Eğitim

Kadir Topbaş:Muhsin Ertuğrul'a yakışır bir tiyatro yapıldı

16 ay önce tartışmalarla yıkılıp yerine yenisi yapılan Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu perdelerini açıyor. Kadir Topbaş tiyatronun kapılarını VATAN'a açtı, eleştirileri yanıtladı.

"Sahne yenilenirken bir mahalle baskısı oluşturulmaya çalışıldı" dediniz. Nedir mahalle baskısı dediğiniz? Açıldıktan sonra da tartışmalar devam edebilir mi?

Mahalle baskısının devamı mı? Bilemem ki! Kimileri çok konuştu. Bazıları duygusal olarak duygularını ortaya koydu ama birileri de bunu fırsat bildi ve siyaset yapmaya kalktı. Birileri belki gerçekten duygusaldı, belki güvenmedi, belki "yıllarca uzayacak bir inşaat olabilir" diye düşündü, diğerleri de "tam zamanıdır şimdi" der gibi. Şimdi konuşma sırası bizde. Benim konuşmama gerek var mı? İşte cevap burada.

Burası tam planladığınız gibi oldu mu?

Kesinlikle. Burada bir İstanbul Kongre Merkezi düşündük. Muhsin Ertuğrul çok önemliydi. Sanat çevresinden dostlarım bana "Burası biraz dikkat edilmesi gereken bir yerdir. Sanatçılar, özellikle tiyatrocular burasını mabet yeri, tiyatronun en önemli noktası olarak görürler" dedi. Ama ben böyle bir adım atacaksak takdir görür diye düşündüm. Yaptığımızın doğru olduğuna inanıyordum. Gördüğünüz gibi eskisinden çok daha büyük. 12 bin metre kare. 7 kat yer altında var, 5 kat da üstte 12 katlı bir yapı burası.

Ne var yerin 7 kat altında?

Depolar, kütüphaneler, arşivleriyle, prova odalarıyla her şeyiyle. Bir mimar olarak da söyleyebilirim çok üzerinde durduk, çok çalıştık. Muhsin Ertuğrul'a yakışır bir tiyatro ortaya çıkarttık. Bir şey daha yaptık ki bu en doğrusuydu. Hep sanatçılarla çalıştık. Talepleri dinlendi. Biz mimarlar mutfak tasarımlarında kadınlarla konuşuruz. Mutfakta ne ister, neler bekler? Çünkü yaşam alanlarını tasarlıyorsunuz. Biz bunu mimarlarla ebadı şu olmalı, derinliği bu olmalı, yüksekliği böyle olmalı diye yapabiliriz. Zaten bugüne kadar hep böyle yapıldı ve bir çok sahne de yanlış yapıldı. Bir tiyatro sahnesi yapıyorsak burada oynayan oyuncu nasıl bir salon görmek istiyor, mekanı nasıl hissetmek istiyor, o duyguyla yapmak gerekiyordu. O duygu için de en doğrusu sanatçıları katmaktı...

Şehir Tiyatrosu oyuncularıyla mı konuştunuz?

Evet. Hatta bakın "Beyoğlu Sahnesi" projesi yarışması yaptık Şişhane'de ve çok mükemmel bir proje çıktı. İçinde üç tiyatro sahnesi var. Yarışma jürisine sanatçıları aldık. Halbuki mimari projelerde hep mimarlar vardır, akademisyenler vardır, onlar değerlendirir. Tiyatro sahnesi yapılırken ilk defa jüriye oyuncu koyduk.

Oyuncu odalarındaki duşları da oyuncular mı istedi?

"Hep daha ne olmalı?" diye düşünülerek yapıldı. Bir şey daha yaptık; salona girişi eskisinin aynısını yaptık. Bir mukayese yapılabilsin diye... Alt girişi eski şekliyle aynen yapmamızın nedeni, Muhsin Ertuğrul'a daha önce de gelenlerin, müdavimlerinin gelip nasıl değiştiğini görmeleri...

Açılışta bir de belgesel göstereceğiniz, tepki verenleri yayınlayacağınız doğru mu?

Belgesel değil de bir arşiv çalışması, Muhsin Ertuğrul kimdir? Bugün gelinen nokta nedir? Orada bu tiyatro yenilenirken tepki gösterenleri de gösterdik. Bu da gayet normal. (gülüyor)

Keşanlı Ali Destanı'yla açılacak değil mi?

