığını belirterek “Hatta 10 yıl içinde İstanbul fark atacaktır” dedi...
Demsa’nın patronu Demet Sabancı Çetindoğan, lüks pazar açısından İstanbul’un dünyanın önemli metropollerinden hiç geri kalmadığını belirterek “Hatta 10 yıl içinde İstanbul fark atacaktır” dedi.
Demet Sabancı Çetindoğan, iş dünyasında en zarif ve güler yüzlü kadınlar arasında listenin başındakilerden biri… Ağır başlı, sakin ve pozitif tavırlarıyla dikkat çekiyor. Ne yüzünde ne de davranışlarında bir hırs var. Başarı için ne hırs şart ne de erkeksileşmek! Bunun en güzel örneği o… Şahane evsahipliğinde Brandroom’da yılbaşı ağaçlarının altında kahvelerimizi içtik ve sohbete koyulduk.
- Türk lüks tüketicisi dünyanın geri kalanından farklı mı?
- Lüks tüketicisi dünyanın her yerinde aynı. Zira lüks markayı yönetmek her zaman dikkat ister. Çünkü gizem içerir. Tüketici beklentisi yüksektir. Lüks tüketicisi daha sofistikedir. Talep konusunda güveni yüksektir. Hızlı servis, kendine özel sunum ister. Hizmette sınır yok mantığını benimser.
TÜRKİYE’Yİ TANITIYORUZ
- Kısa sürede Türkiye’nin perakende ve lükste en büyük gruplarından biri oldunuz. Hedef bu muydu?
- Hedefimize ulaşalı çok zaman oldu desem… Ama hedefinize ulaştığınızda başka başka hedefler beliriyor kafanızda. Bizim önceliğimiz hiçbir zaman değişmeyecek hedefimiz ülke ekonomisine, ülke insanımıza yeni iş imkanları oluşturmak. 2000 yılında kurduğumuz Demsa, 131 mağaza ve 1223 çalışana ulaştı. Marka sahibini ve ekibini mutlaka İstanbul’da ağırlıyoruz. Hem daha verimli oluyor hem de Türkiye’yi tanıtmış oluyoruz. Galeries Lafayette 2016 başında açılacak. Hedefler bitmiyor.
- TV, sağlık, perakende, turizm ve denizcilik alanlarında faaliyetleriniz var. En çok hangisini seviyorsunuz?
- Hepsinin yeri ayrı. Hepsini çok seviyor değer veriyoruz. Amaaaa Demsa ilk göz ağrımız, ilk atılımımız, ilk yola çıkış noktamız. Sanırım diğerlerinden bu yüzden bir tık önde.
- Yeni alanlara girme kararını nasıl veriyorsunuz? Siz mi, eşiniz mi yoksa profesyonel kadrolar mı karar veriyor?
- Cengiz Bey ile ortak kararlarla ilerleriz. Tabii ki profesyonel kadromuzun, başarılı Ar-Ge çalışmaları her zaman kararımızda etkili.
ÇİKOLATA FABRİKASI HAYALİ
- Aklınızda kalan bir alan var mı? Keşke şuraya da yatırım yapsaydım, dediğiniz…
- Profesyonellikte keşkelere yer yoktur. Aklınızda kalan bir alan bir proje illa da sorarsanız… Çocukluğumda hep çikolata fabrikası projem vardı… Hani kim bilir belki bir gün…
- Dünya’da umutsuz ve karamsar olmak için çok neden var. Siz nasıl pozitif kalmayı başarıyorsunuz?
- Allah vergisi mi desem annemden aldığım genlerden mi desem her zaman pozitif bir insanım. Moraliniz yüksek olduğunda vücudunuzun da enerji seviyesi yükseliyor. “Aklın sesi bedenin sesidir.” İşte bedeninize ve sağlığınıza dikkat ettiğinizde, kaliteli, enerji dolu bir hayat yaşayabiliyorsunuz. Bu, pozitif olmanızı sağlıyor.
EMEKLİLİĞİ HİÇ DÜŞÜNMEDİM
- Emeklilik planı var mı? Önünüzdeki yılları nasıl planlamak istiyorsunuz.
- Emeklilik mı? Hiç düşünmedim. Daha yolun başındayız. Daha çoook yapılacak işler var. Şimdilik plan mevcut işlerimizde doğru ve kararlı adımlarla ilerlemek…
- Lafayette açılınca neler değişecek?
