İstanbul’un en görkemli 100 bahçesi 1 kitapta toplandı!
Kültür AŞ tarafından hazırlanan kitapta, Bizans İmparatorluğu ailesinin yazlık olarak kullandığı Fener Bahçesi'nden, Bebek Bahçesi'ne kadar İstanbulluların gönlünde taht kuran 100 bahçe fotoğraflarıyla birlikte anlatılıyor...
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ, "İstanbul'un Yüzleri" serisi kapsamında, İstanbul'un en görkemli 100 bahçesini fotoğraflarıyla beraber bir kitapta topladı.
Kültür AŞ'den yapılan açıklamaya göre, kitapta, Bizans'tan günümüze İstanbul'da iz bırakan 100 bahçe hakkında bilgilere yer verildi.
Mekanların "bahçeler", "bostanlar" ve "mesire yerleri" olarak üç ana başlıkta toplandığı kitapta, Bizans İmparatorluğu ailesinin yazlık olarak kullandığı Fener Bahçesi'nden şarap ve şifa veren bitkileri ile meşhur manastır bahçelerine, mitolojide doğa ve çoban tanrısı olarak bilinen Pan'ın flütünü çalarak dolaştığı Yıldız Korusu'ndan selvileriyle meşhur Bebek Bahçesi'ne kadar İstanbulluların gönlünde taht kuran 100 bahçe bulunuyor.
- Bizans'ın bahçeleri güvenlik nedeniyle saraya yakındı
Kitapta yer alan bilgilere göre, Bizans döneminde bahçeler genellikle saraya yakın yerlerde, yani sur içinde bulunuyordu. Güvenlik ve ulaşım zorluğu sebebiyle Boğaz sırtları birkaç manastır bahçesi dışında boştu. Günümüzde de örnekleri bulunan genellikle haç şeklinde düzenlenen manastır bahçeleri ise Bizans ahalisi tarafından kitap okuma, dinlenme, düşünme ve dinsel arınma amaçlı kullanılıyordu.
- Osmanlı bahçeleri Çin ve İngiliz bahçelerinden çok farklıydı
Osmanlı bahçelerinin genel özelliklerinin de anlatıldığı kitapta, Osmanlı bahçeleri için "Çin ve İngiliz bahçelerinin aksine doğayı yeniden işleyip anlamlandırmaktan ziyade, insanın doğa karşısındaki sınırını kabul eden bir anlayışa sahiptir. Osmanlı, bahçeleri setler, merpenler, rampa ve yollarla bölüp biçimlendirmek yerine ağaçları, çiçekleri ve hayvanlarıyla bir bütün olarak algılayıp insanı da bunun bir parçası olarak görmeyi tercih eder" bilgisine yer verildi.
Osmanlı bahçelerinde yetiştirilen ürünlerle ilgili de pek çok bilginin yer aldığı kitapta, Türklerin özellikle doğal, fonksiyonelliğin ön planda olduğu ve sembolik değerleri servi, çınar, lale, sümbül ve gül gibi türleri yetiştirmeyi tercih ettiği belirtildi.
- Bahçelerin Altın Dönemi: Lale Devri
İstanbul bahçelerinin altın dönemini Lale Devri'nde yaşandığı anlatılan kitapta, bu dönemde tüm eski bahçelerin elden geçirildiği, pek çok sayıda yeni bahçenin kurulduğu ve İstanbul'un en yoğun ağaçlandırma faaliyetinin yine bu dönemde gerçekleştirildiği, İstanbul'un tepe ve yamaçlarının İzmit, Kocaeli ve Yalova'dan getirtilen fidelerle yeşillendirildiği vurgulandı.
- Bizans İmparatoru'nun yazlığı: Fener Bahçe
Bizans saray bahçeleriyle ilgili günümüze ulaşmış çok fazla kaynak olmasa da Sarayburnu'ndan sonra İstanbul'daki en önemli Bizans saray bahçesi, Osmanlı döneminde de önemli bahçelerden biri olmayı sürdüren Fener Bahçesi oldu. Bizans Hanedanı, yaz aylarını genellikle bu bahçede geçirirdi. İmparator İustinianos'un karısı Theodora için bir saray, üç hamam ve bir kilise yaptırdığı bu bahçe ile saray arasındaki ulaşım süslü kayıklarla sağlanırdı.
- Pan, flütünü bu korulukta çaldı
Erken Bizans şiirinde "Dafne" olarak adlandırılıp övülen defne ormanları, Yunan mitolojisinde çobanların tanrısı olarak kabul edilen Pan'ın flütünü çaldığı yeşillikler, günümüz Yıldız Parkı'nın bulunduğu alanlardı.
Kanuni Sultan Süleyman devrinin pek çok eserinde de adı geçen Yıldız Korusu, Lale Devri'nin meşhur "Çırağan Eğlenceleri"nin de düzenlendiği mekan olarak tarihte yer aldı.
Tahta çıktıktan sonra Yıldız Sarayı'na yerleşen II. Abdülhamid, yerli ve yabancı uzmanlara büyük paralar harcayarak düzenlettiği korudan hatıra defterinde "her metre karesine altın döküldü" ifadesiyle bahsetti.
"İstanbul'un 100 Bahçesi", İstanbul Kitapçısı'ndan, "www.istanbulkitapcisi.com" adresinden ve kitabevlerinden 20 liraya satışa sunuldu.
AA