İstanbul'un parlayan bölgeleri!
İstanbul son yıllarda büyük değişim yaşarken yeni çekim merkezleri ortaya çıkıyor.
Eski çekim merkezlerinde fiyatlar, alternatif bölgelerin ortaya çıkmasıyla gerçekçi seviyelere geriliyor. Tüm Mühendis ve Mimarlar Birliği Platformu Başkanı, mimar-ekonomist Remzi Kozal, "Anadolu yakasında en değerli bölge olan Bağdat Caddesi ve Kadıköy'ün yanında Tepeüstü müthiş gelişti. Çekmeköy, yıldızı en çok parlayan ilçelerden olurken, Avrupa yakasında yeni merkezler ortaya çıkıyor" dedi.
Bir süredir, İstanbul'un rant bölgelerinin kuzeye kaydığı yönünde yorumlar alınıyor. TURYAP Yönetim Kurulu üyesi Başak Soner, bu konuyu aylar önce dile getirmişti. Realty World Gayrimenkul Genel Müdürü Hilmi Işıkören de bu görüşü destekleyen açıklamalar yaptı. Emlak-inşaat sektörünü, hem uygulamacı hem teorisyen olarak tanıyan Tüm Mühendis ve Mimarlar Birliği Platformu Genel Başkanı (TMMBP), mimar-ekonomist Remzi Kozal da aynı görüşleri dile getiriyor.
Hareket kuzeye kaydı
Remzi Kozal, Anadolu yakasında en değerli bölge olarak bilinen Bağdat Caddesi ağırlıklı Kadıköy bölgesinin yanına yeni çekim merkezlerinin oluşmaya başladığına dikkat çekiyor.
Ümraniye Tepeüstü'nün müthiş gelişim içerisinde olduğunu bildiren Remzi Kozal, "Artık, Eminönü-Tahtakale de eski ilgiyi kaybetmiş durumda; Beyoğlu-İstiklal Caddesi'ndeki hareketlilik, Şişli Camii'nden başlayıp Maslak'a doğru uzanan plazalar-iş merkezleri hattına kaydı. Şişli-Ayazağa hattında hareketlilik arttı. Şehirde rant bölgeleri de kuzeye doğru kaymaya devam ediyor" dedi.
Ticari acıdan değer kazanan belli bölgelerin yanında özellikle 1999 Ağustos depreminden sonra daha güvenli olduğu tespit edilen kuzeye doğru kayış yaşandığını ifade eden Remzi Kozal, şöyle konuştu:
Çekmeköy-Arnavutköy
"Şile, Sarıyer-Zekeriyaköy bölgelerinde bir hareketliliği açık şekilde gözlemliyoruz. İstanbul'da yeni ilçe olmasına karar verilen Çekmeköy, Arnavutköy gibi bölgeler kuzeye kayışın bir diğer göstergesi. Beykoz-Cumhuriyetköy'e kadar uzanan Çekmeköy ilçesi Anadolu yakasının en önemli ve rantı en yüksek ilçelerinden biri olurken; Avrupa yakasında Arnavutköy ilçesi İstanbul'un yeni gözdeleri arasına giriyor. Arnavutköy'ün bazı bölgelerini ileride daha sık duyacağız. Mesela Arnavutköy'un Karadeniz kenarındaki köyü Yeniköy, keşfedilmeyi bekliyor.
3. havalimanı-3. köprü
Bunların yanında; henüz üçüncü Boğaz Köprüsü'nün yeri açıklanmamış olsa dahi Anadolu yakasında inşa edilen Şile, Çayağzı, Elmalı bölünmüş yolları ve tüneller; Avrupa yakasında inşa edilmekte olan Sarıyer-Çayırbaşı tünelleri, Hasdal-Yassıören bölünmüş yolları şehrin kuzeyine doğru kayışının bir başka göstergesi oldu. Beklenti, kuzeye yapılan bu yolların üçüncü Boğaz Köprüsü ile birleşeceği yönünde. Yine ihtiyaç haline gelen üçüncü havaalanının da üçüncü köprü yolunun kuzeyine yapılabileceği iddia ediliyor."
Tüp geçiş ve metro
İSTANBUL'daki bu yeni çekim merkezlerinin yanında esas değişimin tüp geçişle birlikte metro sisteminin yaygınlaşmasıyla ortaya çıkacağını savunan mimar-ekonomist Remzi Kozal, "Anadolu yakasında Üsküdar yeniden çok önemli bir konum yakaladı. En büyük çekim merkezlerinden biri Üsküdar-Çekmeköy aksı olacak. Yine, Üsküdar-Gebze aksı bir diğer çekim bölgesi. Avrupa yakasında ise Habibler-Aksaray hattı ve Zincirlikuyu-Maslak-Hacıosman aksı zirve yapacak" diyor.
Üçüncü köprü acil çıkış için mutlaka yapılmalı
YILLARDIR tartışılan yeni Boğaz köprüsünün yeri konusunda Tüm Mühendis ve Mimarlar Birliği Platformu Genel Başkanı (TMMBP) Remzi Kozal, "Üçüncü Boğaziçi Köprüsü'nün, Sarıyer-Yenimahalle/ Havantepe ile Anadolu Kavağı-Ceneviz Kalesi-Yuşa Tepesi bölgeleri arasına yapılacağı ileri sürülüyor. Neden bu bölge?" diye soruyor ve şöyle devam ediyor:
"Çünkü, Boğaz'ın her iki yakasından akan trafik, aynı güzergahı lineer olarak kullanıp geri dönmek zorunda ve karşılıklı bir ring oluşturulamadığı için de sıkışmaktadır. Bu köprü ile oluşturulacak ring Boğaz çevresinde yoğunlaşan trafiği büyük ölçüde rahatlatacak. Ancak bu ringi yalnız oto trafiği için düşünmek yanlış. Bu köprü, aynı zamanda raylı sistem ulaşıma da imkan verecek şekilde planlanmalı. Üçüncü köprü ve Karadeniz sahilinde yer alacak otoyollar, aynı zamanda deprem gibi afet anında İstanbul'un alternatif çıkış yolu olarak görülmeli ve acilen inşa edilmeli. İstanbul merkezli depremde birbirine çok yakın olan mevcut yollar kullanılamaz hale gelebilir."
Yeni köprüde raylı geçiş de olmalı
MİMAR-ekonomist Remzi Kozal, İstanbul'da kuzeydeki yeni bölgelerin yıldızının parladığını ve parlamaya devam edeceğini belirtirken, kuzeye doğru uzatılan raylı sistemin de bunda etkili olacağını düşünüyor. Remzi Kozal, üçüncü köprüde de raylı sisteme yer verilmesi gerektiğini ifade ederek, "İstanbul'da tüp geçitle sağlanan raylı geçiş bu köprüde yer alacak raylı geçişle birlikte Boğaziçi ringi oluşturmalı. Köprü iki katlı yapılarak bir katı raylı sistem için düşünülebilir" diye konuşuyor.
Ali Öztürk / Hürriyet Seri İlanlar