İstanbul'da artık binalar yoruldu: İstanbul'da çok eski faylar var! Deprem uzmanından son dakika açıklaması!
Deprem uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, dün Küçükçekmece'de çöken binaya değindi ve İstanbul'un deprem riski, kentsel dönüşüm konusu ile ilgili önemli açıklamalar
Dün sabah saatlerinde İstanbul Küçükçekmece ilçesinde 3 katlı bina henüz bilinmeyen bir sebeple çöktü ve enkazda 1 kişi hayatını kaybetti, 2'si ağır 8 kişi de yaralandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, 1988'de yapılan binanın mühendislik hizmeti alınmadığına, 1.5 katın kaçak eklendiğine ve deniz kumu tespit edildiğine dikkat çekti.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Küçükçekmece'de yıkılan binanın enkazında incelemeler yaptı ve "En kısa zamanda idari kusur, kabahat ne varsa tabloyu olduğu gibi ortaya çıkarıp bunu hem sizlerle hem de adli sürece destek olması açısından yollayacağız" ifadelerini kullandı.
Deprem uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, İstanbul'un deprem riski ve kentsel dönüşüm konusu ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
AHaber'de yer alan habere göre; Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, söz konusu açıklamasında Marmara Denizi'nden geçen bir fay olduğunu ve nüfusun en yoğun olduğu yerlerin de bu faya en yakın noktalar olduğunu, bunun yanı sıra buralarda bir de zayıf zemin şartlarının olduğunu belirtti.
Öztürk, söz konusu açıklamasında "Gölcük depreminde İstanbul'da binaların yıkıldığı yerler var. Avcılar'da o zaman çok ciddi bir yıkım oldu ve 400 kişiyi kaybettik. O zamandan beri birçok deprem oldu. İstanbul'da artık binalar yorulmuş halde. Statik ve denge bozuldu. Yük artık bir yere gitmeye başladı. Dün Küçükçekmece daha öncede Kartal'da binalar kendiliğinden yıkıldı. Kartal'daki bina 6 katlıydı yükü taşımadı diyebiliriz ancak Küçükçekmece'deki 3 katlı, işte bu daha kötü. 3 katlı bir binanın bu şekildeyıkımı fecidir. Takla atar gibi bir yıkım var. Burada iyi diyebileceğimiz tek bir şey var yıkım hafta sonu oldu ve sokaklar boştu. Daha büyük bir felaket yaşanabilirdi" değerlendirmesinde bulundu.
Yol kenarı ve köşe binalarda çökme yaşandığının, buradan geçen hatların ve trafiğin binayı yorduğunun altını çizen Öztürk, "Derine inmiş su hatları ve burada yaşanan kaçaklar insanlar fark etmeden zemini boşaltıyor. Bir yapının kendi kendine yıkılması olağanüstü bir durumdur. Kabul edilebilir ve izah edilebilir bir durum değil" ifadelerini kullandı.
Açıklamasında "İstanbul'da çok eski faylar ve bunlar su akışlarının kanalları. Bu eski kırılmış fay hatları ölmüş ama bunlar geçmişte hasar yapmışlar ve sular buradan akmaya devam ediyor. Bakırköy'de 2000 yılında 87 tane sondaj yaptık. Burada 16 tane fay hattını haritaya koyduk. Bunlar eski ve ölü faylar ancak altında sular geçiyor ve zemini boşaltıyor" ifadelerine yer veren Deprem uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, bu şekilde altı boşalmış zeminlere çimento ile suyu karıştığı enjekte yaptıklarını dile getirdi.
Bunun ileri bir yer bilim araştırmasını da gerektirdiğini dile getiren Öztürk, "Bunu yüksek basınç ile verirseniz yapının geometrisini bozarsınız. Belediyelerin mutlaka bunu düşünüp uygulaması lazım. İleri mühendislik ile bu yapılabilir" şeklinde konuştu.
Borsada Haziran ayında temettü ödeyecek şirketler