Karasu'da arsa davaları sonuçlanmaya başladı
Sakarya'nın Karasu ilçesinde kıyı şeridi içinde kaldığı gerekçesiyle tapuları iptal edilen arsalarla ilgili Yargıtay
süreçleri sonuçlanmaya başladı
Hazine'nin başvurusu üzerine, Karasu sahilinde kıyı şeridi içinde kaldığı gerekçesiyle tapuları iptal edilen sahildeki arsalarla ilgili yerel mahkeme kararlarının temyiz istemleri Yargıtay'da görülüyor. Hazinenin açtığı bir davada, Karasu Asliye Hukuk Mahkemesi, davalıya ait taşınmazın bir bölümünün kıyı kenar çizgisinde olduğuna hükmederek, tapunun bu kısmının iptaline karar verdi. Mahkemenin verdiği tapu iptal kararının temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Hukuk Dairesi, yerel mahkeme kararını oy birliğiyle bozdu.
Dairenin gerekçesinde, söz konusu parsellerde "kadastro tespitinin kesinleştiği 5 Mart 1967 tarihi ile davanın açıldığı 15 Eylül 2005 tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu" vurgulandı. Yerel mahkemenin ilk kararında direnmesi halinde dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda görüşülecek.
Bozma Kararı
Karasu Sulh Hukuk Mahkemesi de baktığı bir başka davada, davalıya ait taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını tespit etti. Mahkeme, parselin bu bölümünün tapusunun iptaline ve kıyı olarak terkinine karar verdi. Bu kararın temyiz istemini görüşen Yargıtay 14. Hukuk Dairesi ise yerel mahkeme kararını oy birliğiyle onadı. Yargıtay'ın kararlarını değerlendiren avukat Recep Özdemir, aynı konuda Yargıtaydan iki ayrı karar çıktığını savundu.
Özdemir, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin asliye, 14. Hukuk Dairesi'nin ise sulh hukuk mahkemelerinin kararlarına baktığını belirterek, şöyle devam etti: "1. Hukuk Dairesi, bozma kararı gerekçesinde ilgili yasalarda yapılan
çeşitli değişiklere dikkati çekerek, bu maddelerin devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu iddia edilen yerlerde de tapuların kazanılmış hak sayılacağına hükmetmiş. Burada kadastronun kesinleştiği tarih ile davanın açılmış olduğu tarih arasındaki 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğunu belirtmiş. Ama 14. Hukuk Dairesi, bu yasaları dikkate almamış. Her iki daire de bu tür davalara bakmakla görevli olduğuna göre, yeni ve önemli bir gelişmeyle karşı karşıyayız. Dava seyrini izlemeyi sürdüreceğiz."
Süreç
Karasu'da, 1950'li yıllarda belediye tarafından sahil şeridinde düzenlenen ve satılan 675'şer metrekarelik yaklaşık 2000 parsel, 1980'li yıllarda yürürlüğe giren yasayla kıyı şeridi içinde kaldı. Kıyıların özel mülkiyete konu olamayacağı, devletin hüküm ve tasarrufu altında olması gerektiği hükmüne dayanan yasa dolayısıyla Hazine tarafından yaklaşık 1 yıl önce bölgedeki tapuların iptali davaları açılmaya başlandı. (AA)