İzmir Bayraklı'daki dönüşümde son durum ne?

İzmir depreminden sonra Bayraklılı vatandaşları yalnız bırakmayarak her ihtiyacı hızla gideren, bugün ise kentsel dönüşüm ve yenileme çalışmalarında vatandaşın hak kaybına uğramaması amacıyla oldukça titiz davranan Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, son durumu anlattı.

İzmir depreminden sonra Bayraklılı vatandaşları yalnız bırakmayarak her ihtiyacı hızla gideren, bugün ise kentsel dönüşüm ve yenileme çalışmalarında vatandaşın hak kaybına uğramaması amacıyla oldukça titiz davranan Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, ilçedeki son duruma ilişkin açıklamalarda bulundu.

İz Gazete'de yer alan habere göre; vatandaşlara kritik uyarılar yapan Başkan Sandal, her şeye rağmen Bayraklı’nın değer kazanmayı sürdüreceği mesajını aktarırken, depremzedelerin konut sorunlarının çözülmesi ve kalıcı konutlara geçme süreçlerine hız kazandırdıklarına dikkat çekti.

GÜÇLENDİRME YAPMAYIN!

Depremden korunmanın tek yolunun sağlıklı ve güvenilir binalar olduğuna dikkat çeken Sandal, hasar gören evlerin güçlendirilmesi ya da yıkılıp yeniden yapılması gibi bir tartışmanın Bayraklı için doğru olmadığına dikkat çekti ve bu durumu gerekçeleriyle beraber anlattı. Sandal, “Hasar tespiti, gözlemsel bir işlem. Mühendisler, gözlemsel olarak çatlaklara, kolon ve kirişlere bakarak bir rapor çıkarıyor. Ben bu işe çok itibar etmiyorum. Önemli olan binanın risk değerlendirmesidir. Bu ise teknik bir incelemeden sonra belli olur. Bana göre 1999 deprem yönetmeliği öncesinde yapılan tüm binalar risklidir. Binanın az ya da çok hasarlı olmasının bir anlamı yok. Çünkü 2005 yılında az hasarlı raporu verilen binalarımız yıkıldı. O yüzden vatandaşlarımızın ‘binamızı güçlendireceğiz’ gibi söylemlerine belediye olarak karşı çıkıyoruz. Zaten güçlendirmenin maliyeti, yeni bir binanın yapım maliyetine çok yakın. Bizim söz konusu deprem alanımızda zemin doğru bir zemin değil. Yaklaşık 10 metresi farklı zamanlarda deniz gelgiti ile oluşmuş alüvyon bir alan. 25 metreye kadar sıvılaşma oranı çok yüksek. Deprem yönetmeliği öncesinde yaptığımız hiçbir evin temeli, bodrum katı vs. olmadığı için de güçlendirme değil, binaların yıkılıp yeni standartlara uygun olarak yeniden inşa edilmesinden yanayız.” açıklamasında bulundu. 

BEKLEMEDİĞİMİZ YERDİ

Bayraklı’da kentsel dönüşüm projelerine depremden önce start verildiğnii dile getiren ve mevcut süreci paylaşan Sandal, “Adalet Mahallesi’nde geçmişte uygulanan bir plan revizyonu vardı ancak yurttaşlarımızda da bir memnuniyetsizlik söz konusuydu. Bu planı yenileme çalışmalarına başlamıştık. Fuat Edip Baksı ve Alpaslan Mahallesi’ni içine alan 60 hektarlık bir kentsel dönüşüm alanımız daha vardı. Burada da geçmişte Bayraklı Belediyesi yetkiyi Büyükşehir’e devretmiş ancak bazı nedenlerden dolayı vatandaşla uzlaşı sağlanamamıştı. Biz Tunç Başkanımızla görüşüp buradaki yetkiyi geri aldık ve yakında revizyon çalışmalarımız bitmiş olacak. Onun dışında Yamanlar, Onur, Nafiz Gürman ve Doğançay mahallelerini içine alan 600 hektarlık alan için de çalışmalar devam ediyor. Yani biz aslında deprem olmadan kentsel dönüşüm çalışmalarına başlamıştık. Çünkü kalitesiz yapı stokumuz var. Ancak samimi olmak gerekirse deprem hiç beklemediğimiz bir alanda vurdu bizi. Buradaki iş ise kentsel dönüşümden ziyade kentsel yenileme modeliyle yürütülecek. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yaptığı uygulama alanları var ama onun dışında vatandaşın yıkıp yapacağı yerlerle de ilgili bazı temel sıkıntılar vardı. Mesela bina ağır hasarlı ama ‘riskli yapı’ kabul edilemiyordu. Bu tür sorunları, Bakanlığımızla yaptığımız görüşmeler sonunda çok basit şekilde hallediyoruz. Öncelikle bu binaların riskli bina statüsüne girip 6306 sayılı kanundan yararlanmalarıyla ilgili çalışıyoruz. Yıkım süreçleri de ilçemizde devam ediyor. Amacımız bu dönem içerisinde yurttaşları tekrar kalıcı konutlara yerleştirmek” diye konuştu.