Ayın 16'sında Sayın Başbakanımızın katılacağı bir açılışımız var. Sağ olsunlar davetimizi kabul ettiler. Saat 11.00'de resmi açılışı yapacağız, 12.00'de bir oyunumuz var. Ama 18 Ocak'ta esas Keşanlı Ali Destanı oynarken kapanmıştı, tekrar aynı oyunla açılacak. 16 ay sonra gözlerinizi bir açmışsınız her şey yenilenmiş. Zaman tünelinden geçmiş gibi olacak.

Muhsin Ertuğrul'a yakışan salon

Ne kadara mal oldu burası?

17 milyon lira. Bu sıradan bir yapı değil, 11 bin metrekarelik bir inşaat alanı düşünürseniz...

En çok neye para harcandı?

En çok teknolojik donanıma... Havalandırma, ısıtma sistemlerinden tutun da akıllı ışık ve ses düzeneklerine kadar var.

Duvarların ahşap döşeme olmasının özelliği ne?

Sesi yansıtma özelliği var. Zaten bir takım farklı yerleştirilmiş düzenekler görürsünüz. Onlar sesi yansıtıyor. Koltuklar ergonomik, 2 saatlik bir oyun izlerken hiçbir yeriniz ağrımayacak.

1937'den beri ilk kez sahne yapıldı

Burada başka ne ilkler var?

Ses ve ışık sistemleri başka bir sahnede yok. Havalandırması mükemmel. 476 metrekare döner sahnesi var. Orkestra çukuru var. İstediğiniz yükseklikte ayarlanabiliyor. Artık özürlüler de tiyatroya gelebilecek.

Dünyadan örnekler alındı mı?

Bütün dünya incelendi.

"Şu sahne" diyebilir misiniz?

Hayır, aynen kopya etmeyiz. Mükemmel bir sahne yapıldı. Havanın tazeliğini görüyorsunuz. Eskiden buram buram terlerdik, nefes alamazdık. Muhsin Ertuğrul 1937'lerde yapıldı.

O dönemden sonra İstanbul'da tiyatro sahnesi mi yapıldı?

AKM mahalle baskısı yüzünden yapılamıyor

AKM'nin durumu malum... Ne olacak, yeni bir şey söyleyebilir miyiz?

AKM çok önemli bir noktada ve AKM bir opera binası aynı zamanda. AKM dediğimiz zaman ne oynanabilir? Tiyatro, bale, her sahnede oynanmaz. Bale veya opera sahnesi başkadır, gösteri sahnesi, müzikal sahnesi başkadır... Hepsinin kendine göre düzeneği var. AKM'de de büyük bir sahne var, her şey orada yapılıyor. Konserler de orada veriliyor, hepsi orada yapılıyor. Halbuki her gösterinin farklı ses düzeni, akustiği olmalı. Los Angeles'ta Kennedy'nin yapmış olduğu bir konser salonuna gittim. Parmağınızı şıklattığınızda bütün her yerden duyuyorsunuz. O bir konser salonu olarak yapılmış. Bizim AKM'de her şey sahneleniyor.

Dönemi için önemli bir yapıydı. Proje rahmetli Prof. Dr. Hayati Tabanlıoğlu'na ait, benim hocamdı. Tabii ki o döneme göre özel ve kübik bir yapı. Sidney'e gittiğiniz zaman orada bir opera binası var, dünya orayı konuşuyor. Bir mimar olarak gönül ister ki İstanbul'a da öyle bir opera binası olsun ki bütün dünya konuşsun. İstanbul'a gittiğin zaman opera binası diye söz edilsin. İşte biz AKM'nin yanındaki belediyemize ait otoparkımızı bu işe katabiliriz, bir bina yapılsın dedik. Uluslararası boyutta, yarışmaya herkes katılsın, güzel bir proje çıksın ortaya dedik. Karşı çıkıldı. Önce "Yıktırmayız" dendi. Sonra güçlendirilmesi, yenilenmesi, elektronik sistemlerin ve ısıtma sistemlerinin yenilenmesi için bir ihale yapıldı... 80-90 milyon lira civarında bir ihale... Sanatçılar yargıya götürdü... Şimdi yargıda, iş uzadı bugüne kadar geldi. Ciddi bir mahalle baskısı, altını çizerek söylüyorum. Sonuç olarak buradan "Birinci derece eser olduğu için ihale edilemez" diye bir şey çıktı. Mimar olarak, teknik adam olarak bu durumu çok esprili karşılıyorum.

