1978 yılında Belediye ile Karayolları, Galata ve Unkapanı arasında bir köprü yapımı için anlaşmaya varmış. Belediye Meclisi'nin onayından geçtikten sonra 1979 yılında uygulamaya konulacak köprü 600 milyon liraya mal olacakmış.
1978 yılında Haliç'te kirliliğin yanında bir de pis koku çevreyi sarmış. Gecekondu misali iş yerlerinin hızla arttığı yıllarda, tahta parçalar ve kalaslardan bir gecede yapılan bağırsak kurutma evi çalışmalara başlamış.
1978 yılında Park ve Bahçeler Müdürlüğü'nün binlerce lira harcayarak çimlendirdiği Ankara Asfaltı üzerindeki refüjler hayvan sahipleri tarafından mera olarak kullanılmaya başlanmış. Otlatılmaya götürülen hayvanlar da trafik kazalarına neden oluyormuş.
1978 yılında Tarabya Kavşağı'nda binlerce metrekarelik alan üzerinde yapılacak hayvanat bahçesinin yapımı parasızlık nedeniyle başlamadan durmuş. Projelerinin yapımı iki yıl sürse de sadece başı ve sonu belli olmayan bir yol yapılmış.
1978 yılında İstanbul'da 471 tane çıkmaz sokak olduğu bildirilmiş. İstanbul'un 346 mahallesinden geçen 8 bin sokağın 471'inin çıkmaz sokak olduğu bildirilmiş ve İstanbul Belediyesi bu çıkmaz sokakları geçilir hale getirecekmiş.
1978 yılında Lale Devri'nin eğlence yeri olan Sadabat, Kağıthane Belediyesi tarafından yeniden canlandırılacakmış. Kağıthane'de 750 dönümlük alanda kurulacak Kağıthane Kültür Parkı ile Sadabat tekrardan canlandırılacakmış.
1978 yılında İstanbul'un ahşap evleri birer birer yok oluyormuş. Kocamustafapaşa'dan Eyüp'e kadar İstanbul'un eski semtlerindeki ahşap evler yıkılıp yok oluyormuş. Bakımsızlıktan oturulamaz olmuş evlerin bazılarını da Belediye mühürlüyormuş.
1978 yılında mezar satışları yer yokluğu nedeniyle durdurulmuş. Mezarlıklar Müdürlüğü, Orman Bakanlığı'na başvurarak Fatih Ormanları'nın yanan bölümünün mezarlık yapmak istemişler. Şehrin üç yeni mezarlığa ihtiyacı varmış.
İstanbul'un Altın Boynuzu diye tabir edilen Haliç için 1978 yılında taşıma amaçlı bir kanal açılmış... İşte Emlakkulisi.com tarih araştırmacısı Abdullah Kutalmış Mızrak'ın ortaya çıkardığı o haber...
İstanbul'un yedi tepesi hangileri? İstanbul'un yedi tepe üzerinde kurulduğu efsanesi ne zaman sona erdi? İstanbul yedi tepeli şehir efsanesinin sonu ne zaman geldi? İşte Emlakkulisi.com tarih araştırmacısı Abdullah Kutalmış Mızrak'ın o özel haberi...
1978 yılında Yıldız'da bilirkişi kararına karşın iskan dışı alana 13 katlı bina yapılmaya başlanmış. Belediyeye başvuran semt sakinleri kazımın durdurulmasını istemişler. Belediye kazımın yasal olmadığını saptasa da inşaat devam etmiş.
1978 yılında İstanbul Belediyesi, Zeytinburnu kanalizasyon şebekesi yapımını ihale etmiş. 15 milyon 158 bin 231 lira harcama yapılacak kanalizasyon sayesinde Ayvalık Deresi de kapanmış olacakmış.
1978 yılında yeşil sahalar yok oluyormuş, kişi başına ise 1.1 metrekare yeşil saha düşüyormuş. Bu oran Washington da 50, Londra'da ise 9 metrekareymiş. Şehirde 128 çocuk bahçesi, 9 koru bulunuyormuş.
1978 yılında İstanbul Belediyesi, Yedikule Sahili'nde 40 bin metrekarelik dev bir dinlenme yeri yapmak için çalışmalara başlamış. 5 bin fidanın dikileceği yeşil alan, 1979 yılında hizmete girecekmiş.
1978 yılında İstanbul'da, Topkapı ve Harem otobüs terminallerinin işleticiliğini İstanbul Belediyesi üstlenmiş. Aylık 10 bin lira kira alan Belediye'nin uygulama ile günlük geliri 60 bin liraya çıkmış.
