24 / 12 / 2024

İzmir'de deniz ve raylı sistem birleşecek!

İzmir'de deniz ve raylı sistem birleşecek!

Yaklaşan seçimler hakkında açıklamalarda bulunan AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, İzmir’de en çok öne çıkan problemleri çözeceklerini söyledi.



AK Parti  İzmir  Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, yaklaşan seçimler hakkında açıklamalarda bulundu. Zeybekci, yeni dönemde hayata geçirmeyi planladığı projeleri anlattı. Yeni Birlik Gazetesi'nden Neşe Berber'in haberine göre; Zeybekci, ''Halk ne derse başımızın tacı İzmir için 31 Mart bir dönüm noktası olacak'' diye konuştu.

Nasıl gidiyor İzmir çalışmalarınız?

Başladığımız noktadan çok çok iyiyiz. İzmirlilerin bizi farkındalığı noktasında son derece iyi bir noktadayız. Benim en büyük endişem şu idi, hala da o endişeyi taşıyorum. İzmir’in bu halini kanıksamış normal bulan insanlarla karşılaşmaktan çok endişeli idim. Biz ulaştık.  Bu durumu aştık, ulaştık insanlara İzmir’de toplamda 84 bin insana birebir yüzyüze sorduk ne bekliyorsunuz diye. Türkiye ortalamasının çok üstünde İzmir’de işsizlik oranı, çok yüksek. Ben tahmin ettim ki, birinci sırada işsizlik sorunu olacak ama olmadı.  İşsizlik 4. - 5. sıralarda yer aldı. Birinci ve ikinci sırada şehrin alt yapı sorunları geldi. 

İzmir’de en büyük sorun ne?

Çöp, trafik, ulaşım, otopark, alt yapı sorunları. İzmir’de en çok öne çıkan problemlerin başında kanalizasyonların denize akıtılması, bunlar en büyük sorunların başında geliyor. Gümbür gümbür bu kanalizasyonlar denize akıyor kimse de bir şey yapmıyor. Sadece bir yerde akmıyor ki, birçok yerde akıyor kanalizasyonlar denize akıtılıyor ve etrafa kötü koku yayarken denizi kirletiyor. Buradaki yerel yönetimler için normal hale gelmiş, kanıksamışlar sanki her yerde böyle imiş gibi. Halk için normal hale gelseydi kötü olurdu. Çöpler diyoruz, e yani ne var diyorlar. Yerel yönetimler için bunlar hep normal hale gelmiş. Gecekondu, çarpık yapılar toplam yapı stoğunun yüzde yirmibeşi.  İzmir en büyük rakkamla imar barışı başvurusu yaptı.

Siz nereden başladınız çalışmaya?

İzmir’in en büyük sorunlarından başladık çalışmaya. Projelerimizi halkın istediği yönde şehrin altyapı problemlerine yönelik çalışmalar ile başladık. Kanalizasyonlar caddelerin üstünde akıyor. Ve bunu dert etmeyen bir yerel yönetim anlayışı var. Halk bunu görüyor. Sonuçta halk ne derse başımızın tacı İzmir için 31 Mart bir dönüm noktası olacak.

Halkın size davranışı nasıl?

Halkın kalbine inebiliyoruz, bizi de kalplerine alıyorlar. Bu kadar zamandır sahadayım daha bir kere bile rencide eden bir yaklaşım yaşamadım. Yollarda kornalar, işaretler, el sallamalar görmeye, bize olumlu tepki vermeye başladılar.

İzmir’in belediye başkanı olma duygusu size nasıl geliyor?

Rahmetli anacığım derdi ki, oğlum içinde kurt olacak, dertli olacaksın. Dertli isen burada yaşanan sorunları görürsün, onları çözmek için çalışırsın. Dertli değilsen şimdiki belediye başkanın yaptığı gibi burada bu kadar sorunlar varken kanalizasyon akarken, çöp, trafik, ulaşım, otopark, alt yapı sorunları varken, işsizlik varken belediye başkanıyım diye dolaşıyorsan bu şehirde dolaşmaman lazım, bu sorunların hiçbiri umurunuzda değilse o belediye başkanlığı değil demektir. 