16 ayda bitti 17 milyona mal oldu

- Tiyatronun toplam maliyeti 17 milyon lira.

- 600 kişilik izleyici kapasitesine sahip.

- Giriş kat alanı 3 bin 204 metrekare.

- Toplam net alan 6 bin 930 mertekare.

- Toplam inşaat alanı 11 bin 315 metrekare.

- Binada akustik özellikli ahşap kaplamalar, özel ses, ışık ve görüntü sistemleri yer alıyor.

- 476 metrekare sahne alanına sahip. Döner sahne ve orkestra çukuru burada.

- Sahnede ayrıca özel mekanik sistemler yer alıyor. Yatay ve düşey hareket yeteneğine sahip döner sahne, ses ve ışık köprüleri yer alıyor.

- 11 idari, 6 sanatçı odası (tek kişilikten-20 kişiliğe kadar) bulunuyor.

- Sanatçılara ait mutfak, kantin, ana kulis ve yan kulisler yer alıyor.

- Canlı müzik şovları, opera ve tiyatro gösterileri, Dolby dijital surround sinema gösterimleri, seminer, kongre ve her türlü toplantı etkinlikleri yapılabilecek.

- Salon içerisindeki sahne aydınlatma sistemleri, salonda yapılacak her türlü etkinliğe cevap verebilecek şekilde tasarlanmış.

- Ses sistemi ile senkronize çalışan görüntü ve görsel sunum sistemleri salonda yapılacak sinema gösterilerinde, bilgisayar sunumlarında DVD film gösterilerinde kullanılacak. 

 

Beril ÖZCAN / VATAN

Basınde yer alan diğer haberler;

Muhsin Ertuğrul'da son teknoloji
 
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, beş gün sonra resmi açılışı yapılacak olan Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde en son teknolojilerin kullanıldığını bildirdi.

Topbaş, tiyatrocu Kenan Işık, Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yayın  Yönetmeni Ayşe Nil Şamlıoğlu ve belediyenin Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire  Başkanı Ayşenur Suberk Özturanlı ile birlikte, 18 Ocakta perdelerini açmaya  hazırlanan Muhsin Ertuğrul Sahnesi'ni gezerek, incelemelerde bulundu.

Görevlilerden bilgi alan Topbaş, daha sonra basın mensuplarına yaptığı  açıklamada, Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nin 16 Ocakta resmi açılışının, 18 Ocakta  sanatsal açılışının yapılacağını, 19 Ocakta ise Gala Gecesi'nin  gerçekleştirileceğini anımsattı.

Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nin son dönemde yapılan bir tiyatro sahnesi  olduğu için, burada en son teknolojilerin kullanıldığını bildiren Topbaş,  "Özellikle ses düzeni olarak dijital düzen kullanıldı. Yani gerekirse burada  sinema da oynatılabilecek, ışık gösterileri yapılabilecek. Tiyatronun dışında  başka müzikaller ve başka oyunlar da burada sergilenebilecek. Bu mükemmelliğini  ortaya çıkaran ekibe teşekkür ediyorum. Işıklandırma oldukça başarılı. Sadece  tiyatro için değil her oyun için değerledirilmiş bir yapı ortaya çıktı" diye  konuştu.

Kadir Topbaş, Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nin Türk tiyatrosu ve İstanbul için  önemli bir sahne olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bütün teknolojik imkanları kullandık. Orkestra çukurundan, dönen  sahnesine, perde aparkatlarına, ses-ışık sistemine kadar her şey hareketli,  kumandalı. Altıyüz seyirci kapasiteye sahip, sanatçıların odalarından depolarına,  tiyatrolarına, arşivine, dekor odalarına kadar her şeyi bünyesinde bulunduran  güzel bir tiyatro oldu. İstanbul'a bir yılı aşkın bir zamandan sonra tekrar  merhaba diyecek. Adeta bir zaman tünelinden geçmiş gibi. Keşanlı Ali Destanı'yla  kapanmıştı, tekrar ayın 18'inde Keşanlı Ali Destanı'yla halka açılıyor.  İstanbul'a hayırlı olsun diyor ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

Bir gazetecinin, "Sahnenin açılışında muhaliflere yönelik bir belgesel  sunulacağı" ile ilgili sorusu üzerine Topbaş, bunun yanlış anlaşılmasını  istemediğini ifade ederek, belgeselin "Muhsin Ertuğrul kimdir?" ve  "Tiyatronun, başlangıcından günümüze kadar olan evresi" üzerine bir sunum  olacağına işaret etti.