1978 yılında İstanbul'un Yedi Tepe efsanesi sona ermiş. Köyden şehre akın sonucu İstanbul, 7 tepeden 17 tepeye yayılmış. Osmanlı döneminde yedi tepe üzerine inşa edilen şehir, dağbaşları denilen yerlere kadar yayılmış.
1978 yılında nüfusun yarısının gecekondularda yaşadığı İstanbul'da ayda on binden aşağı olmamak üzere çeşitli semtlerde gecekondular türüyormuş. Belediye ise, bu gecekonduları particilik faaliyetlerinden dolayı yıkamıyormuş.
1978 yılında Kurbağalıdere lağım deresi haline gelmiş. Kaynağının bulunduğu Örnek Mahallesi'nden itibaren Hasanpaşa, Fikirtepe, Söğütlüçeşme ve Yoğurtçu Parkı semtlerindeki bütün ev ve işyerlerinin lağımlarının döküldüğü dere haline gelmiş.
1978 yılında İstanbul Belediyesi Aksaray, Millet Caddesi ve Şehzadebaşı'nda 3 işhanı yaptıracakmış. İşhanları yaklaşık 50 milyon liraya mal olacakmış. Aksaray'da yapılacak han 32,5 milyon liraya mal olacakmış.
1978 yılında Kalamış Koyu'nu halka açma çalışması başlayacakmış. Kalamış Kıyısı 150 metre doldurulacakmış. Hazırlanan projeye göre, kıyı düzenlemesi 150 bin metrekare bir alanı içine almaktaymış.
Boğaziçi manzaları arsalar, 1978 yılında 80 bin liradan satılıyormuş... İstanbul Boğazı'nda satılık arsalara yarısı peşin, kalanı 24 vadeli ödeme ile sahip olunabiliyormuş... İşte Emlakkulisi.com tarih araştırmacısı Abdullah Kutalmış Mızrak'ın o haberi...
1978 yılında Silahtarağa Santralı'na kömür taşınamaz hale gelince Haliç'te kanal açmışlar. 700 metre uzunluğunda, 5,5 metre derinliğinde ve 40 metre enindeki kanalın açılmasıyla su yolu ile kömür taşınmaya başlanmış.
Reşat Altın'ın 2 bin 937 liraya satıldığı 1978 yılında, İstanbul Boğazı'nda Taksim'e 21, Rumelikavağı'na 3, Sarıyer'e 1 kilometre mesafedeki satışa sunulan arsalar 80 bin liraya satılacakmış.
1978 yılında Üsküdar Meydanı'ndaki tarihi 3. Ahmet Çeşmesi'nin çevresine kafeterya yapılmış. Anıtlar Yüksek Kurulu'ndan habersiz tarihi çeşmenin kenarına kurulan kafeteryanın yapımına kim tarafından izin verildiği öğrenilememiş.
1977 yılında İstanbul'da 235 bin konut yapılmış, kamunun toplam konut yatırımı içerisindeki payı ise yüzde 10 dolaylarında olmuş. Mesken Genel Müdürlüğü 1977 yılı sonuna kadar 4 milyar liralık yatırım yapmış.
1978 yılında Okmeydanı'nda 165 bin metrekare alan üzerinde spor tesisleri inşa edilecekmiş. Tesislerin yapılacağı arsanın gecekonducular tarafından yağmalanmasını önlemek için de arsanın sınırları hendek kazılarak belirlenmiş.
1978 yılında benzin ve et yokluğunun doğurduğu kuyruklara su kuyruğu da katılmış. Bir damla suya muhtaç kalan İstanbullular, çeşme başlarında uzun kuyruklar meydana getirmeye başlamışlar.
1978 yılında Ayazağa Köyü'nün Hazine'ye kayıtlı, 700 yıllık merası Milli Emlak Müdürlüğü tarafından parsellenerek bazı resmi kurumlara ve iş adamlarına satılmış. Ayazağa sakinlerinin hayvanlarını otlatacak bir karış otlak kalmamış.
1976 yılında Emirgan Korusu'ndaki Pembe Köşk restore edilmiş. Belediye'nin kendi olanaklarıyla restore ettirdiği Köşk, Türk Evi haline getirilecekmiş. Köşkün onarım çalışmaları için 1 milyon 200 bin lira harcanmış.
Reşat Altın'ın 2 bin 937 liraya satıldığı 1978 yılında Küçükçamlıca'da metrekaresi 700 liradan arsa satılacakmış. Üsküdar Küçükçamlıca'da, deniz manzaralı arsaları metrekaresi 700 liradan satın almak mümkünmüş.