- Lafayette ile tabii ki çok şey değişecek ama aynı ruhla çalıştığımız için de değişen hiçbir şey olmayacak. Bir dünya markasını İstanbul’a taşımak İstanbul’un vizyonuna bir katkı. Türk bir marka ile ortaklığı Türkiye ekonomisine katkı.
- Lüks pazarı daha da büyür mü yoksa bir arz fazlası mı var?
- Lüks pazarında belli bir noktaya geldiğimizi söyleyebilirim. Bu anlamda dünya metropollerini, İstanbul ile mukayese ettiğimizde pek fark göremiyorum. Ancak 10 yıl içinde İstanbul’un ciddi fark atacağını düşünüyorum. Özellikle Avrupa şehirlerine.
- Piyano çalıyorum. Pek çok sosyal sorumluluk projesinin içinde yer alıyorum. Bu bir hobi değil bir yaşam biçimi haline geldi artık benim için.
- Günlük programım da mutlaka bu konuda bir iş vardır ve kendimi bu tip işleri takip ederken dinlenmiş hissediyorum.
- Başarılı bir iş kadını olabilmek için öncelikle kararlı ve cesur olmalısınız. Kendinize olan güveniniz ve projelerinize, ekibinize olan inancınız asla değişmemeli, asla ve asla atılım yaparken korkmamalısınız!
- Her zaman dikkatli olun. Elinize geçen fırsatları avantaja çevirmeyi öğrenin. İşinde ilk olan ve gelişmeye açık olan fikirlere sahip çıkın.
- İşinizde markalaşmayı önemli ölçüde bir iş kolu haline getirin. Cesaretli, yenilikçi ve üretken olun.
- Hiç hoşlanmam! Ya da kim hoşlanır ki?
- Karşı olduğum, yapmadığım, bana yapılmasından hoşlanmadığım bir şey. Beni tanıyanlar da bu hassasiyetimi mutlaka bilirler. Bu yüzden de çok fazla bu tip insanlarla karşılaşmıyorum açıkçası.
- Ben bir anne, işkadını, sosyal hayat gönüllüsüyüm. Bu unvanlarımın hepsini çok seviyorum ve hepsi arasında mükemmel bir denge kurmaya çalışıyorum. Zaten hayatın kendisi bir denge arayışı.
- Ruhsal ve bedensel denge, içsel ve çevresel bir denge… Bütün hayat geri kalmamak ve çok da ileri gitmemek üzerine kurulu muhteşem bir dengeye sahip. Ben de kendi hayatımda bu dengeyi korumaya çalışıyorum. Hepsi bu. Çok zor değil aslında.
- Çalışma hayatına atılacak herkesin önce cesaret ve azme sahip olması lazım. Sonra birikim ve istikrar gerekli.
- Hiçbir başarı şans eseri elde edilmiyor. Çalışmak, ısrar etmek, fırsatları ve imkanları iyi değerlendirmek, yol kazalarında pes etmemek gerekli.
- Tabii ki önce iyi bir eğitim lazım. İyi sosyal çevre de başarıda çok önemli.
- Benim yaşam biçimim. Hayatımın merkezine koydum. Günümün önemli bir kısmını kadınlar, çocuklar için hazırlanmış sosyal projelere ayırıyorum. Bu bir boş vakit çabası değil. Benim büyüme ve öğrenme sürecimin temel dinamiklerinden birini oluşturuyor.
- Yaptığım her işin içinde, bir sosyal sorumluluk payı, toplumsal bir çıktı, paylaşılabilir bir değer üretilmesini önemsiyorum.
- Yetenek! Her zaman her ortamda yetenekli insanlar kendilerini fark ettiriyorlar öğle değil mi?
- Tecrübeler, öngörüler ve sezgilerimiz bu konuda yanıltmıyor artık bizleri.
- Sosyal medya artık olmazsa olmaz!
- Twitter kullanıyorum.
- Kimi zaman çağın vebası olduğunu kimi zaman da hayatın bir parçası diye düşünüyorum.
- İnsan hayatında şans da şanssızlık da eşit olarak var sanırım.
- Şans ya da şanssızlık hayata dair fırsatları değerlendirmek de değil midir bir nevi…
- Çok şükür ne kişisel hayatımda ne de profesyonel hayatımda öyle büyük bir pişmanlığım olmadı. Bu saatten sonra da olmaz umarım. Ufak tefek oluyor pişmanlıklar. Ama mevzu etmek bile komik olur.
Sözcü