Topbaş, belgeselde muhaliflerin, duygusal davrananların ve bunu siyasi  olarak kullananların da kısmen yer alacağını açıklayarak, "Ama tabii ki bu,  sadece onlar üzerine kurgulanan bir belgesel değil. Bu, özellikle Muhsin  Ertuğrul'un bu kadar mükemmel hale gelişini ve başlangıcındaki niyetlerinden  günümüze kadar olan sürecini kayıt altına almak. Bunu, sadece ayın 16'sında  göstereceğiz. Esas açılış olan 18 Ocak ve galada da bunun tekrarı yapılamayacak.  Böylelikle Muhsin Ertuğrul arşivine bir katkımız olacağını düşünüyorum" şeklinde  konuştu.
        
         -"GALA GECESİ'NE HERKES DAVETLİ"-
        
         Başka bir gazetecinin "Gala Gecesi için, Muhsin Ertuğrul Sahnesi yıkılıp  yeniden yapılırken tepki gösterenlere de davetiye gönderilecek mi?" sorusuna ise  Topbaş, şöyle cevap verdi:
         "Sanatçının hassasiyetini hepimiz biliyoruz. Ben her zaman sanatçıları  bir güvensizlik olabilir, duygusal davranabilirler diye dışta tutmaya çalıştım.  19 Ocaktaki galaya onları da davet edeceğiz. Önyargılı olduklarını düşünmüyorum,  geleceklerdir. Belki siyasiler tavırlı ve kendilerince bu olayları bir fırsat  olarak değerlendirmiş olabilirler. Neticede insanız. Bu yapılan iş, İstanbul'a ve  ülkeye yapılan bir iştir. Aklıselim olanlar takdir edecektir, kırgınlıklar geride  kalacaktır. Bundan sonrakilerinde sonucun ne olacağını düşünerek davranacaklarını  düşünüyorum. Bunun bir milat olacağına, olması gerektiğine inanıyorum.  Demokrasinin kuralları çerçevesinde tabii ki herkes söylemek istediğini  rahatlıkla söyleyebilmeli, rencide etmeden ikaz etmeli ama bunu baskı unsuru  haline getirmemeli. Tavırları siyasi malzeme olarak kullanmamalı."
         Tiyatro için yapılan harcamayla ilgili de bilgi veren Topbaş, sadece  sahnenin maliyetinin 17 milyon lira civarında olduğunu açıkladı.
         Kadir Topbaş, Atatürk Kültür Merkezi'yle (AKM) ilgili bir soru üzerine de  Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı olduğunu hatırlattığı merkezin 2010'da  onarımının düşünüldüğünü ve ancak konunun yargıya taşındığını belirtti.
         Bununla ilgili çok ciddi baskılar yapıldığını ifade eden Topbaş, sürecin  sonucunda dokunulmaz kararların alındığını belirterek, "İstanbul için bir kazanç  olmasını diliyorum. Atılan her adım bu şehre bir şeyler katmak adına olmalı. Yok  etmek, engellemek, başarısız kılmak adına olmamalı" dedi.
        
         -"2010'DA 10 MİLYON TURİST BEKLİYORUZ"-
        
         Topbaş, İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti (AKB) olmasının öncelikle  kentin kendi hafızasındaki bir takım değerleri ortaya çıkarmasını sağlayacağına  dikkati çekerek, 3 Şubatta Brüksel'de, "Yenikapı'daki arkeolojik bulgulardan  ortaya çıkan değerlerin resim sergisinin' sergileneceğini bildirdi.
         Bunun İstanbul'un turizmine de katkı sağlayacağını vurgulayan Topbaş,  "Biz göreve başladığımızda İstanbul'a 2 milyon 800 bin turist gelirken şimdi 8  milyon geliyor. Bu yıl 10 milyonları bulmasını bekliyoruz. Bunun katma değer  olarak bu kente katkısı var, ekonomik girdisi var. İstihdam oluşturulmakta,  otellerde 23 bin civarında yatak inşaatı devam ediyor. Demek ki bu kent, kültürel  aktivitelerin yanı sıra turizmi de kalkındırmış oluyor. İşsiz olan iş bulma  imkanına kavuşacak" dedi.
Hürriyet