23 / 12 / 2024

İzmir Fuarı kabuk değiştiriyor!

İzmir Fuarı kabuk değiştiriyor!

Tarihi 1936 yılına kadar uzanan İzmir Fuarı kabuk değiştiriyor. Kent merkezindeki fuar alam 500 milyon TL yatırımla şehir dışına çıkarılıyor.



Tarihi 1936 yılına kadar uzanan  İzmir  Fuarı kabuk değiştiriyor. Kent merkezindeki fuar alam 500 milyon TL yatırımla şehir dışına çıkarılıyor. 'Fuar İzmir' adını verdikleri Gaziemir'deki projenin Türkiye'nin en büyük fuarı olacağım belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "İzmir'i dünyanın en önemli fuar merkezlerinden biri yapmak istiyoruz" diyor.


Türkiye'nin üçüncü büyük kenti olan 4 milyon nüfuslu İzmir, son yıllarda gelişen kent yapısı ve ekonomisiyle dikkat çekiyor. 2011'de ABD'nin en önemli düşünce kuruluşlarından Brooking Enstitüsü tarafından hazırlanan 'Dünyanın ekonomisi en hızlı gelişen kentleri' sıralamasında 200 metropol arasında dördüncü seçilen İzmir, 2015 sonrasında fuarcılık ve kültür sanat alanlannda atağa hazırlanıyor. izmir Büyükşehir Belediyesi, kent ile özdeşleşen 'İzmir Fuarı'nı markalaştırmak için, 500 milyon TL'lik bir yatırımla Türkiye'nin en büyük fuar merkezini Adnan Menderes Havalimanı'nın yakınlarına Gaziemir'e kuruyor. İzmir'i küresel bir fuar merkezi haline getirmek amacıyla geliştirilen 'Fuar İzmir' projesini, kentin sembolü haline gelmesi planlanan yeni opera binasını ve raylı sistemlerdeki hızlı gelişimiyle kentin gelecek planlarım, İzmir Büyükşehir Belediye Başkam Aziz Kocaoğlu ile konuştuk. 


Yıllardır hep İzmir için "Geri kaldı, ekonomisi zayıf, insan sermayesi İstanbul'a kaçtı" eleştirileri yapılır. Siz bu görüşlere ne diyorsunuz? 


İstanbul, Osmanlı'dan beri kendi dışındaki kentlere taşra 36 Ekonomist 18 Ocak 2015 muamelesi yapıyor. Şu an İstanbul'un ekonomiden kültür sanata en önemli isimlerinden birçoğunun İzmirli olduğu düşünüldüğünde, bu isimleri yetiştiren asıl kaynağın İzmir olduğu nedense gözlerden ırak tutuluyor. İstanbul'dan sonra merkezi hükümete en çok vergi veren kentiz ve bunu üreterek yapıyoruz, izmir bir sıçrama yapacaksa turizm, kültür sanat ve hizmet sektöründe yapacaktır. 



Peki bu sıçramayı yakalamak için 2015'te öne çıkacak projeleriniz neler? 


En büyük projemiz Gaziemir'de inşa ettiğimiz ve nisan ayına kadar tamamlamayı planladığımız Fuar izmir projesi. Yeni fuar kompleksi, 2 bin 500 araçlık kapalı otoparkı, ofisleri, restoranları, meydan ve amfi tiyatrosu ile sadece fuar zamanlarında değil haftanın her günü faaliyet gösterecek bir yaşam ve etkinlik alanı olarak tasarlandı. Yeni fuar kompleksi tamamlandığında, izmir'i fuarlar ve kongreler kenti olma hedefine de büyük ölçüde ulaştırmış olacak. Fuar merkezinin taban oturum alanı 240 bin, toplam inşaat alanı 340 bin metrekare. Türkiye'nin en büyük fuar kompleksi olacak. Fuar İzmir, havaalanına 8 dakika ve kent merkezine 15 dakika uzaklıkta olacak. Şu an izmir'de 30'un üzerinde fuar yapılıyor, ilk hedefimiz bu sayıyı 50'ye çıkarmak ve uluslararası fuarların sayısını artırarak izmir'i bu konuda marka yapmak olacak. 


Fuar İzmir projesinin maliyeti ne oldu ve kaynak nereden bulundu? 