TEMEL ÇEKİNCE NE?

Vatandaşların kentsel dönüşüm ve yenileme çalışmalarındaki temel çekincesine ilişkin de konuşan Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, konuyla ilgili en doğru modelin uygulanması için çabaladıklarına, vatandaşların haklarını korumanın asli görevleri olduğuna dikkat çekti ve sözlerini şu şekilde bitirdi:

“Tüm planlamalarımızı yaparken önceliğimiz her zaman vatandaş. Önce yoksul insanların; evine ekmek götüremeyen, çocuğunu okutamayan ailelerin sorunlarını düşüneceğiz. Vatandaşın ne talep ettiğini doğru duymalıyız. Cebinde evine ekmek götürecek parası olmayan yurttaştan 100 bin lira gibi bir para istemek asla doğru değil. Bayraklı'da kimse yalnız kalmayacak. Bizim öncelikli görevimiz vatandaşımızın sorunlarına çözüm bulmak. Bu konuda da her zaman imkanlarımız dahilinde elimizden ne geliyorsa yapıyoruz. Özellikle deprem sonrası, vatandaşlarımızın sıkça sorduğu soruların başında gelen yeni binaların yapım sürecinde hak kayıplarının oluşup oluşmayacağıyla ilgili de belediye meclisimizde tarihi bir karar almıştık. Bu kararla 1999 deprem yönetmeliği öncesi yapılan tüm binalar yıkılıp yerine yenileri yapılırken hiçbir vatandaşımız hak kaybına uğramayacak. Bundan sonraki süreç, uygun kredi koşullarını yaratıp vatandaşlarımızın hak kaybı yaşamadan bir an önce sağlıklı konutlara kavuşmasıdır. Vatandaşlarımızdan iki şey istiyorum; birincisi kesinlikle arsalarını ve evlerini satmasınlar. Bayraklı’da bir değer düşüşü yok. Vatandaşın zor zamanından faydalanarak malına el koymak isteyenlerden rahatsızız, bu uyarının altını çizerek yapıyorum. İkincisi; belediyemizin bir şirketini sadece bu işlere yoğunlaşacak şekilde düzenliyoruz. Yani vatandaşımıza ücretsiz müşavirlik hizmeti vereceğiz. Firmalarla anlaşırken vatandaşın dikkatli olmasını istiyoruz. İnşaatın belli bir maliyeti ve sınırı var. Bunun altındaki ücretlerle ilgili tekliflerin hiçbirine evet dememelerini istiyoruz. Bahsettiğim belediye şirketimizle şunu sağlayacağız; tercih vatandaşta olmak kaydıyla biz seçeneklerimizi sunacağız, vatandaş başka bir firmayla çalışmak isterse ona da hayır demeyeceğiz. Ancak belediye olarak tüm aşamalarda bulunmak istiyoruz. Vatandaşımızın dolandırılmadan istediği kaliteli yapısına kavuşabilmesi için biz Bayraklı Belediyesi olarak elimizi taşın altına koymaya devam edeceğiz. Ayrıca kredi görüşmelerimiz de devam ediyor, özellikle Büyükşehir’in Dünya Bankası’yla yaptığı orta hasarlı binalarla ilgili bir çalışma var.”

İzmir'de kredi çekemeyen depremzedeler evlerini satıyor!