İlk neyi değiştirirsiniz İzmir’de?

Belediyede bir anlayış değişikliği yaparım. Hizmetkar belediyeciliği, 7-24 çalışan belediye anlayışı getireceğiz.  Vatandaş hiçbir şekilde şikayet etmiyor biliyor musunuz ne ilçelerde ne ilde. Sebep ümidi yok, şikayet etsede düzelmeyeceğini düşünüyor. Belediyeden ümidi yok yani. İnsanlar belediyeden ümidi varsa sana gelir, insanlar sana gelmiyorsa senin gitme vaktin gelmiştir demek.

Hangisi sizin için daha keyiflidir, bakanlık mı belediye başkanlığı mı?

Belediye başkanlığını bin defa tercih ederim. Çünkü mazaret başkanlığı değildir belediye. Bir sorunu sıfırdan alıp yüze yani sonuna kadar çözebilirsin. Bakanlıkta yirmi ayrı birimde onaylatman gerekir. Tamamlaman gereken süreç vardır. Belediye ise direkt vatandaşla bir araya gelmek en büyük zevk ve tatmin. Gözüm hep o belediye başkanlığındaki görevde idi. Ben zaten yedi yıl Denizli Belediye Başkanlığı görevi yaptım. Tercih etmem gerekirse belediye başkanlığını seçerim.

Otoyolun İzmir’e katkısı nasıl olacak?

Çanakkale-İstanbul ve Ankara-Antalya otoyolları ile şehre ulaşım kolaylaşacak İzmir’in kuzey ve doğu hattı arasında  bağlantılar ve tüneller bittiğinde 40 kilometrelik ikinci çevre yolu ile kent trafiğinin nefes alacak. Gaziemir batı ve doğu çevre yolu  projesi, battı çıktılar köprülü kavşaklar ile kent trafiğini rahatlatacak ve şehrin 28 noktasını tespit ettik. Battı çıktıları köprülü kavşak çalışmalarını ilk 2 yıl içinde yapacağız.

Sizi sahada üzen olaylar oluyor mu?

Çocuklara karşı çok hassasım. Çocukların üzüldüğü filmleri bile izleyemem. Gözlerim dolar. Çocuklara kıyamam ben. Çocuklarla ilgili konulara çok üzülüyorum. İzmirle ilgili çok kolay yapılacak ama yapılmayan konulara üzülüyorum. 4.5 milyonluk metropol sadece küçücük sahile mahkum halkın gideceği hiçbir yer yok. İnsan bunlara da kahroluyor. Çocuklarımızın tüm ihtiyaçlarını karşılayacak projeleri yaptım, buradada yapacağım. 

Kadınlara projeleriniz var mı?

20 bin kadını yaşadıkları yerde istihdam edeceğiz. Burada geleneksel halıcılığımızın yok olduğunu görüyoruz.  Türkiye’de dokunmayan bu halıları atölyelerini biz kuracağız. Ve kadınlarımızın çalışmasını sağlayacağız. Kadın merkezlerimiz olacak, kreşler yapacağız. Gençleri 21.yüzyılın meslekleri ile buluşturmak ve iş garantili eğitimlerini vereceğiz. 

Dünyaya açılma hedefi

Çandarlı Kuzey Ege Limanı Projesi ile İzmir’in Akdeniz havzasının en önemli lojistik merkezi olacak. Alsancak Limanı’nın şehir dışına taşınması konusuda yapılacak istişareler sonrası Çandarlı Kuzey Ege Limanı dünya yük taşımacılığı arasında önemli bir merkez haline getirilecek. Alsancak Limanı’nı şehrin ihtiyaçlarını karşılayacak hale getirileceğiz, liman sahasında oluşturulacak yaşam merkeziyle bölge turizmine özellikle yabancı turistler sayesinde büyük katkı sağlanacağız. İzmir’e 6 yeni yat limanının yapılmasını sağlayacağız ve kıyı şeridini de canlandıracağız.

