Japonyadan Türkiyeye, depreme karşı alınacak önlemler için öneriler!
Birinci derecede deprem kuşağında yer alan Japonyanın Danışmanlar Meclisi Başkan Yardımcısı Hidehisa Otsuji, depreme karşı alınabilecek önlemler konusunda Türkiyeye önerilerde bulundu
Otsuji, ne kadar hazırlıklı olunursa olunsun, doğanın mutlaka bir sürprizi olacağını belirterek, ''Binaların mutlaka güçlendirilmesi, güçlü olmayan binaların da yıkılıp yeniden yapılması lazım'' dedi. Hidehisa Otsuji, Suudi Arabistan'ın Başkenti Riyad'da, AA muhabirinin depreme ilişkin sorularını yanıtladı, deprem kuşağındaki Japonya'nın bu konudaki tecrübelerini paylaştı. Otsuji, nükleer tesislerin zarar gördüğü 2011 yılındaki depremden hemen sonra, rehabilitasyon ve yeniden yapım sürecine başladıklarını söyledi. Rehabilitasyon ve yeniden yapım sürecinin ayrı ayrı kanallar tarafından yürütüldüğünü belirten Otsuji, deprem bölgesinde oluşan enkazın yüzde 20'sini daha yeni kaldırdıklarını kaydetti. Otsuji, büyük depremin nükleer tesisteki etkilerinin yaklaşık 30 yıl boyunca devam edeceğini öngördüklerini bildirdi. Otsuji, nükleer tesisteki patlamadan sonra radyasyon ortaya çıktığını hatırlatarak, şöyle konuştu: ''Bizim buradaki en öncelikli hususumuz, bu radyasyonu kontrol altına alıp sızıntıyı engelleyebilmektir. Geçmişe baktığımızda, nükleer tesislerdeki patlamanın dünyada iki örneği var: Bir tanesi ABD Marshall adalarındaki nükleer patlama, diğeri Çernobil'deki nükleer patlama. Çernobil'de nükleer sızıntıyı önleyebilmek için binlerce ton betonu enkazın üzerine dökerek, bunu engellemeye çalıştılar. ABD'deki örneğe baktığımızda, orada öncelikle aşırı ısınmaya azalttılar, aşırı ısınmayı azaltarak da bu yakıt çubuklarını kontrol altına almayı başardılar. Böylece tesisin kontrolünü başarmış oldular.'' -''Hedef, soğutarak yakıt çubuklarını çıkartmak''- Otsuji, ''Japonya'daki nükleer patlamanın, Çernobil'deki gibi olumsuz etkileri olacak mı'' sorusuna şu yanıtı verdi: ''ABD'deki örnekte şöyle bir şey oluştu: Marshall adalarında, yakıt çubuklarını kontrol altına alıp, yakıt çubuklarını nükleer tesisten çıkarmışlardı. Bizim önümüzdeki 30 yıl boyunca hedefimiz bu yakıt çubuklarını soğutarak, nükleer tesisten bu yakıt çubuklarını çıkartmaktır. Biz yakıt çubuklarını ne zaman tam olarak kontrol altına alabilir ve soğutabilirsek, o zaman hiç bir sağlık sorunu olmaz, diyebiliriz. Yoksa yakıt çubuklarını soğutma çalışmaları sırasında az da olsa halk sağlığını etkileyebilecek bir risk her zaman vardır.'' -''Güvenlik için yeni kanun''- Japonya Hükümeti ve nükleer santrallerin sahibi olan şirketlerin geçen Aralık ayında nükleer reaktörleri kapattıklarını ve kazanın çözümlenmesi yolundaki yol haritasını belirlediklerini belirten Otsuji, bu yol haritasına göre, 3 yıllık bir dönem içerisinde nükleer yakıtın ortadan kaldırılması ve atık malzemenin bertaraf edilmesiyle ilgili çalışmanın tamamlanacağını, 30 yıl içinde de nükleer tesisin devre dışı bırakılacağını kaydetti. Otsuji, nükleer santrallerin güvenliğinin sağlanması, güvenlik standartlarının güçlendirilmesi ve risk değerlendirme ile ilgili yeni kanunlar çıkaracaklarını bildirdi. Nükleer kazanın ardından bağımsız araştırma komisyonu kurduklarını ve kurulan bu komisyonun nükleer kazanın nedenlerini araştırdığını ifade eden Otsuji, komisyonun, nükleer kazaları önleme politikalarına dair öneriler geliştirdiğini anlattı. Otsuji, kapsamlı yeniden imar faaliyeti başlatılacağını belirterek, soruşturmalardan elde edilen bilgilerin, uluslararası camia ve Atom Enerjisi Kurumu ile paylaşılması gerektiğini ifade etti. Japonya'nın bu kazaların nedenlerini bilebileceğini dile getiren Otsuji, ülkesinin, nükleer santrallerin güvenliğini sağlama konusunda tam bir sorumluluğa sahip olduğunu kaydetti. -''Binalar güçlü, sonrası tanrının vereceği bir karar''- Hidehisa Otsuji, ''Türkiye, Japonya kadar olmasa da onun gibi deprem bölgesi kuşağında yer alıyor. Bize depreme karşı alınabilecek önlemler konusunda ne gibi önerilerde bulunabilirsiniz'' sorusunu yanıtlarken, ''Depremde kaç kişinin öleceğini Tanrı bilir, siz önleminizi alın'' dedi. Tanrının vereceği bir cevaba karşı kimsenin yapabileceği bir şey olmadığını belirten Otsuji, şu önerilerde bulundu: ''Binaların mutlaka yeniden güçlendirilmesi lazım. Güçlü olmayan binaların yıkılıp yeni binaların yapılması lazım. Biz Japonya'daki deneyimimizden, tecrübemizden şunu öğrendik: Ne kadar hazırlıklı olursanız olun, doğanın size mutlaka bir sürprizi olabilir. Ancak insanoğlunun daha yapması gereken, çalışması gereken çok şey var. Deprem riskine karşı özellikle binaların çok güçlü olması lazım. 'Binamız güçlü, her şeyi çok sağlam yaptık', bundan ötesi artık tanrının vereceği bir karar olacaktır. Yeter ki insanoğlu, bütün hazırlıklarını tam olarak yerine getirebilsin.'' AA