23 / 11 / 2024

İstanbul'da yağmur nedeniyle altyapı patladı, yollar çöktü!

İstanbul'da yağmur nedeniyle altyapı patladı, yollar çöktü!

İstanbul’da dün öğle saatlerinde aniden bastıran sağanak yağmur, hayatı felç etti. İstanbul bir ayda üçüncü kez yağmura teslim oldu. Dev binaların yükünü taşıyamayan altyapı patladı, yollar çöktü




İstanbul’da dün öğle saatlerinde aniden bastıran sağanak yağmur, hayatı felç etti. Kasımpaşa’da kısa süreli oluşan hortum paniğe neden oldu. Hortum nedeniyle Şehir Hatları Tersanesi’nin çatıları uçtu, Genel Müdürlük binasının camları kırıldı. İstanbul’un pek çok noktasında otomobiller sular altında kalırken Taksim İstiklal Caddesi, Venedik’i anımsatan görüntülere sahne oldu. Taksim yeraltı tünelini de su bastı. Vatandaşlar uzun süre tünelde mahsur kaldı. Deniz ve karanın birleştiği görüntülerle daha önce de gündeme gelen Üsküdar’da kontrolden çıkan bir otomobil, yol kenarındaki elektrik direğine çarptı. Otomobilde sıkışan kadın sürücüyü polis ve itfaiye ekipleri kurtardı. Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, AK Parti seçim standını ziyaret için geldiği Eminönü’nde yağmura yakalandı.



BAKAN YAZICI: YAĞMURU ZEVKLE İZLEDİM

Bir basın mensubunun “Yağmur nedeniyle mağdur oldunuz mu” sorusunu cevaplayan Yazıcı, “Hayır, zevkle izledim. Yağmur berekettir. Yağan yağmurun kimseye zarar vermeden akışını sağlamak belediyelerin işidir” dedi.


İstanbul’da pek çok ev ve işyerine su basarken, altyapı sorunu bir kez daha gündeme geldi. Altyapı sistemini aşan yapılaşmanın bu gibi sorunlara neden olduğunu dile getiren Şehir Plancısı Erhan Demirdizen, şunları söyledi: “Yağmur suyunun doğal yollardan toprak ve dere yatakları ile buluşamıyor olması en büyük handikap. Özellikle Taksim gibi yoğun yapılaşmanın olduğu yerlerde doğal toprak veya çim zemin oldukça sınırlı. Bu nedenle, bu tür AVM, rezidans gibi yoğun yapılaşma olan tarihi merkezlerde yağmur suyunu boşaltabilmek için yeterli kapasitede altyapıya ihtiyaç var.


Bölgedeki yerleşik nüfusun istikrarlı olması gerekiyor. Ancak imar planlarında yapılan değişikliklerle bu bölgelerin yerleşik nüfusu ve yapı yoğunluğu arttırılarak, altyapıda yetersizliklere zemin hazırlanıyor. Altyapıdan sorumlu kurumların bilimsel veriler doğrultusunda görüş bildirmeleri siyasi müdahalelerle zorlaşıyor.” 


Taraf


Geri Dön