Şu ana kadar fiilen harcanan para 400 milyon TL. Buna ihalesi ve kamulaştırması da dahil. En az 50 milyon TL tefrişine gidecek, sağma soluna ihtiyaçlar derken yaklaşık 500 milyon TL'ye mal olacağını hesaplıyonız. Bizim İzmir Belediyesi olarak, izmir Fuarı'na diğer belediyelerden farklı olarak manevi bir sahiplenmemiz var.  



Türkiye'de yerel yönetimlerin güçlendirilmesi uzun zamandır gündemde.  Sizin bu konuya bakışınız nedir? 


Demokrasi yerelden başlıyor. Demokrasiyi yerelde öğreneceğiz. Yatırımların da Ankara'dan değil, yerel yönetimler ve kentin dinamikleri ile birlikte üretilip çözülmesi gerekiyor. Yukarıdan yapılan projelerin çoğunun tam olarak ihtiyaca cevap vermediği ya da öncelik sıralamasının eksik tespit edildiğini görüyoruz. Bu da kentin ihtiyaçlarına cevap verilememesini ortaya çıkarıyor. Ben üniter yapıdan ve ülkenin bölünmez bütünlüğünden yanayım. Ama yerelin yetkisinin artırılması gerekiyor. Merkezi hükümetler yerel yönetime yetki veriyor ama son kararı yine kendilerinde tutuyorlar.  Kimin hangi partiden olduğuna göre kararlar veriliyor. Maalesef bu yöntemlerle kentler yönetilemiyor, projeler zamanında hayata geçmiyor, kaynaklar gerekli noktalara kanalize edilemiyor. Bu durum 75 milyona, hepimize zarar veriyor. 


Bölgenin ve Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşlarından biri olan Petkim, İzmir Limam'mn konteynırlardan arındırılması gerektiğini savunuyor. Siz belediye olarak bu öneriye nasıl bakıyorsunuz? 


İzmir Limanı konteynır limanı olmaya devam edecektir ve kapasitesini de artıracaktır. Onun için de Büyük Körfez Projesi ile liman yolunun genişletilmesi ve sirkülasyonun artırılması hedefleniyor. Biz de kent de böyle düşünüyor. Doğrusu da budur. Tabii rekabetin olduğu yerlerde farklı görüşler olur. Petkim de liman yapar, Çandarlı Limanı yapar. Ama İzmir Limanı en az 30 yıl daha konteynır limanı olma özelliğini sürdürecektir. Kruvaziyer limanı yapmak konusunda bizim bir önerimiz var. Bayraklı sahiline böyle bir liman öneriyoruz. Bu taraf ise tamamen yük limanı olacak. 



Raylı sistemin kapasitesi nedir? 


İzmir'de her gün 650 bin kişi raylı sistemle yolculuk yapıyor. Bu sayı yakın bir zamanda 1 milyona ulaşacak. Kentte kamu eliyle yapılan toplu taşımacılığın yüzde 30'unu raylı sistem oluşturuyor. İstanbul'da bile raylı sistemin payı yüzde 10 civarında. Görevimiz bittiğinde, 11 km olarak aldığımız raylı sistemleri 188 km ile teslim etmiş olacağız.


Türkiye'de herkesin bildiği o kent içindeki İzmir Fuar, alanı bundan sonra nasıl değerlendirilecek? 


O bölgeyi 'Kültür Park' adı altında yeniden düzenledik. 1936 yılında bitirilen bir bölgedir, ağaçların biyolojik ömrü hemen hemen tamamlandı. Oradaki peyzaj çalışmalarına yeniden başladık. Fuar alanlarını yıkacağız, onun yerine kültür sanat ve spor alanları inşa edeceğiz. Fuar sektörü ağır bir sektör. Fuarcılık yapılan yerlerde pek fazla peyzaj çalışması yapamıyorsunuz. Ama şimdi kentin tam içinde yeniden yürüyüş yolları, parkları olan geniş bir alan yapacağız. 


Karşıyaka Belediyesi'nden alınan bir yer vardı, orada ne kurulacak? 


Biz İzmir'in turizm ve sanayinin yanında kültür ve sanatı ile de diğer kentlere örnek olabileceğini düşünüyoruz. Bu kapsamda Anadolu'nun yalnızca opera binası olarak hizmet vermek iizere inşa edilecek ilk projesini hayata geçiriyoruz. 2009 seçimlerinden önce Karşıyaka Belediyesi'nden 21 dönüm yer satın aldık.  Şimdi de yine belediye ve TOKİ'den bir arazi alıyomz. 2015 içinde temelini atacağız. Akustiği ve şaline donanımı dünya çapında olacak. 



Ekonomist


Geri Dön