Magazin

İstanbul'un mimarisi değişiyor!

Star Gazetesi'nden Ekrem Okutan, bugünkü köşesinde "İstanbul'un mimarisi değişiyor!" başlıklı yazı kaleme aldı

Yazıda şu cümlelere yer verildi;

İnşaat sektöründe her ne kadar durgunluk yaşansa da son yıllarda İstanbul'da yapılan binalar adeta şehrin mimarisini değiştirmiş.

Bunda özel sektörün de kamu sektörünün de payı büyük.

Dikkat ettim de eskiden derme yapma binalar boy gösteriyordu.

Gelişi güzel.

Sıva yapılır, boyası kalırdı.

Demir filizleri son katta bırakılır, seçim beklenilirdi.

Kuşkusuz, filizleri bıçak gibi kesen şeyin değişen imar kanunu olduğunu da belirtmekte fayda var.

Bilindiği gibi, kaçak inşaat yapan ile yaptıran 2 yıl ile 5 yıl arasında hapis cezası ile karşı karşıya kalabiliyor.

Bu hatırlatmadan sonra asıl konumuza devam edelim.

Artık kamu ya da özel firmaların yaptığı toplu konutlar veya yaşam siteleri yanında bireysel yapılarda bile bir mükemmeliyet var.

İstanbul'un en geri kalmış semtlerinde, sokak aralarında öyle güzel binalar yapılmış ki hayran kalmamak mümkün değil.

Daha önce yapılan sıvasız, estetikten yoksun binaların yanında bataklıkta açan gül gibi,

Alımlı, çalımlı evliliğe hazırlanan genç kızlar gibi.

Cezbediyor.

Bu aynı zamanda şehrin yenilenmesi anlamına geliyor.

Aslında kentsel dönüşüm de tam bu.

Herkes yanındakine bakarak ya yapısını güçlendirip, boya ile makyajlı hale getiriyor ya da yıkıp yeniden yapıyor.

Bu zincirleme bir değişim, dönüşüm.

Elbette, bunda yerel yönetimlerin emeğini, yabana atmamak lazım.

Merkez kırsal ayrımı yapmayan, yatırımı eşit dağıtan ilçelerde bu gelişimi daha fazla görebiliyoruz.

Ücra ya da varoş denilen yerlere giden yerel yönetim yatırımı, vatandaşın bina yapımını tetikleyen unsur oluyor.

Ve öyle ki merkez diye tabir edilen yerler ile merkeze uzak olan yerlerde bulunan daire fiyatları arasındaki var olan uçurum kapanıyor.

Eskiden iki kat üç kat fark atan fiyatlar şimdi neredeyse bazı yerlerde kafa kafaya gidiyor.
Star/Ekrem Okutan