27 / 12 / 2024

İstanbul'daki yeni yapılar eskilerle uyuşmuyor!

İstanbul'daki yeni yapılar eskilerle uyuşmuyor!

Güneydoğu Asya'nın en popüler mimarlık ofisi WOHA'nın kurucuları Wong Mun Summ ve Richard Hassel: 'İstanbul'daki yeni yapılar eskilerle uyuşmuyor'



Güneydoğu Asyalı mimarlık ofisi WOHA'nın kurucuları Wong Mun Summ ve Richard Hassell geçen günlerde Yapı-Endüstri Merkezi'nin konuğu olarak İstanbul'daydı. Arçelik'in ana sponsorluğunda gerçekleştirilen 'Son çalışmalar' başlıklı konferansa katılan uzmanlar; WOHA'nın son dönem çalışmalarını, Singapur, Tayland, Endonezya'da gerçekleştirdikleri ödüllü projelerini ve Türk mimarisiyle ilgili düşüncelerini anlattı...


Yeni projelerinizden bahseder misiniz
Wong Mun Summ: Yakın zamanda Singapur'da bir proje geliştirdik. Bunun dışında çin'de, Hindistan'da, Tayvan,Tayland ve Endonezya'da devam eden projelerimiz var. Hindistan'da 5 bin daireyi içeren bir projemiz bulunuyor. çin'in Chengdu kentinde de ticaret ve ofis alanları gibi birkaç öğeyi içinde barındıran bir proje üzerinde çalışıyoruz. Malezya'da ise hastane, tıbbi destek üniteleri ve barınma meknlarını kapsayan bir sağlık kompleksi kuruyoruz.

Uzmanlaşmak istediğiniz bir alanlar var mı
Hassel: Hayır, biz zaten uzmanlaşmak istemiyoruz. Hatta ben bunun bir çeşit tuzak olduğunu düşünüyorum! Eğer yalnızca uzmanlaşırsanız, sadece bir yoldan gidilebileceğini düşünürsünüz ve bu da yaratıcılığınızı, ilham kaynaklarınızı kısıtlayacaktır. İşte bu nedenle binanın türünde ya da boyutunda değişiklik yapmak, onlarla oynamak bize daha yaratıcı geliyor.

Farklı ülkelerde proje üretmek sizin seçiminiz mi, yoksa sadece önünüze çıkan fırsatlar mı sizi bu noktaya getirdi
Hassel: Bu da bir seçim tabi ki... Genelde projelerin size gelmesini beklersiniz; peşlerinde koşmak zordur. Fakat biz farklı kurallar, iklimler ve kültürler içinde çalışma şansına sahip olduk. Bu değişken durumlar, aslında işi çok daha ilginç kılıyor. Örneğin, Singapur'da gerçekleştirdiğiniz bir gökdelenle Tayvan için tasarladığınız bir gökdelen arasında büyük farklılıklar ortaya çıkıyor. Summ: Singapur sınırlı kaynaklara sahip bir ülke... Böyle bir ülkede mimarlık pratiğinizi konumlandırmak, bizi yeni çözümler bulmaya yöneltiyor. Seyahat etmek, yeni yerler görmek de, sürekli ve yeniden farklı tasarım olanaklarını gözden geçirmemizi sağlıyor.

İstanbul'daki yapılaşma hakkındaki ilk düşünceleriniz ne oldu
Summ: 19. yüzyılda yapılan binalar, yani eski şehir gerçekten çok güzel. Yeni yapıların ise eskilerle bağlantısız olduğunu ve oransal olarak onlarla uyuşmadığını gördüm. Eski şehrin karakterinin, onun arkasından yükselen yeni binalar yüzünden yok olduğunu düşündük. Bu yüzden bazı yapıları anlamakta güçlük çekiyoruz. 'Bu yapının dış görünüşü neden böyle' veya 'Bir kentsel tasarım, planlama yaklaşımının sonucu mu' sorusunu soruyoruz kendimize.
İstanbul'a gelmeden önce kentin barındırdığı yapı çeşitliliği hakkında bir öngörüye sahip miydiniz
Summ: İstanbul'a gelmeden önce, tarih bilgimiz sayesinde buradaki bazı binalara ilişkin az da olsa fikre sahiptik. Ama korkarım, kent çok da tanıdık değil... Yirmi yaşından küçük binalara aşina değiliz.

Türkiye'de gerçekleştirmek istediğiniz bir proje var mı
Summ: Bu olasılığa aslında çok yaklaşmıştık! Fakat bizim için doğru bir proje olduğuna inanmadık ve yapmadık. Eğer ilgimizi çekebilecek, yani bizi tasarımsal bir mücadeleye sokacak bir proje olursa, neden olmasın Açıkçası Türkiye'de iş yapmayı oldukça ciddiye alıyoruz.

İpek OLGUNSOY/Sabah Emlak


Geri Dön