İzmir Bayraklı halkı kentsel dönüşüme neden karşı çıktı?
İzmir Bayraklı'da kentsel dönüşüm için 10 yıl önce harekete geçildi. Fakat ada bazlı tasarlanan proje üzerinde bir türlü mutabakat yapılamadı. Kentsel dönüşüm için vatandaşın sadece yüzde 10'u ikna edilebildi. Peki Bayraklı halkı kentsel dönüşüme neden karşı çıktı?
İzmir Bayraklı'da kentsel dönüşüm için 10 yıl önce harekete geçildi. Fakat ada bazlı tasarlanan proje üzerinde bir türlü mutabakat yapılamadı. Kentsel dönüşüm için vatandaşın sadece yüzde 10'u ikna edilebildi. Peki Bayraklı halkı kentsel dönüşüme neden karşı çıktı?
Habertürk Gazetesi köşe yazarı Esra Boğazlıyan, bugünkü köşesinde İZmir Bayraklı halkının kentsel dönüşüme neden itiraz ettiğini kaleme aldı.
İşte Esra Boğazlıyan'ın 'Bayraklı kentsel dönüşümü neden kabul etmedi' başlıklı yazısı...
İzmir’i vuran depremin en çok Bayraklı’da yıkıma neden olduğu anlaşılır anlaşılmaz, depremin üstünden henüz birkaç saat geçmişken "Bayraklı kentsel dönüşümü beklerken yerle bir oldu" diye yazmıştım. Zira Bayraklı’daki tehlike aslında herkesin bildiği bir gerçekti. Zeminin bataklık olduğu, binaların büyük çoğunluğunun da 1999 Marmara Depremi öncesinde yapıldığı ve sağlam olmadığı elbette biliniyordu. Bu nedenledir ki 10 yıl önce Bayraklı’da kentsel dönüşüm yapılması için harekete geçildi. Cengizhan, Alpaslan ve Fuat Edip Baksı mahallelerini kapsayan 60 hektarlık kentsel dönüşüm alanı için taslak proje tamamlandı. Ne var ki ada bazlı tasarlanan proje üzerinde bir türlü mutabakat sağlanamadı. Kentsel dönüşüm projesi için vatandaşın sadece yüzde 10’u ikna edilebildi. İtirazlar, mahkemeler derken proje yılan hikayesine döndü. Geçen ağustos ayında, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, "Kaybedecek zamanımız yok" diyerek kentsel dönüşümün bir an önce başlaması gerektiğini açıklamıştı.
Fakat o zaman kaybedildi ve deprem, Bayraklı’yı yıktı. Üstelik de İzmir merkezli olmayan, Ege Denizi’nde, şehre çok uzak bir mesafede meydana gelen deprem… İşte Bayraklı’da kangren olmuş kentsel dönüşüm hikayesini yazdıktan sonra Bayraklı’dan, deprem dehşetiyle yüz yüze kalan İzmirlilerden çok sayıda mesaj aldım, bu dönüşüm meselesini bir de onlardan dinledim. Bayraklı halkı, kentsel dönüşüme neden itiraz ettiklerini anlattı. Örneğin Cengizhan Mahallesi’nden Aydın Güney, kentsel dönüşümü kabul etmeme sebebini şöyle anlattı:
"3 DAİREME KARŞILIK 1 DAİRE VE 100 BİN LİRA BORÇ"
“Bu bölge 2012’de kentsel dönüşüm alanı ilan edildi. Bize sunulan proje kabul edilebilir değil. 2002’den önce yapılmış 3 dairem var. Fakat bize sunulan kentsel dönüşüm projesinde bana 1 daire veriliyor, üstüne de 100 bin lira borçlanıyorum. Burası gecekondu değil, biz de işgalci değiliz. Tapulu 3 evime karşı 1 ev ve 100 bin lira da borç. Oğullarım, torunlarım oturuyor o evlerde. 1 daireyle ben ne yapacağım? Projeyi kabul etmeyen vatandaş suçlanıyor ama bu ekonomik koşullarda bunu karşılamamız mümkün değil ki. Vatandaşın yüzde 90’ı görüşmeye gitmedi bile. Kabul eden yüzde 10 da burada arsası olup evi olmayan, burada yaşamayanlar. Projenin, şartların değiştirilmesini istedik ama yıllar içinde aynı projeyi ısıtıp ısıtıp önümüze getirdiler. Evet deprem canımızı yaktı, yakacak. Ama depreme rağmen de kabul edemeyiz. Çünkü bu parayı ödeyemeyiz. Ailem 3 dairede oturuyor. 1 daireyi alıp ne yapacağım? Hangi birini sığdıracağım o 1 daireye? Kentsel dönüşüm elbette istiyoruz ama hakkaniyet diye de bir şey var. Canımızla cebimiz arasında sıkıştık. Bu proje yenilenmeden, koşullar değiştirilmeden çözüm alınması mümkün değil.”
PROJE REVİZE EDİLMELİ
Kentsel dönüşüm, sadece Bayraklı’da değil, Türkiye’nin pek çok bölgesinde kördüğüme dönmüş halde. Bu düğümün nedenini de Bayraklı’da yaşayan Aydın Güney de tek cümleyle çok güzel özetledi: "Canımızla cebimiz arasına sıkıştık"... Bayraklı özelinde konuşacak olursak, zemin sıkıntılı olduğundan yeni proje yüksek katlı olmayacak. Müteahhit de para kazanmak isteyecek. E bu durumda vatandaşın 3 dairesine karşı 3 daire verilemeyecek. Bu haliyle bu projenin depreme rağmen bile hayata geçirilmesi pek mümkün görünmüyor. Evet bu kentsel dönüşüm meselesinde zaman zaman vatandaşın metrekare şımarıklığı oluyor olmuyor değil. Ancak Bayraklı’daki durum böyle bir şey değil. Vatandaş da sağlam, sağlıklı binalarda yaşamak için elbette fedakarlık yapacak. Buna karşılık adaletli, hakkaniyetli projeler hazırlanması gerek. Aksi halde, bu işin çözümü uzarsa çok büyük felaketler bizi bekliyor. Düşünün, Bayraklı’da 13 bina yıkıldı ve bu hale geldik. Ya İzmir merkezli bir deprem olsaydı ve daha çok sayıda bina yıkılsaydı? İşte o zaman ortaya çıkacak krizi yönetmek mümkün olmayacak.
İzmir Bayraklı Belediyesi çürük yapıları 10 yıl önce raporladı!
İzmir'deki yapılar alarm veriyor!