İZKARAY Projesi

Karayolu ve Raylı Körfez Geçiş Projesi’nin (İZKARAY) ile kara, deniz ve raylı sistemi bütünleştireceğiz bu proje ile Çiğli ve Balçova arasındaki yolculuğun 5 dakikaya inecek. Raylı sistem ağına yeni ulaşım hatları ekleyeceğiz. Buca-Fuar-Havaalanı, Göztepe-Gaziemir, Otogar-DEÜ, Otogar-Şehir Hastanesi-Katip Çelebi Üniversitesi, Narlıdere-Urla-İYTE, Otogar- Bayraklı arasında yeni metro hatları oluşturulurken, Halkapınar-Otogar arasında 2 olarak planlanan tünel sayısı 4’e çıkaracağız.

İzmir’e özgü markalar

ESBAŞ gibi serbest bölgelerin sayısını artıracağız, organize sanayi bölgelerinin kurulamama sorununu da çözeceğiz, İzmir’i dünya pazarına çıkaracağız. Biz İzmir’i pazarlamak deyince biri çıkıp ‘İzmir’i satıyorlar’ dedi. 
Bizim aklımızdan öyle bir şey geçmedi ki senin aklından çıkmadıysa bilemem.

Zeybekci’nin projeleri

“Her Yol İzmir’e Çıkar”, 

“Dünyaya Açılmak İzmir’den Başlar”, 

“İzmir’de Çalışan Kazanır”, 

“Mavi’nin Yeşille Buluştuğu Yer İzmir’dir”, 

“İzmir Tarihine Sahip Çıkar”, 

“Sahne Işıkları İzmir’de Hiç Sönmez”, 

“İzmir’de Yaşamak Şehirli Olmaktır”, 

“Şampiyonlar İzmir’den Çıkar”, 

“Milano Değil Barselona 
Değil İzmir” ve 

“Hayat İzmir’de Güzel”

“Bilim, Teknoloji ve Yazılım Vadisi’

İzmir’in bazı bölgelerinde foseptik sorunu bulunduğunu ve hala katı atığın dağlara atılıyor, 5 yıl içinde katı atık sorununu çözeceğiz. Çünkü buna tahammül edemeyiz. ‘Turizm şehri İzmir’ dediğimizde yemezler çünkü bırakın İzmir’i pazarlamayı bize yazık.

İzmir’de kent enstitüleri kuracaklarını, kadın eğitim, istihdam ve iş merkezleri kuracakları bilgisini veren Zeybekci, Atatürk Olimpiyat Stadı ve Yerleşkesini spor hayatına kazandıracaklarını, yanında da Türkiye’nin ilk veledromunu yapacağız. 

Çeşme’nin sağlık, spor, kültür ve turizm merkezi olacağını kaydederek, İzmir’in tüm bölgelerindeki 4 ve 5 yıldızlı otel sayısını da iki katına çıkaracağız. İzmir Uluslararası Geriatri Merkezi yapacağız ve engellilere yönelik hizmetlerin geliştirileceğiz.

İzmir’in hayat kalite problemi var mı?

İzmir’i İzmirliler kurtaracak, bize düşen hizmetkar olmak. İzmir’in hayat tarzı problemi yoktur. İzmir’in hayat kalitesi problemi vardır. Hayat tarzı problemi getiren varsa İzmir’e saygısızlık, hakaret, haksızlıktır. 21. yüzyılın Türkiye’sinde hala bunları tartışıyor olmak ilkellik, gericiliktir. Biz dedik ki, Oyunuzu İzmir’e verin, İzmir’in buna ihtiyacı var. Bir yerel seçim geliyor, tercihte bulunurken doğru tartışalım. Bazı beceriksizliklerin, ideolojik kılıfla örtülmesine müsaade etmesinler.


Geri Dön